13/11/2018 | Yazar: Aslı Alpar

“Babalar ve Kızları” çizgi romanı babaların ‘haklı’ görülen öfkeleri, ‘hakkı’ görülen cinnetleri içinde bir kız çocuğu kendini nasıl inşa edebilir, diye soruyor.

“Babalar ve Kızları” çizgi romanı babaların ‘haklı’ görülen öfkeleri, ‘hakkı’ görülen cinnetleri içinde bir kız çocuğu kendini nasıl inşa edebilir, diye soruyor.

Bu yaz Kaos GL kadınlarıyla uzun uzun denize baktığımız bir gün yaşadım. Hangimizin aklına geldi hatırlamıyorum, Ajda Pekkan açalım dedik. Birimizin mini hoparlörü vardı, iskelede kimse yoktu, güneş akşama dönüyordu.

Sırayla çalan Ajda Pekkan şarkılarından bir kaçını hep bir ağızdan söyledik. Sonra şu çaldı: “Sardı korkular gelecek yıllar…” Bir önceki şarkıdan hızımızı alamadığımız için Ajda ile birlikte biz de söyledik, “Düşündüm sensiz nasıl yaşanacaklar…”

1997 yazı       

1997 yazı annem, kardeşim, ben ve kedimiz Prenses Ankara’ya taşındık. Bir yıl içinde annem ev tuttu ve yeni okullarımıza başladık. Okuldan döndüğümüzde radyo dinlediğimiz akşamlardı. O zamanlar Gloria Gaynor’ın “I Will Survive” şarkısından uyarlanan “Bambaşka Biri” radyoda fır dönüyordu.

Babamla annemin ayrılığı “modern” bir sessizlik içinde geçiştirildiği için “baban nerde” diye soranlara kişisine göre “iş seyahatinde” ya da “ayrılar” derdim, annem öyle öğretmişti. Babamın evdeki yokluğu yeni değildi ama yeni bir şehirde babamın yokluğu bitirilmemiş bir örgü gibiydi, şişlere takılı, salonun bir ucunda, bir poşetin içinde öylece dururdu. İç huzursuzluğuydu. Elinin gitmediği, aklına takılandı. Onsuz nasıl yaşanacağını düşündüğüm senelerdi. Ajda’nın şarkısını söyler, bize döndüğünü hayal ederdim ve şöyle derdim ona dönseydi muhtemelen: “Olmaz artık kapı açık. Arkanı dön ve çık istenmiyorsun artık.” (Diyemedi.)

Kaos GL kadınlarıyla denize baktığımız, temsili

Lucia ve Mary’nin tanıdık hikâyesi

Uzattım, konu babam değil. Konumuz Mary ve Bryan Talbot’un “Babalar ve Kızları / Dotter of Her Father's Eyes” isimli çizgi romanı. 2015 yılında Madrid Kitapçılar Birliği tarafından ‘Yılın En İyi Grafik Romanı’ seçilen Öncü Kadınlar’ın ardından çiftin yeni kitabı “Babalar ve Kızları” Desen Yayınları sayesinde Türkçe’de. Kitap farklı kuşaktan iki kadının aile içi şiddete karşı mücadelesi, babalarına rağmen kendilerini var edebilme çabalarını anlatıyor.

Yazar James Joyce’un kızı Lucia ile bu çizgi romanın senaristi Mary Talbot’un çocukluğu ve ilk gençliği hikâyeler arası geçişlerle okuyucuya aktarılıyor ‘Babalar ve Kızları’nda. Babaların işleri, girilmesi yasak odaları, öfkelenme hakları ile annelerin sessiz suç ortaklığı, kabullenişi, boyun eğişi. Peki kızlar?

Babaların “haklı” görülen öfkeleri, “hakkı” görülen cinnetleri içinde bir kız çocuğu kendini nasıl inşa edebilir? Arzuları hep başka “erkekler” tarafından gölgede bırakılan genç bir kadın nasıl olur da yıkılmadan ayakta kalır? Lucia’nın klinikler ve ev hapsi arasında geçen ömrü, Mary’nin hep kendini sorgulayan bakışları… Yine de ayakta kalışları, dik duruşları, “hayır”ları…

Hayatta kalan

Kitap, babaları tarafından çocukluk çağında fiziksel ve ruhsal şiddete maruz kalan kız çocuklarına çok tanıdık gelecek. Bu aşinalığı ben politika ile açıklıyorum. Farklı çağlar, farklı kuşaktan babalar ve kızlar ama şiddetin pratiği, teorisi aynı… Babası tarafından hem fiziksel hem ruhsal şiddete yıllarca maruz kalan bir kişi olarak anladığım şu, ayakta-hayatta kalan yalnız biz değiliz, erkek egemenliği de bir şekilde ayakta kalıyor.

Kitabı okumamış olanlar için ayrıntıya girmiyorum ancak Mary ve Lucia bir şekilde kendileri olabildi. Onları en çok karşı koyuşları kurtardı. Ben mi? Eh ben güçlendim, her şey bambaşka olacak.

*KaosGL.org Gökkuşağı Forumu’nda yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. Yazının KaosGL.org’ta yayınlanmış olması köşe yazılarındaki görüşlerin KaosGL.org’un görüşlerini yansıttığı anlamına gelmemektedir.


Etiketler:
İstihdam