19/10/2010 | Yazar: KAOS GL

‘Bir İstanbul Masalı’, 2002 yılında en çok i

‘Bir İstanbul Masalı’, 2002 yılında en çok izlenen dizilerden biriydi.

‘Bir İstanbul Masalı’nı sansürleyen kanalın, bir baba oğlunu öldürttüğünde kılı kıpırdamıyor 

Bir haber vardı geçen hafta kimi gazetelerde, Kaos GL kaynaklı: 2003 - 2005 yılları arasında memleketin en çok izlenen dizilerinden ‘Bir İstanbul Masalı’, yedi yıl sonra yeniden yayınlanırken sansüre uğramıştı. 

Dizide Emre Karayel’in oynadığı Zekeriya karakteri vardı ve bir gün patronu ve en yakın arkadaşı olan Selim’e (Mehmet Aslantuğ) eşcinsel olduğunu itiraf ediyordu. Bu konuda herhangi bir Türk dizisinde yer almış en insani bölümdü. Zekeriya da komedi unsuru olsun diye karikatürize edilmemiş tek eşcinsel karakterimiz... Sonrasında da iş arkadaşlarının baskısını üzerinde hissettiği için istifa edip gidiyordu. Bu da muhakkak ki gerçeğin ta kendisi...
İşte atv şimdi diziyi yeniden yayınlarken o ‘itiraf’ bölümünü kesivermiş. Bir zamanlar onca sevilen bir karakterin yedi sene sonra uğradığı muamele ülkemiz açısından çok iç açıcı gerçekten. RTÜK’ün artık kılını kıpırdatmasına gerek kalmıyor, oto sansür tavana vurmuş vaziyette çünkü. Sevişilmeyecek, öpüşülmeyecek, sigara içilmeyecek (Digitürk’te ‘Casablanca’da Humphrey Bogart’ın efsanevi sigarası buzlanıyor, insaf bari paralı kanallara huzur verin), argo konuşulmayacak... Eşcinselliğin adı bile anılmayacak, şayet dalga geçilmiyorsa... Çocuklar özeniyor, Türk aile  yapısı sarsılıyor.
Bu nasıl iş?
Ama defalarca söylendiği gibi şiddetin, cinayetin her türü mübah. Aynı atv ‘Aşk ve Ceza’ dizisinde baba oğlunu boğdurttuğu zaman hiç rahatsız olmuyor. Türk aile yapısı cinayetlerden incinmiyor.   ‘Aşk-ı Memnu’da yeğen amcasının karısıyla sevişince sarsılıyor, baba oğlunu öldürünce kaya gibi sapasağlam duruyor. Ekranda sigara gören çocuk tiryaki oluyor, eşcinsel gören ‘yoldan çıkıyor’, cinayet gören özenmiyor. Nasıl iştir bu?
 

Etiketler: medya
İstihdam