16/07/2009 | Yazar: Bawer Çakır

Bu sabah yaygın medyanın

Bu sabah yaygın medyanın -iddialarına göre- "iyi gazetelerinde" bir haber okuduk. "Minderde 'Gay' şoku" başlıklı habere göre Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Özak'ın, 28 ilde faaliyet gösteren Güreş Eğitim Merkezleri'nin yatılı bölümlerini bazı merkezlerde sporcular arasında eşcinsel ilişki tespit edildiği gerekçesiyle kapattığı yazıyor.
Haberde iki nokta önemli. İlki eşcinsel sporcular olduğunu duymalarının verdiği şaşkınlık. Peki neden şaşırıyorlar? Çünkü eşcinsellerin modacı, şarkıcı, sanatçı, ressam gibi işler dışındaki alanlarda da var olabildiklerini gördüler. Bir nevi mevzi kaybı gibi görüyor olabilirler. Haa! Bu ayrımcılık yapmalarına ya da haberdeki aslında hiç şok edici olmayan "şoka" şaşırmalarını haklı çıkartır mı? Elbette ki hayır... Medyaya önerim Türkiye'deki LGBTT mücadelesinin sıklıkla attığı sloganlardan birine kulak vermeleri. Böylelikle bundan sonraki benzeri durumlarda şoka girmez, böyle sorunlu haberler yazmazlar. Ne miydi o slogan? Pek tabii ki "Okulda, işte, Mecliste, eşcinseller her yerde..." Nasıl devam ediyordu peki? Şöyle; "kabul etme ya da etme, eşcinseller her yerde!"

Diğer nokta eşcinsel ilişki yaşayan sporcuların "tespit edildiği" merkezin kapatılması. Buna da şaşırmalı mıyız emin değilim. Zira Kaos GL, Pembe Hayat, Bursa Gökkuşağı, Lambdaistanbul ve son olarak Siyah Pembe Üçgen'in kapatılmak istendiği bir "genel ahlaklı" toplumda şaşırmamak gereken bir hamle gibi geliyor bana. Düşünün ki LGBTT insanların gidip geldikleri dernekler bile kapatılmak isteniyorken, buradaki yaptırım "kendi mantıksızlığı" içinde gayet "mantıklı".

Bu mantıksız mantığı alt edebilmek ve ortadaki ayrımcılığı afişe etmek de LGBTT insanların ve örgütlerin gündem maddelerinden biri olmalı. "Tespit edilen" sporcularla dayanışmak, tıpkı hakem Halil İbrahim Dinçdağ'la olduğu gibi dayanışmayı yüksek tutup, onları bu "genel ahlaklılar" sofrasına yem etmemeliyiz.

Bu ikisinin üstüne de LGBTT'lerin toplumun her alanında nefes alıp verdiğini her fırsatta anlatmalı, duymayanlara duyurmalıyız ki başka LGBTT insanlar bu şekilde muamele görmesinler.

Bir de tabii güreş gibi homoerotizmin yoğun olarak performe edildiği bir sporda eşcinsel sporcuların çıkmasına şaşırmak az evvel yürüttüğüm mantıksız mantık ışığında bile oldukça absürd. İlle de bir şey kapatılacak ya da yasaklanacak "ata sporu" güreşi yasaklayın da olsun bitsin.
Ve nefret suçlarını önlemek için anayasa 'cinsel yönelim' ve 'cinsiyet kimliği' ifadelerini eklememek için ayak direyen hükümet kiminle nerede sevişeceğimizi düzenleyen bir yasa koysun, bakanlardan da izin şartı eklesin. Onlar sağ biz selamet. Hasbinallahtan daha edepli ve iyi bir sözüm yok, bakana da bu haberi yapana da...

Etiketler: yaşam, spor
İstihdam