25/10/2010 | Yazar: Bulut Öncü

“Yurtta kişilerin istedikleri zaman daha çok izole olabilmesi imkânının olmasını isterdim. Erkeklerle yaşarken çeşitli sorunlar yaşıyorum. Alan sorunum var.

“Yurtta kişilerin istedikleri zaman daha çok izole olabilmesi imkânının olmasını isterdim. Erkeklerle yaşarken çeşitli sorunlar yaşıyorum. Alan sorunum var. Üzerimi rahat değişemiyorum. Kiminle aynı odaya düşeceğini bilemiyorsun. LGBTT kişilerin bir araya getirilmesi, kendi aralarında kalmaları sağlanabilir.”

Resmi politikalarla dışlanan, görmezden gelinen LGBTT bireyler; değişen ve gelişen Türkiye’de toplumun tüm “öteki” kesimleri ile birlikte demokratik taleplerini dile getirmeye, seslerini duyurmaya devam ediyor.

Modern kent politikaları ile birlikte gettolara hapsedilen LGBTT bireyler artık görünür olmaya başlıyor ve insanca bir yaşam sürmek için mücadele ediyor. Bunun yanında sadece eleştirmiyor aynı zamanda değiştirmek için çözüm önerileri de geliştiriyor.


Bu hafta “şehir serisi” kapsamında; Ankara’da bir öğrenci yurdunda kalan Anıl Akyol ile sohbet ettik.

Sohbetimiz sırasında fark ettik ki bir elin beş parmağını geçmeyecek kadar olsa da, yanı başımızda iyi örnekler de var. 

Kendin hakkında birkaç cümle ile ne söyleyebilirsin?  
Şu an dış görünüşümden bakıldığında vücudumu, ruhuma uygun bir şekilde, kadın bedenine dönüştürmeye çalışan biriyim. Bununla ilgili daha çok dış problemler yaşıyorum.

Dış problemler derken?

Yurttan okula giderken ya da okuldan yurda gelirken insanların bana garipsercesine baktığını görüyorum. Modern görünümlü kişiler bile dönüp travesti figürüne garip gözlerle bakabiliyor. Buna alışmam bekleniyor ama bu durum beni insan olarak çok rahatsız ediyor. Kendimden yola çıkıp, çevremdeki insanlara baktığımda hiçbir insanın baskı altına alınamayacağını, alınmaması gerektiğini düşünüyorum.

Kaç senedir yurtta kalıyorsun? Yurt yaşamın nasıl?
Bu sene sonunda 4. yılım olacak. Kaldığım yurtta transseksüel kimliğimle ilgili ciddi sıkıntılar yaşamıyorum. İnsanlar zaman içerisinde bana alıştılar. Ama yine de beni tanımayan insanların bakıp, güldüklerini görüyorum. Bu durum bende “aşağılık” hissi yaratıyor. Bazen gülümsemeleri bile öfkelenmeme sebep oluyor. Anlıyorum ki insan haklarını yeteri kadar özümseyememişler. Ayrıca erkeklerin bu kadar yoğun olarak yaşadığı yerde “erkek muhabbeti”ne de alışamadım. Erkek egemen baskı beni rahatsız ediyor. Yurttaki kadın arkadaşlarımla hiçbir zaman böyle bir problem yaşamıyorum.

Yurt idaresi ile herhangi bir sorun yaşadın mı? Transseksüel olduğunu biliyorlar mı?
Hemen hemen hiçbir sorun yaşamadım. İdarecilerin LGBTT bireylere bakış açılarında bir problem olduğunu düşünmüyorum. Olsa bile bana hissettirmiyorlar. Daha önce yöneticilerden biri biraz şaşırır gibi olmuştu. Fakat herhangi bir ayrımcılığa maruz kalmadım. Geçen sene yurt içerisinde yaşanan farklı bir olayda yurt müdürü transseksüel olduğumu öğrendi ama şu ana kadar olumsuz bir olayla karşılaşmadım. Bu yurttan bir sevgilim olsaydı idarenin tutumu daha farklı olabilir miydi? Bilemiyorum… Belki insanların “şikâyetleri” üzerine “koruma amaçlı” uyarı alabilirdim. Bu yurtta olduğum için şanslıyım.

Erkek yurdunda olmak yerine kadın yurdunda kalmak ister miydin?
Erkek olmasam bile şu anda o kadınlardan da farklıyım. Tanımadığım bir kadınla da tıpkı bir erkekle olduğu gibi sorun yaşayabilirim. Aslında toplumsal cinsiyet konusunda sokakta, okulda hemen hemen her yerde bazı kadınlar erkeklerden çok daha bilgisiz.

Okul arkadaşlarının bakış açıları nasıl?
Okuduğum okulda her görüşten insan var ve okulum bu konuda çok rahat. Bu nedenle kampüs içerisinde sorun yaşamıyorum. Başka okulda okusaydım yaşayabilirdim. Ama yine de bazı zamanlar üzerimdeki bakışları hissedebiliyorum.

Kentte her yere rahatça gidebiliyor musun? Daha önce sokakta herhangi bir taciz olayı ile karşılaştın mı?
Gidemiyorum. Sokakta dönüp bakmalar, laf atmalar daha fazla. Bir akşam nasıl anladılarsa, yol kenarında oturan bir grup genç “travesti geçiyor” demişti ama açıkçası rahatsız olmadım. Ne olduğumu anladılar diye sevindim.
Daha çok Tunalı, Kavaklıdere ve Bahçeli’ye gidiyorum. Ama ara sokakları kullanırken çok tedirginim.

Kaldığın yurdun nasıl olmasını isterdin? Daha doğrusu nasıl olsaydı kendini daha rahat hissedebilirdin?
Tabii evdeki kadar rahat olamıyorum. Yurtta yaşamak evde olmanın rahatlığıyla karşılaştırılamaz. Mesela yurtta istediğim gibi süslenemiyorum. Başta ekonomik durumum olmak üzere çeşitli sebeplerden dolayı eve çıkamıyorum. Ama yurtta kişilerin istedikleri zaman daha çok izole olabilmesi imkânının olmasını isterdim. Erkeklerle yaşarken çeşitli sorunlar yaşıyorum. Alan sorunum var. Üzerimi rahat değişemiyorum. Kısmen benimle de alakalı olsa istediğim gibi giyinemiyorum. Rahat olamıyorum. Kendimi açık açık yaşayamıyorum. Sonuçta yaşadığın insanları kendin seçemiyorsun. Kiminle aynı odaya düşeceğini bilemiyorsun. Şu an oda arkadaşlarımla ciddi sıkıntılar yaşamıyorum ama başka biri olsa durumumu kullanabilirdi. LGBTT kişilerin bir araya getirilmesi, kendi aralarında kalmaları sağlanabilir. Benim için üç kişi yerine tek kişilik oda daha iyi olabilirdi.

Bu yurdun en iyi özelliği birçok görünür LGBTT bireyi barındırması ve bu kişilerin birbirlerini bulabilmesi. Konuştuğumuz zaman birbirimize destek olabiliyoruz. Örgütlenme açısından bu durum çok iyi. Ama daha iyi organize olabilseydik, derdimizi daha iyi anlatabilirdik. Henüz ciddi bir çalışma yapmadık. Bazı arkadaşlar çeşitli sebeplerle gizli kalabiliyor. Ben herkesin açık yaşamasından yanayım. Ama herkese de saygılıyım. Bu insanlar diğer insanlarla ilişkilerinde kaybedecek bir şeylerinin olduğunu düşünüyor olabilir.

Biliyorsun bu hafta “Mimarlığın Sosyal Forumu” yapılıyor. Perşembe günü Kaos GL de forum kapsamında bir atölye düzenledi…
Mimarlık hakkında çok daha fazla bilgim olabilirdi. Daha önce bir mimarı sevdim. Bana karşı son derece saygılıydı ama beni reddetti. Bu tür çalışmaların yaygınlaştırılmasını diliyorum.

“Böyle insanlar sürekli çevremde olmadığı için farklı geliyor” 

Anıl ile sohbetimizin ardından yurttaki diğer öğrencilere bir trans birey ile aynı mekânda olmanın kendileri için herhangi bir problem yaratıp yaratmadığını sorduk.

Coşkun: Böyle insanlar sürekli çevremde olmadığı için farklı geliyor. Bu nedenle alışıncaya kadar ufak da olsa rahatsızlık duyabilirim.

Eda: Benim için hiçbir sakıncası yok. Tam tersine LGBTT bireyler daha da fazla görünür olmalı. Eşcinsellerin hak mücadelelerini destekliyorum.

Fotoğraf: Bulut Öncü
 

Etiketler: insan hakları, eğitim
İstihdam