29/01/2014 | Yazar: Tuğrul Güven

Tuğrul Güven yazdı: Boşalmanın ardından gelen değil midir o derin pişmanlık duygusu?

Boşalmanın ardından gelen değil midir o derin pişmanlık duygusu?
 
Yaşadıklarımızı büyük bir yanılgı gibi, günaha girdiğimizi, gözümüzü karartacak kadar çok sevdiğimizi düşündüren?
Hangimiz daha çok ’keşke’ demiyor ki o neredeyse tüm kaslarımızı çalıştıran inanılmaz deneyimden sonra? Keşke yapmasaydım, keşke bu kadar istemeseydim, keşke aldatmasaydım...
 
Telaşlanıyorsunuz değil mi henüz bacak aranızdan az önce olanca hiddeti ile akanlar henüz soğumamışken.
Bir de bir anlık boşalma dürtüsünü olanca şiddeti ile yaşamak isterken içine girdiğiniz içler acısı duruma bakıyorum. Bir deliğe girip boşalmaktan yada deliğinizi umutsuz bir arzu nesnesi gibi sunabilmek için içini doldurduğunuz kelimelere. Daha kaba bir tabirle aslında g.tünüzü s.ktirmek için attığınız taklaları, içine girmeye çalıştığınız kalıpları görüyorum.
 
Olmadığınız gibi birisi gibi davranmaya çalıştığınızı.
 
Nasıl da çırpınıyorsumuz yanan bedenlerinizin içinde.
 
O kelimeler, kurmaya çalıştığınız hayali yansıtamayacak kadar yavan, sıkılgan, daima yeniliklere aç, sabırsız, aceleci, anti-uygar ve yalanlarla dolu.
 
Nasıl görmediğinize hayret ediyorum aslında bir vücut parçasının fotoğrafı yanındaki içi boşaltılmış aşk ve sevgi sözcüklerinin yavanlığını? Yazdıklarınız kendinize karşı bile dürüst değilken içinize nasıl siniyor? Kendi yarattığınız bir yalana insanların koşulsuz itimat etmesini bekliyorsunuz.
 
Ortak paydanız yüzyıllardır olduğu gibi hala dostluk, güven, dürüstlük, sevgi ve saygı. Çünkü hiçbir zaman sizi derinden yaralayan sırlarınızı alabileceğiniz gerçek dostlarınız olmadı sizin. Dürüst davranmadılar size. Sevilmediniz, herhangi bir yerde hak ettiğiniz saygıyı görmediniz. İnsan kendinde olmayanı arar, şimdi bir taraftan ideal insanınızı ararken öteki tarafta günlük seks partnerinizi ait olmadığı bir kalıba sokmaya çalışırken buluyorsunuz kendinizi.
 
Belki bu durum sizin tek başınıza suçunuz sayılmaz fakat değiştirmek elinizdeyken bunun için çabalamıyor oluşunuz yaptığınız en büyük hata.

Kırdığınız kalpler ve kullanılmışlık hissi de cabası. 


Etiketler:
İstihdam