10/08/2012 | Yazar: Osman Bulugil

Geçen yıl, Galatasaray’ın iyi futbolu üretmesinde, sene başında farklı varyasyonlar karşımıza çıkarken, daha sonraki süreçte, stoperde semih-Ujfaluši, sağ bekte bindirmeleriyle Eboue, orta sahada Selçuk-Melo, Kanatlarda Emre ve Engin, forvette Elmander-Necati dizilimini sıklıkla izlemiştik.

Geçen yıl, Galatasaray’ın iyi futbolu üretmesinde,  sene başında farklı varyasyonlar karşımıza çıkarken, daha sonraki süreçte, stoperde semih-Ujfaluši, sağ bekte bindirmeleriyle Eboue, orta sahada Selçuk-Melo, Kanatlarda Emre ve Engin, forvette Elmander-Necati dizilimini sıklıkla izlemiştik. Kadronun bu yapısında 4-4-2’nin varyasyonları öne çıkıyordu ve çok fazla seçenek de üretme şansları yoktu. Var olan formasyondan en yüksek verimi aldılar, bu noktada Muslera- Selçuk-Elmander iskeleti temeli oluşturdu.
 
Şampiyon bitirilen sezonun ardından taraftarını bekletse de, kadroya önemli takviyeler yaptılar. Stopere Dany takviyesi ile, daha fazla maç yapılacağı göz önüne alınırsa rotasyon yapılması yolunda genişlik sağlayacağı bir transfer olarak değerlendirebiliriz.
 
Hamit, Burak, Amrabat, Umut, Melo transferleri de kadro derinliği açısından önemi kadar orta sahadaki oyun hakimiyeti adına Galatasaray’ın elini güçlendiriyor. Hamit-Melo-Selçuk orta sahası süper ligin üzerinde bir üçlüyü oluşturacak. Hamit’in çok yönlü oynayabilmesi de taktiksel açıdan farklı varyasyonları izleyeceğimize işaret ediyor. 4-2-3-1 oynadığınızda 3’lünün sağında ya da ikili orta sahadan biri olarak rahatlıkla oynayabiliyor. 4-3-3’te üçlü orta sahada, 4–4-2’de dörtlünün sağında ve ortada rahatlıkla görev alabiliyor.
 
Şampiyonlar Ligi’nde bu orta saha kurgusu maçlara daha ortak olma konusunda önemli avantaj sağlayacaktır. Hücumda Elmander’in orta sahaya yardımı ile Galatasaray oyunu tutma adına önemli bir noktaya gelebilir. Soru işareti olan kısmı da defans hattı oluşturuyor. Yeni transfer de dahil bütün stoperler kesici özellikte oyuncular. Geriden oyun kurabilen, topla çıkabilen bir stoper takım için futbol adına önemli bir katkı sağlayabilir.
 
İki kesiciyle oynadığı formatta, Melo daha çok stoperlere yakın oynayacak, zaman zaman stoperlerin arasına girecektir. Sol bekte de Hakan, atletik bir oyuncu olmaktan uzak. Süper Lig’de dahil olmak üzere bu mevkide genel bir sorun söz konusu. Stopere, eğer yabancı sayısında boşluk olursa bir transfer yapılması gerekiyor. Bu mevkiye önerdiğim oyuncu da Vegard Forren. Molde’de oynayan stoper, geriden topla çıkışları, uzun paslarıyla dikkat çekiyor. Galatasaray’ın önde oynayabilmesi adına önemli bir katkı sağlayacaktır.  
 
4–4–2 için Elmander’in yanında Burak iyi bir partner olacaktır. Ayrıca 4-3-3 için de uygun bir santrafor. Bunun yanı sıra Selçuk’la Burak uyumunu da dikkatle takip etmek gerekiyor. Umut, daha çok kadro rotasyonun da ihtiyaç duyulacaktır, Amrabat ise, özellikle 4-4-2 sol kanatta şans bulacak. Amrabat transferi olmasa Galatasaray için 4-3-3’e dönüşten bahsedebilirdik ama bu durumda daha çok 4-4-2 birincil tercih gibi görünüyor. Kabaca dizlimi gösterirsek:          
 
Muslera
Eboue  - Semih- Ujfaluši – Hakan
Hamit-  Melo-    Selçuk - Amrabat
Elmander – Burak
 
Bu sistem en yakın gibi görünse de, Emre Çolak’ın da forma bulabileceği bir sistem  söz konusu olabilir:
 
Muslera                                                                                                        
Eboue  - Semih- Ujfaluši – Hakan                
Hamit-  Melo - Selçuk
Emre
Elmander – Burak            
                 
4-4-2’de Amrabat’la rotasyon Emre’nin gelişimine hiçbir katkı sağlamaz. Emre, dörtlünün kanat oyuncusu değil,  forvet arkasında serbest oynaması gereken bir oyuncu. Fiziksel gelişimini hızlandırıp, dripling, çalım ve süratini arttıran çalışmaları hiç aksatmadan yaptığında Galatasaray Mesut Özil sitilinde bir oyuncu kazabilir. Kısa süreli düşünüldüğünde Amrabat takıma katkı sağlayacaktır. Fakat takımın gelişimi adına Emre’nin üzerine düşmek çok daha önemli bir hamle oluşturacaktır.

 


Etiketler:
nefret