01/04/2013 | Yazar: İnan Keser

O zaman biz de Hûr olalım, bedbahtların, mazlumların, lanetlilerin hikâyelerini anlatıp sosyolojisini paylaşalım herkesle.

İktidarın ve onun inşa edildiği iktidar alanındaki oyununun, şüphesiz bir rasyonalitesi var. İktidardakilerin, iktidar sevicilerin ve onlar tarafından efsunlananların pek bir sevdiği ve adına ‘iktidar aritmetiği’ diyebileceğimiz bu rasyonalite, kimin ne kadar gücü varsa oyun kurulurken o kadar dikkate alınması gerektiğini, dolayısıyla güce sahip olmayanlar ile iktidar oyununda yer almayı, her ne sebeple olursa olsun, reddedenlerin de dikkate alınmamasını vaaz ediyor. Aynı zamanda, iktidar oyununun öznesi olmayan ya da olmak istemeyen insanlar sadece iktidardakilerin yapıp ettiklerinin nesnesi haline getirilmiyor; ‘iktidarın ötekileri’ne dönüştürülerek ya görülmelerini ve duyulmalarını engellemek amacıyla sistematik susturmaya maruz bırakılıyor ya da doğrudan iktidar sahiplerinin açık saldırılarına uğruyor.
 
Bu noktada haklı olarak akla şu soru geliyor: Peki iktidarın ötekileri ne olacak. Türlü yollarla avutularak hareketsiz kılınıp sefalet içinde yaşamak zorunda bırakılanlar, her isteyenin her istediğini yapabildiği çocuklar ve kadınlar, şimdilerde harekete geçireceği bir tabanı olmayan sosyalizm, anarşizm, feminizm gibi ideolojileri savunanlar, seçim sonuçlarını etkileyecek kitleye sahip olmayan Yezidilik, Alevilik, Hıristiyanlık gibi inançlara mensup olanlar ya da kelimenin tam anlamıyla az olan Hemşinliler, Ubıhlar, Lazlar, Romlar, Domlar, Pomaklar,  Poşalar ya da Mıtrıplar ya da eril zihniyetin yeminli hasmı LGBT’ler ne olacak.
 
Gücü olmayanları yeryüzünün lanetlilerine dönüştüren bu durumdan kurtulmanın tabii ki birçok yolu var. Örneğin iktidarın ötekilerinin bir biçimde güç kazanarak oyunun kurallarını değiştirmesi ya da geçmişin ötekisi olup bugün iktidar oyununun aktörlerinden biri haline gelenlerin ahlaki bir tavırla oyunun kurallarına uymayıp iktidarın ötekilerinin de haklarını gündemine alma ihtimali her zaman mevcut.  
 
Ancak ne yazık ki, en azından yakın dönemde, bunların gerçekleşmesi pek mümkün görünmüyor. Çünkü, iktidar aritmetiğinin rasyonalitesi dışındaki her sözü akılsızlık olarak görenlerin sesi, bugünlerde her zamankinden daha gür çıkıyor. İktidar aritmeğinin malumatfıroşları, iktidar için gerçekleştirilen hesapların büyüğünden küçüğüne bütün bileşenlerini; ABD’nin askeri gücünü, Çin’in Komünist Partisi’ni, Suudilerin petrol rezervlerini, Ortadoğu ve Avrupa’nın boru hatlarını, Lübnan’ın Martçılarını, Irak’ın Haşimi’sini, Afganistan’ın Karzai’sini ve daha nicelerini gözümüze sokarak, yanıbaşımızdakileri, hayatın gerçek varedicilerini ve onların tüm Dünya’daki bahtdaşlarını görmemizi engelliyor.
 
O zaman biz de Hûr olalım, bedbahtların, mazlumların, lanetlilerin hikâyelerini anlatıp sosyolojisini paylaşalım herkesle.

Etiketler:
İstihdam