22/07/2010 | Yazar: Ozan Gezmiş

Bu sistemde yaşayabilmek için çalışmak, çalışabilmek hiç kuşkusuz çeşitli ödünler vermenizi gerektiriyor eğer şanslı doğanlardan değilseniz…

Bu sistemde yaşayabilmek için çalışmak, çalışabilmek hiç kuşkusuz çeşitli ödünler vermenizi gerektiriyor eğer şanslı doğanlardan değilseniz…
 
Kimi zaman ailenizden, sevdiklerinizden çok uzakta bir yerde çalışmak ya da istemediğiniz şartlarda istemediğiniz işleri yapmak… Eğer bir şekilde bu toplumda ötekiyseniz hepsi size ya işsizlik ya bu diyerek sunuluyor. Günün birinde bu ülkenin başbakanı bile çıkıp televizyona her üniversite mezunu iş bulacak diye bir şart yok diyebiliyor. Hal böyle olunca eğitimli, eğitimsiz işsizler yığınında kişinin onuruyla yaşayabilmesi için yoklukları fırsata dönüştürmesi, tırnaklarıyla kazıması gerekiyor her şeyi…
 
Bu onuru yaşam mücadelesine dönüştürmüş biri de Esmeray. Yıllarca olduğu gibi yaşamak için mücadele etmiş ve bunun için hep bedel ödemiş ama hiçbir zaman vazgeçmemiş bir transeksüel. Oyunculuk kariyerine kendi hayat öyküsünü anlatarak başlayan ve son olarakta 21, 22 ve 23 Temmuz tarihlerinde Beyoğlu Kumbaracı 50’de Cadının Bohçası, Dario Fo'nun ‘Tecavüz' ve ‘Yalnız Kadın' oyunlarını sergileyecek olan Esmeray ciddi bir saldırı ve hedef göstermeyle karşı karşıya. Vakit gazetesinin yoğun tahrik içerikli haberinde gösterilerin dayanışma gayesiyle yapılacak birer “provakasyon” olduğu iddia edilerek şöyle deniliyor: “Cadının Bohçası"nda ise transseksüel, kemalist ve feminist Esmeray kendi hayat hikayesini anlatacak. Stand-up gösterisinde feminizm propagandası yapılacak, bunun yanı sıra toplumun İslami değerlerine milliyetçilik yaftası yapıştırılacak. Masum dimağları kirletmek gayesiyle yapılan bu tür oyunlara, kültür ajanlarının gizli fon ödediği de daha önce tartışma konusu olmuştu.” Haberle hedeflenin hem mekanı kapattırmak hem de Esmeray’ı cinsiyet kimliğinden ötürü damgalayarak toplumun dışına itmeye çalışmak olduğu apaçık…
 
Hiç kuşkusuz bu Vakit gibi gazetelerin LGBTT bireylere yönelik ne ilk ne de son saldırısı ancak nefret ve ayrımcılığı bu kadar açıkça ifade eden ve sürekli hedef gösteren yazılar, yazarlar hakkında ısrarla şikâyetçi olunmalı ve savcılarda harekete geçmelidir. “Biri”leri tarafından ‘herkese devlet iş bulamaz’ diye işsizliğe mahkûm edilmeye çalışılsak da hayatlarına her koşulu zorlayarak sahip çıkanların ekmeklerinin bu kadar ucuz olmadığını göstermemiz ve özellikle böyle zamanlarda birbirimize destek çıkmamız gerekiyor.
 
ozan@kaosgl.org


Etiketler: insan hakları, nefret suçları
İstihdam