05/03/2010 | Yazar: Barış Sulu

Hiç istemesem de Hülya Avşar, polemikleriyle beni kendisi hakkında yazdırmaya itiyor.

Hiç istemesem de Hülya Avşar, polemikleriyle beni kendisi hakkında yazdırmaya itiyor. Geçen hafta “Avşar Konuklarına Eşcinsellikle İlgili Soru Sormayı Bıraksın!” başlıklı bir yazı yazmıştım ve -bu yazıdan dolayı üstüme alınmıyorum(!)- bir de baktım ki Avşar’ın 1 Mart’taki program konuklarından biri LGBT aktivisti Kürşad Kahramanoğlu’ydu.  
 
“Eşcinsellerden çok tepki geldi ve o nedenle Kürşad Bey’i çağırdım, aslında ben eşcinselliğe normal ya da anormal olduğu üzerinden bakmıyorum, o programda ağzımdan çıkıverdi” ile başlayan ve sonrasında özrü kabahatinden büyük denilecek cinste cümleler kurarak şaşırtıcı bir açılış konuşması yaptı.
 
Konu eşcinsellikle ilgili olunca üniversitelerde katıldığım derslerden bilirim, her türlü soruyu sormaya kalkan bir kalabalığa her türlü yanıtı vermeye çalışırsınız ama uzadıkça uzar konu. LGBT ile ilgili konular konuşulmakla bitmez, çünkü LGBT hayatın her alanında ve her alandan soruyu yanıtlamak dakikalara sığmaz.
   
Sanırım o nedenle Kürşad’ın konuşmalarını kendi adıma çok tatmin edici bulamadım, süresi yeterli değildi, LGBT dışında birçok konuyu açtı ve Avşar her seferinde konuyu eşcinselliğe çekmeye çalıştı. Osmanlı’dan girildi, Brezilya’ya gidildi, demokrasiden uzuuuunca bahsedildi, TEKEL İşçileri es geçilmedi derken karmakarışık bir noktada bir de baktık ki Kürşad'a ayrılan sürenin sonuna gelinmişti.
   
Bir ara Avşar, “Kızın eşcinsel olsa ne yaparsın diyenler oluyordur belki” diye konuya kendi kendine girmeye çalıştı ve yine başladı polemik yaratacak sözlere, "ben evlensin ve çocuk sahibi olsun istediğim için, üresin istediğim için, gerçekten kadın erkek ilişkisini istiyorum.... ama Allah öyle yarattıysa da çocuğundur, kızındır…" Ben de o sırada “al bir de buradan yak” dedim, “İyi yine de sonunda toparladı bari.” diye de mırıldandık kendi aramızda TV karşısında.
   
Avşar Kızı her ne kadar özür dilemeye çalışsa da olmuyor, olamıyor, ben bu programı başında kendisinin de söylediği gibi yanlış anlaşılmalarını düzeltmek için yaptığını sanmıştım ama olamadı, çok da uğraşmasın bence olay daha da çıkmaza giriyor. Ancak homofobisiyle yüzleşebilen bir kadın olduğunu düşünüyorum ve takdir ediyorum bu çabasını.
 
Öğrenmeye çalışıyor ama biraz daha derslerini dinlemesi ve iyi çalışması gerek çünkü öğretmen hep çalışmadığı yerlerden soruyor!
 



Etiketler: medya
İstihdam