26/11/2012 | Yazar: Erkan Altay

Eşcinsel olup askerlikten muafiyet almak isteyenlere yönelik olacak bu yazıda deneyimlerimi, yardımcı olmasını umduğum önerilerimi, yaşadığım süreci yazmaya gayret edeceğim…

Eşcinsel olup askerlikten muafiyet almak isteyenlere yönelik olacak bu yazıda deneyimlerimi, yardımcı olmasını umduğum önerilerimi, yaşadığım süreci yazmaya gayret edeceğim…
 
Öncelikle benim sürecim 2012 yılının neredeyse 8 ayını aldı. Tabi çoğu bekleyerek geçti. Git- Gel işlemleri toplamda 1 ayı bulmaz.
 
Öncelikle yılın ilk aylarında Halıcıoğlu askerlik şubesine gittim. Orası beni Kasımpaşa askeri hastanesine sevk etti. Orası biz bakmıyoruz diyerek Gümüşsuyu askeri hastanesine sevk etti. Orası da o sırada bakmıyordu, Haydarpaşa GATA’ya sevk etti.
 
GATA’da psikoloji soru-cevap testlerini yaptım, resim çizdim. Aile görüşü istendi, aileme açık olmadığımı söyledim. Olsun gelişimini soracağız, getir sen dediler. Getirmedim. Bir buçuk ay sonrası için kurul günü verildi. Neden o kadar geç sure oldu anlamadım.
 
Kurul günü önce tek doktorla görüştüm. 5 yıldan fazla süredir Kaos GL muhabiri olduğumu, ünlülerle, milletvekilleri ile söyleşilerim olduğunu, haberler yaptığımı. Üniversite bitirme tezimin de eşcinsellik üzerine olduğunu ve bunları yanımda getirdiğimi anlattım. Doktor ise eşcinsellik üzerine kendisinin de tezi olduğunu bunun tek başına yeterli olmayacağını söyledi.
 
‘BAYANLARLA’ OLMAK
‘Bayan’larla olup olmadığımı sordu. Olmadığımı söyledim.(Kadınlarla tabi, ‘bayanlar’ ile değil)
Eşcinsellik konusunda politik görüşlerimi sordu. Ne yapılmalı, ne hakları olmalı, yaşanan sorunlar ne vs. konuştuk.
 
Sonra heyet önüne çıktım.7-8 kişilik mahkeme suratlı bir heyet vardı. Eşcinselliğini anlat diye başladılar. Ben de Kaos GL muhabiri olduğumu. Aliye Kavaf’ın malum beyanına karşılık CHP milletvekili Mehmet Sevigen ile iletişim halinde olduğumu, soru önergesinin yazımına destek verdiğimi vs. anlattım. Aileme açık olmamam ile ilgili sorular yöneltildi. Sadece değilim dedim. Eşcinsel olmamla ilgil yeteri kadar ‘kanıtım’ olduğu için, feminen davranmaya çalışmadım. Her zamanki halimle konuştum. Görüntü olarak da aynı şekildeydim. Herhalde alırım diyordum, daha ne olacaktı ki?
 
Çıkabilirsin dendikten yarım saat sonra karar, önce görüştüğüm doktor tarafından, elime verildi. Bakmaya bile gerek duymadım. Şubene verebilirsin raporunu dedi. E ayrıca heyet oluyormuş falan dedim. Yok, gerek dedi. İyi dedim. Dönerken bir baktım. ‘Nevrotik kişilik, askerliğe elverişlidir. Komanda olamaz.’ Yazıyor. Koştum doktora “ne bu” dedim. “Eşcinsel değil miyim” diye sordum. “Olabilirsin ama bizim için sorun değil. Şubene itiraz edebilirsin.” dedi.
 
Sonrasında şubeme itirazda bulundum. Araştırmaya başladım. Yeni hastane belli olacaktı. Radikal Gazetesi’nden Elif İnce için başka bir haber için öncesinden iletişim halindeydim. Aradım. İlgilendi. Haberimi yapmak istediğini söyledi.
Öncesinde haberde fotoğrafım olmaz diye düşünüyordum. Sadece ismim yeterli olurdu diye düşündüm. Bu arada aileme de açılma sürecimi tamamladım tabi, sorun yoktu. Gazeteden editörler, yüzümün mozaiklenmiş de olsa bir fotoğrafımın olmasının daha iyi olacağını söylediler. Ben de politik olarak mozaiklenmiş fotoğrafa karşı olduğumu söyleyip, direkt fotoğrafımı yolladım. Elverişlidir raporumu aldıktan birkaç gün sonra 27 NİSAN’da Radikal gazetesinde ‘EŞCİNSEL DEĞİL, HASTASIN’ başlığı ile haberim çıktı. Aynı gün içinde kitle basını internet sitelerine haberi aldı. Ertesi gün Amberin Zaman Habertürk gazetesindeki köşe yazısında beni yazdı, destekledi. Sebahat Tuncel de kısa sure sonra, mecliste hakkımda soru önergesi verdi. Genel olarak internet gibi değişkenlerin yüksek olduğu bir yerde bile yorumlar, ele alınış, haberin verilme hali olumluydu.
 
Bu arada Milli Savunma Bakanlığına da ayrıca itiraz dilekçesi yazmıştım. Onun sonucu olarak Ankara GATA’ya sevkim verildi. Şube itirazım için de sonradan Kasımpaşa gelmiş, fakat Ankara’ya gittiğim için o iptal edildi.
 
‘’TEHDİT’’ Mi?
Ankara’da yine önce tek doktorla görüştüm. Çıkan haberlerden vs. bahsettim. “Tehdit mi ediyorsun” diye önce yokladı. “Hayır, yaşadıklarımı anlatıyorum” dedim. Sonraki doktor daha olumluydu. 2 gün içinde raporu alabildim. Bu arada ‘daha feminen’ görünmeye bu sefer dikkat etmiştim.
 
İtiraz sürecim işlediği için aldığım kararı 3. Hastaneye de onaylatmam gerekiyordu. Askerlik şubeme raporumu verdim. Yaklaşık 2 ay daha 3. hastanemin belli olmasını bekledim. Gümüşsuyu çıktı. Eşcinsellerin korkulu rüyası olan bu hastane, rapor vermemesi ile ünlü. En iyi ihtimal tecil veriyor. Bu hastanede tek bir doktor var ve o karar veriyor. Heyet ise sadece doktorun verdiği kararı size okuyor. Yani benim gördüğüm heyetin pek işlevi bu hastanede yok. Ayrıca feminenlik en önemli kıstas. Eğer aşırı feminen bir görüntüye sahip değilseniz, asla rapor alamıyorsunuz. Aile görüşü de pek umursanmıyor.
 
Benim durumum daha farklıydı tabi. Ankara GATA gibi kıdemli bir hastaneden elverişsiz raporu almış olmam nedeni ile ve de gazetelere çıkmış olmam, kamuoyu gündemine gelmiş olmam nedeni ile. Doktor Ankara GATA’nın verdiği raporu ‘kıstas’ alarak bana elverişsiz verdi. Ayrıca basına çıkmamamız konusunda arkadaşlarımı da uyarmamı önerdi, işlerini ‘zorlaştırdığımızı’ iletti. Ayrıca çamura yattığımı, basına çıkmanın kolaycılık olduğunu söyledi. Ben de çıkmak ‘zorunda bırakılmazsak’ basına çıkmayacağımızı söyledim. Fazla uzatmak istemedi. Bu arada ben yine ‘feminen’ bir görüntüdeydim. Raporu vereceğini söyledi. Raporu heyet aynı gün yüzüme okudu. Raporumu aldım. Askerlik bahsim kapandı.
 
ALAMASAYDIM DAVA AÇACAKTIM
Eğer alamasaydım itiraz hakkım da biteceği için, dava açmam gerekecekti. Konu ile ilgili SPOD’dan aldığım bilgiye göre, emsal kararlar varmış. Süreç uzarmış fakat sonuçta gene bir şekilde eşcinselseniz raporu almanız için süreç açık. Yeter ki takip edin. Dernek üyelikleriniz vs. de etkili olacaktır.
 
Bu süreçte birçok eşcinsel de bana ulaşıyor. Süreç için bilgi alıyor. Onlara söyleyebileceğim şey şudur.
 
İstanbul’da 3 tane hastane var. Genel olarak manzara benim için şudur, Eşcinsel olmanız değil, askeri düzeni ‘bozacak’ olmanıza bakılma eğilimi var.
 
-          Haydarpaşa GATA aile görüşüne önem veriyor.(Feminenlik orta derecede önemli)
-          Gümüşsuyu kesinlikle vermemeye çalışıyor. Feminenlik aşırı derecede önemli.
-          Kasımpaşa ise ne yapacağı belli olmuyor. Feminen olmak dışındaki değişkenler için kesin konuşamam. Oraya gitmedim zaten.
-          İstanbul dışındaki hastanelerden Ankara GATA en olumlusu, iyi niyetlisi. Onun dışındakileri pek duymadım.
 
Eğer askere gittikten sonra sevk alma niyetindeyseniz işiniz çok daha zor. Askerdeyken sevk almanız demek,  komutanınızın sizin için ‘düzeni bozuyor’ diye kıta anket formu denilen bir formu doldurmasına bağlı. Eğer bunu doldurmazsa, kesinlikle rapor alamıyorsunuz. Eşcinsel olduğunuz için muaf olmak istiyorsanız, kesinlikle askere gitmeden önce rapor için başvurmanızı öneririm. Niyetiniz askerliği yapmak ise askere gidin. Sonrasında sevk alırım diye düşünmek hata olur.
 
Ben eşcinselliğimden ötürü askerlikte rahatsız edileceğimi, diğerleriyle eşit koşullarda askerlik yapmamın mümkün olmadığını düşünerek ve öne sürerek ve bu askeri yönetmelikte de yeri olduğu için, rapor talep ettim, süreci sakin yürütmeye çalıştım ve aldım. Eğer bu kaygıları yaşamıyorsanız askere gitmenizde de sıkıntı zaten olmayacaktır
 
Hayırlı Tezkereler
 

Etiketler: insan hakları, askerlik
İstihdam