12/03/2014 | Yazar: Yıldız Tar

Yıldız Tar yazdı: Cenazelerin gazlandığı hava sahalarından sıyrılmaya; devletsiz hava sahasında direnişi ve isyanı büyütmek için yoldaşlar bulmaya, yoldaşlıklar inşa etmeye geliyorum…

Sizi bilmem ama ben bu sene Feminist Forum’a bütün bu acılarla geliyorum. Acıları sağaltmaya, ben’den bize varmaya geliyorum… Cenazelerin gazlandığı hava sahalarından sıyrılmaya; devletsiz hava sahasında direnişi ve isyanı büyütmek için yoldaşlar bulmaya, yoldaşlıklar inşa etmeye geliyorum…
 
Kaos GL’nin üç yıldır düzenlediği Uluslararası Feminist Forum’un ilkine, yoğun tartışmalarla geçen bir İstanbul 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü’nün ardından katılmıştım. Gergindim, tartışmalardan bunalmış ve yeni tartışmaları göğüsleyebilecek gücümün kalıp kalmadığından emin değildim.
 
Ancak forum hiç de korktuğum gibi geçmedi. Tartışmalar yine çok yoğundu. Translar 8 Mart’a katılsın mı katılmasın mı? Hangi translar katılsın? Trans kadınlar tamam da ya trans erkekler? Peki hiçbir kategoriye sığmayanlar? İkili cinsiyete nanik yapanlar, gökkuşağının altından geçmek yetmez onu da alt üst edelim diyenler…
 
Ama forumda bir şey farklıydı. Yıllardır “yoldaşlık” dediğimiz ancak çok da hissedemediğimiz meseleyi uzun bir aradan sonra ilk kez deneyimledim. Tartışmalar bakiydi; ancak hemhal oluş, biraradalık çok daha mühim ve keyifliydi.
 
Bu hafta sonu işte o forumun üçüncüsü gerçekleşecek Ankara’da. Tema: Barış!
 
Türkiyeli feminist örgütler ile LGBTİ (lezbiyen, gey, biseksüel, trans, interseks) örgütlerinin davetli olduğu Feminist Forum’a Ermenistan, Gürcistan, Hindistan,  İngiltere, Kanada, Kuzey Kıbrıs, Makedonya ve Mısır’dan konuşmacılar katılacak. Barış çalışmalarını toplumsal cinsiyet üzerinden okuyan feminist bir aktivist, araştırmacı ve yazar Cynthia Cockburn açılış konuşmasını yapacak.
Bu seneki forum ise diğerlerinden çok farklı. Gezi gibi biraradalık denen meselenin, hemhal olmanın, sadece fikren değil; bedenen de yanındakinde yeniden ve yeniden var olmanın yaşandığı bir komünden geliyoruz. Barikatlardan, forumlardan geliyoruz. Toplumsal barışa en yaklaştığımız, “Diren Lice, Gezi seninle” sloganından geliyoruz.
 
Ve büyük bir acıyla geliyoruz belki de… Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük, Mehmet Ayvalıtaş, Medeni Yıldırım, Abdullah Cömert, Hasan Ferit Gedik, Ahmet Atakan ve Berkin Elvan…
 
269 gün direnen, direnirken 14’ünü devirip 15’ine giren Berkin Elvan… Masumiyetimiz, ellerine dokunamasak da canımı ciğerimiz Berkin Elvan… Devlet dersinde, devlet eliyle öldürülen çocuklar listesine eklenen Berkin Elvan… Devletin ve tabiatın ortak ve yanlış sorusuna yanıt ararken yitirdiğimi solgun bir halk çocukları ayaklanmasının kalbindeki Berkin…
 
Haberi sabah saatlerinde aldım. Bir sigara yaktım. Ağladım. Sonra bir sigara daha yaktım. Sonra eşe dosta haber verdim. Bir sigara daha yaktım. Ağladım. Ağladık. 16 kiloya düşen bedenin ağırlığında ezildik.
 
Öte yanım hep bir örselenmişti. Roboski’de, Ceylan’da, Uğur’da… Son zamanlarda ise Fethiye’de, Urla’da, Aksaray’da ve artık çetelesini takip etmeyi bıraktığım saldırılarda. Barış, ama hakikaten toplumsal barışın, yüzleşmenin ve hakikatin yegane umudunun taşlandığı zamanlarda.
 
Derken bugün gelen bir haber. Kürtaj gizlice yasaklandı. Ruh, beden, fikir, zikir, teori, pratik… Her bir zerreme tecavüz ediliyor adeta. Ve ben dili daha fazla zehirliyor bedenimi. Feminist Forum programını incelerken hatırladım 3 yıl öncesini. Ben’ler evreninden çıkabileceğimizi anımsadım. Ve sizi bilmem ama ben bu sene Feminist Forum’a bütün bu acılarla geliyorum. Acıları sağaltmayı, ben’den bize varmaya geliyorum… Cenazelerin gazlandığı hava sahalarından sıyrılmaya; devletsiz hava sahasında direnişi ve isyanı büyütmek için yoldaşlar bulmaya, yoldaşlıklar inşa etmeye geliyorum…
 
14-16 MART 2014, CUMA-CUMARTESİ-PAZAR
Ahmet Taner Kışlalı Sanat Evi, Cebeci Kampüsü, Ankara Üniversitesi
Aziz Köklü Konferans Salonu, Cebeci Kampüsü, Ankara Üniversitesi
 
14 Mart 2014
13:30-17.30 Kadınların Barış Hareketleri: Farklılıklar, ortaklıklar, mücadele pratikleri
Barış İçin Kadın Girişimi Ankara Grubu ve KASAUM/ KÇ Ortak atölyesi
Not: Atölye kapalı olacaktır ve katılımcı sayısı sınırlıdır. Bilgi için: ezgibsaritas@gmail.com ve nazhidir@gmail.com
 
15 Mart 2014
Aziz Köklü Konferans Salonu, Cebeci Kampüsü, Ankara Üniversitesi
 
10.00-12.00 The gender of war: Feminist strategies for peace
(Savaşın toplumsal cinsiyeti: Barış için feminist stratejiler)
 
Konuşmacı: Cynthia Cockburn, City University (Londra), Sosyoloji Bölümü konuk öğretim üyesidir ve Warwick Üniversitesi Kadın ve Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları Merkezi onursal öğretim üyesi.
 
12.00-13.00 Öğle arası
 
13.00-15.30 Feminizm ve Anti-militarizm: Kadınların barış mücadeleleri
 
Konuşmacılar:
Handan Çağlayan
Nazan Üstündağ
 
15.30 – 16.00 Kahve arası
 
16.00 – 17.30 LGBT ve feminist direniş pratiklerinde bölgesel ortaklıklar
 
Moderatör: Ezgi Koçak
Konuşmacılar: Nada Zatouna, Misirli aktivist.
Jovana Ananievska, LGBTI Support Center, Makedonya
Nazik Armenakyan, Fotoğraf sanatçısı, Ermenistan
Yıldız Tar, gazeteci-yazar, Türkiye
 
16 Mart, Pazar
Ahmet Taner Kışlalı Sanat Evi, Cebeci Kampüsü, Ankara Üniversitesi
 
12.00 – 13.30 Heteroseksizm ve patriarkanın taslı yollarında feminist bir aradalıklar: Hindistan, Gürcistan ve Kanada örnekleri üzerinden mücadele biçimleri
 
Moderatör: Çiğdem Akgül
Konuşmacılar: Rachel-Alouki Labbé, Acil Eylem Fonu (Urgent Action Fund for Women) 
Roshmi Goswami, Acil Eylem Fonu
Mariam Gagoshashvili, Acil Eylem Fonu
 
13.30 – 14.00 Kahve arası
 
14.00-15.30 Türkiye ve Kıbrıs’ta feminizmin evrilişi
Teori ve aktivizm arasında mekik dokuma
 
Moderatör: Funda Şenol Cantek
Konuşmacılar: Simten Çoşar, Kaos GL Danışma Kurulu Üyesi & Hacettepe Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Görevlisi
Doğuş Derya, Kuzey Kıbrıs Yönetimi Parlamentosu Cumhuriyetçi Türk Partisi – Birleşik Güçler (CTP-BG) Milletvekili
 
15.30 – 16.00 Kahve arası
 
16.00 – 18.00 Forum: “Özel olan Politik”se Feminist Politika Nerede?
        
Moderatör: Alev Özkazanç
Feminist politikanın işaret ettiği, özel-kamusal ikiliğinin yapaylığını, dokunulmaz kılınan eril mahremin dokunulabilirliğini ve dokunulma ihtiyacını, muhafazakâr ahlâkın tekelci iddiaları karşısında feminist etiği düşünmek, konuşarak eylemek için bir araya geliyoruz. Yoğunlaşacağımız alanlar: Yakin ilişkilerin politik söze dönüşmesi; kadınların özel alana dair kırılganlık (ve)ya alınganlık ve saklama deneyimlerinin politik alandaki sözü ve açık olmayan eşcinsel ve biseksüel kadınların eril mahreme dair yaşadıklarının politik alandaki “meşruluğu” 

Etiketler:
İstihdam