14/06/2016 | Yazar: Leman Sevda

Orlando’da ölen 49 kişiye ağlarken kendimize ağlamaya, kendimize ağlarken 49 ölüme ağlamaya başlıyorum.

Bugün güne bir listeyle başladım, “öldürülen LGBTİ'ler listesi”; 'o gece' Orlando'da Pulse'ta eğlenen 50 ile 18 yaşları arasındaki 49 LGBTI'nin ismi ve yaşları. 49 isim, 49 satır neredeyse bir A4 ediyormuş alt alta dizildiğinde bunu öğrendim. 49 yaşam dünyanın geri kalanı için ne eder peki?

Hiç de azımsanamayacak bir kısım için bu 49 yaşam 49 kere “temizlenmesi” oluyor dünyanın. Geriye kalan heteroseksüel çoğunluk için yaşam olduğu gibi, hiçbir şey olmamışçasına devam ediyor görünüyor. Buraya kadar bilmediğimiz bir şey yok lakin bundan sonrası can yakıyor: Aynı platformlarda genel politik ortamın yaydığı onca paranoya, korku, sinir bozukluğu içinde bir araya geldiğimiz, örgütlendiğimiz örgütlerden homofobi ve transfobiye karşı söz söyleyen, Orlando katliamının dünyadaki heteroseksüel ve beyaz bir yaşam dışındaki yaşamlar yaşayanlara yönelik bir katliam olduğunu, taşı yerince gediğine koyan açıklamalar gelmesine yeterli olmadı bu 49 LGBTİ'nin yaşamı. Ama aylardır “herkesin” haberi olsa da asla önlenmeyen bombalar ve katliamlar içinde yaşadığımız, yakınlarımız, sevdiklerimiz, tanıdıklarımız, henüz tanışmadıklarımız ölen bir coğrafyada; Orlando'dan gelen bu haber, dünyanın bambaşka noktasındaki “biz”e yönelik bu katliam heteroseksüel bir yaşamın dışında yaşamlar yaşayan ben ve arkadaşlarımdaki korkunun artmasına, tekrar hepimizin kendimizi bir hedef gibi hissetmemize yeterli oldu. Acaba İstanbul Onur Yürüyüşü'nde hedefleri olur muyuz diye korktuğumuz, aylardır aklımızdaki endişenin, paranoya mı isabetli mi bilemediğimiz korkunun onaylandığını gördük bazılarımız Orlando'da.

İlk Onur Yürüyüşüme 2009'da katılmıştım, o gün bugündür şehrin benim/bizim olduğunu hissettiğim ender zamanlardan biri oldu Onur Yürüyüşleri. Güzelim lubunyaların, ağır ablaların, yumuşak abilerin, şıkır şıkır genç oğlanların ve kızların, sürtüklerin, orospuların, muhteşem gacıların, yakışıklı transoğlanların, hem oğlan hem kız olanların, ne oğlan ne kız olmayanların, lezzoların, ibnelerin, dönmelerin, kahkahaların, inlemelerin, neşe çığlıklarının, Ajda Pekkan şarkılarının... şehrin göbeğini doldurduğu yürüyüş çoğumuz için İstanbul'a bağlanma nedenimiz, İstanbul'u sevme nedenimizdi. Yürürken, yürür ve dans ederken, öpüşürken, İstiklal Caddesi'ni şenliğimizle doldururken kent bizimdi, bu da bizim direnişimizdi. Ve yıllar sonra ilk defa geçen sene yürütmediler. Taksim çevresinde her yana dağıldık, parça parça, orda burda, evet yine kahkahayla, gullümle, direnişle ama darmadağın bir Onur Yürüyüşü geçirdik. 50 bin ile 70 bin arası insandan bahsediliyordu 2014 yürüyüşüne katılan, 2015'te kaç biniz bilemedik. Derken haziran başında HDP'nin Diyarbakır mitinginde başladı bombalar, sonrası Suruç, Ankara, Sultanahmet, Bursa, Ankara, İstiklal Caddesi ve en son geçtiğimiz haftalarda Vezneciler… Bütün bu bombaların arasında sayısız rakı sofrasında, sayısız Alt Leyla gecesinde, sayısız Mis sokak köşesinde ve şurda ve burda Onur Yürüyüşü n'olucak, yaparlar mı ya yaparlarsa diye konuştuk. Korkuyu kamusal alana yaymanın tam da faşizm olduğunu düşündüğümden bir şekilde bu arkadaş sohbetlerini “dışarıya”, “kamu”ya açmamayı tercih ettik ben ve çevremdeki çoğu insan. Ve şimdi Orlando aktliamından sonra çoğu arkadaşım bu pazar yapılacak Trans Onur Yürüyüşü'nü ve haftaya pazarki LGBTI Onur Yürüyüşü'nü kendimi hatırladım hatırlayalı ilk defa neşesiz, ilk defa korkuyla, ilk defa coşkusuz konuşuyor. Senenin en güzel zamanını, İstanbul'un en güzel halini yaşayacağımız bir bayram şenliğinde değil ilk defa gönüllerimiz. Bu sabah canım dediğim arkadaşlarımdan biri, facebook üzerinden “tek bir insanın hayatına yönelik dahi bir tehlike varken yürüme ısrarını “delikanlıca” bulduğu için” yürüyüşe katılmayacağını, tüm lubunyaları çok sevdiğini ve kimseyi kaybetmek, “kimsenin arkasından #‎prayfor hashtagleriyle yas tutmak istemediğini” yazdı. Ağladım okuduğumda çünkü olası bir saldırının sonuçlarını, burada yaşamımın nasıl devam edeceğini bilmiyorum. Bir bombanın patladığını uzaktan görmekten, birinin çıkıp herkesi taradığını görmekten korkuyorum. Yaşamımı oluşturan ibnelerin ve dönmelerin başına bir şey gelmesinden çok korkuyorum. Bunu da artık söylüyorum çünkü bize korku verenler öyle üzerimize geliyor, öyle canımızı alıyor ki artık bu korkuyu dillendirmemek travmatik gelmeye başladı. Orlando'da ölen 49 kişiye ağlarken kendimize ağlamaya, kendimize ağlarken 49 ölüme ağlamaya başlıyorum.

                                           Orlando anması, Maçka Parkı

Kanımıza hastalık taşıyıcı olarak bakan yasaları yürütenler ölümlerimize üzüntülerini bildiriyor, koca gökkuşağı bayrakları asarak gökkuşağı bayrağını bir bayrak retoriğine dahil ediyorlar. Onur Yürüyüşü'nde boy gösteren sol grupların çoğu ölümlerimize misal ki bir işçi öldüğünde çıkardıkları sesin yüzde birini çıkarmadan, LGBTİ'nin adını ağızlarına almadan büyük politikanın büyük terimleriyle büyük sözler ediyorlar.

Çoğumuzun ağzında dolanıyor şimdi: Birbirimizden başka kimsemiz yok.

Ağlar örmeliyiz. Caddelere, kulüplere sığmayan, bizi yakalayamayacakları ağlar. Coğrafyaları aşan. Queer bir yaşamı yaratacağımız kolektiviteler. Her şeyin mekanda var olduğunu düşününce, yakalanmamak mekansızlaşmak durumunda ise nasıl bir araya geleceğimizi bilmiyorum ama zaten bunun cevabını ben bilsem “onlar” da biliyor olacak. Cevabı beraber aramaktan başka yolumuz yok.

Sotomayor Jr., 34

Stanley Almodovar III, 23

Luis Omar Ocasio-Capo, 20

Juan Ramon Guerrero, 22

Eric Ivan Ortiz-Rivera, 36

Peter O. Gonzalez-Cruz, 22

Luis S. Vielma, 22

Kimberly Morris, 37

Eddie Jamoldroy Justice, 30

Darryl Roman Burt II, 29

Deonka Deidra Drayton, 32

Alejandro Barrios Martinez, 21

Anthony Luis Laureanodisla, 25

Jean Carlos Mendez Perez, 35

Franky Jimmy Dejesus Velazquez, 50

Amanda Alvear, 25

Martin Benitez Torres, 33

Luis Daniel Wilson-Leon, 37

Mercedez Marisol Flores, 26

Xavier Emmanuel Serrano Rosado, 35

Gilberto Ramon Silva Menendez, 25

Simon Adrian Carrillo Fernandez, 31

Oscar A Aracena-Montero, 26

Enrique L. Rios, Jr., 25

Miguel Angel Honorato, 30

Javier Jorge-Reyes, 40

Joel Rayon Paniagua, 32

Jason Benjamin Josaphat, 19

Cory James Connell, 21

Juan P. Rivera Velazquez, 37

Luis Daniel Conde, 39

Shane Evan Tomlinson, 33

Juan Chevez-Martinez, 25

Jerald Arthur Wright, 31

Leroy Valentin Fernandez, 25

Tevin Eugene Crosby, 25

Jonathan Antonio Camuy Vega, 24

Jean C. Nives Rodriguez, 27

Rodolfo Ayala-Ayala, 33

Brenda Lee Marquez McCool, 49

Yilmary Rodriguez Solivan, 24

Christopher Andrew Leinonen, 32

Angel L. Candelario-Padro, 28

Frank Hernandez, 27

Paul Terrell Henry, 41

Antonio Davon Brown, 29

Christopher Joseph Sanfeliz, 24

Akyra Monet Murray, 18

İlgili haber:

Orlando katliamında yaşamını yitirenlerin hikayeleri


Etiketler:
nefret