10/03/2011 | Yazar: KAOS GL

Ortalık bir Bilgi Üniversitesi öğrencisinin bitirme ödeviyle karışmışken, başka bir bitirme ödevinin de okul sınırlarından çıktığı dikkatimi çekti. 

Ortalık bir Bilgi Üniversitesi öğrencisinin bitirme ödeviyle karışmışken, başka bir bitirme ödevinin de okul sınırlarından çıktığı dikkatimi çekti. 

Marmara Üniversitesi Fotoğrafçılık Bölümü öğrencisi Ümit Karalar, kendisine ‘Kadın ve Şiddet’ temasını seçmekle kalmamış, işin çapını büyütmeye de karar vermiş. Web sitesine bakılırsa moda fotoğrafları gayet başarılı zaten… 

Bir kere gitmiş; Doğa Rutkay, Zeynep Beşerler, Deniz Çakır, Rojda Demirer, Zeynep Mansur, Sinemis Candemir, Gözde Kansu gibi elliye yakın meşhur kadını ikna etmiş. Bu başlı başına mühim bir mesaidir, takdir etmek gerekir. Zaten bunu beceremese muhtemelen Doğtaş Mobilya sponsorluğa falan yanaşmazdı. 

Sonra tek tek randevular ayarlanmış. Plan, bu kadınlara profesyonel plastik makyaj uygulayarak kendi tarifiyle ‘şiddet görmüş bir görünüm’ kazandırmak… Bu da ne demek? Morluklar, sigara yanıkları, derin yaralar… 1986 doğumlu fotoğrafçı Karalar, makyajın dışında mimiklerle, şiddetin kadında yarattığı duygusal çöküntüyü ve çaresizliği objektifinden topluma aktarmaya çalıştığını söylemiş. 

Pis görünümlü ‘tertemiz’ kareler 
Bir miktar fotoşopla tesir daha da artınca leziz bir fotoğraf sergisi çıkmış ortaya. ‘Sheddeath’, İstanbulluların 23 Ocak’ta Nişantaşı City’s Alışveriş Merkezi’ndeki Toprak Sanat Galerisi’nde görebileceği bir sergi. Açılış haberleri, meşhur kontenjanından magazin sayfalarında yer aldı daha ziyade. İlgi büyük olmuş. 

Bir öğrencinin bitirme ödeviyle sergi açabilmesi bir muvaffakiyettir. Neden bu temayı seçtiği sorulduğunda “Türkiye’de her gün erkeklerin şiddetine maruz kalan üç bayanın hayatını kaybettiği belirtiliyor. Hassas olduğum ve en çok duyarlı olmamız gereken konulardan olduğu için…” cevabını verdiğine göre genç kadının iyi niyetinden de şüphe etmemiz gerekir. Fakat niyeti ne şekilde hayata geçirdiğiniz mühim. 

Projeye destek olan kadınların da hiçbirinin kötü bir niyeti yoktur, ama işte istedikleri kadar mahvolmuş, bitmiş bakışları atsınlar, perişanlıklarının poz olduğu ne kadar belli… Pis görüntüsü verilmiş ‘tertemiz’ kareler, bir alışveriş merkezinde açılacak serginin parçaları olarak kendini ne kadar ele veriyor. Şiddete şiddet demeye bile dili varmamış Karalar’ın, daha şehirli, üzgünüm ama evet bu, daha havalı olması için ‘Sheddeath’ demiş, gülünç bir İngilizce kırmasıyla. Kaldı ki, o meşhur kadınları bir araya getirebilmesinde tam da bu şehirli, havalı halin etkili olduğunu söylemek mecburiyetindeyim. 

Bu tarz stilize protesto tipiyle yaratılmak istenen duyarlılıkta bir tehlike var. Hayır, bir kadın meselesine el atıp hâlâ kadına ‘bayan’ demesi değil sadece. Bir günde üçten fazla kadın şiddete maruz kalıyor; o da değil. Hayır, şiddet yerine ‘Sheddeath’ kullanması bile değil. Bu fotoğraf çeken kadının ve de ona poz verenlerin kendilerini şiddetten azade saymaları belki… ‘Sheddeath’in, sadece gecekondu mahallelerinde ya da köylerde alkolik adamlar tarafından eşlerine uygulandığını sanmaları belki… Ancak poz vererek, rol yaparak o hisse yakınlaşacaklarını zannetmeleri… 

Morluk, yanık şart mı? 
Kadın ve şiddet konusunu işlemek kimsenin tekelinde değildir. Bunun tek de bir yöntemi yoktur. Ama mesela o oyuncu, o manken, o model, o meşhur kadınlar kendi hayatlarında maruz kaldıkları şiddeti tarif etselerdi… Nasıl acımasız, nasıl rezil söktörlerde, nelere rağmen çalıştıklarını, o sözde pırıltının ardını anlatsalardı. Derideki morluklar dışında emarelerle kendini dışavuran şiddet yöntemlerinden haberdar etselerdi bizleri. Bunun fotoğrafı olmaz mıydı? Sigara yanığı olmadan, ‘Sheddeath’ demeden etkileyici olmuyor mu? 

Bu sergiyle ilgili basın bülteninde fotoğrafların satışından elde edilen gelirin Kadınları Koruma Derneği’ne bağışlanacağı yazıyordu. Kadınları Koruma Derneği diye bir yer yok. Ümit Karalar’ın kendisine sordum, yanlış yazıyormuş, kadın dernekleri ve kuruluşları demek istenmiş. Görüşmeleri devam ediyormuş. 

Ama işte tam da bunu demek istiyorum. Kadınları Koruma Derneği, bir klavye sürçmesi değil sadece…


Etiketler: kültür sanat
İstihdam