14/02/2016 | Yazar: Gamze G.

Kalkıştığımız her işin karşısına çelik duvar gibi dikilen bir kalıp var: Kız başına.

Kadınların acizliğine, cahilliğine vurgu yapan dillere pelesenk olmuş sözlerden sıktım sıyrılmış durumda. Özellikle muhafazakâr yerlerde yaşayanlar bilir. Kalkıştığımız her işin karşısına çelik duvar gibi dikilen bir kalıp var: Kız başına.

Aymazlığınız buradan belli zaten. Birincisi; o cümledeki kız var ya, kadın o kadın! Genç kız, evde kalmış kız, edepsiz kız ya da sizin sınıflandırmanızdaki herhangi bir kız değil. Hele bayan hiç değil! İkincisi; ne demek ulan kız başına? Bu nasıl bir hadsizliktir, siz kim oluyorsunuz da bir kadının zekâsını, kabiliyetlerini, direnme gücünü görmezden geliyorsunuz? Önemli olan bir ya da birkaç kişi olmak mı sizce? Böyle mi düşünüyorsunuz? O zaman açın gözünüzü kulağınızı da gerçekleri görün. Biz her şeyi bir başımıza yapıyoruz efendim, hoşunuza gitsin ya da gitmesin. Yanımızda annemizin, babamızın, sevgilimizin olup olmaması fark etmiyor. Kalabalıklar içinde de bir başınayız. Aile arasında, arkadaş ortamında, eşimizin, çocuğumuzun yanında bir başımıza göğüslüyoruz pek çok şeyi. İş yerinde, okulda, sokakta yalnız ve savunmasız bırakmaya çalıştığınız; başaramayınca yerden yere vurup karaladığınız biziz. Hayatımız boştan sona bir savaş, söke söke alıyoruz her şeyi. Size altın tepside sunulan şeyleri biz tırnaklarımızla elde ediyoruz. Çocuk yaştan başlıyoruz saçma sapan geleneklerle, yobazlıkla, cinsiyetçilikle, güvensizlikle, sevgisizlikle mücadele etmeye. Kendi hayatımızı kendi istediğimiz gibi yaşamak için en sevdiklerimize dahi kafa tutuyoruz. Giydiğimiz kıyafetten, gittiğimiz okula, girdiğimiz işten, okuduğumuz kitaba, dışarıda geçirdiğimiz saatlerden, ağzımızdan çıkan laflara, seçtiğimiz dostlara ve sevgililere kadar her şeyin hesabı soruluyor, bana mısın demiyoruz, en çabuk boyun eğenlerimiz bile direnç abidesi. Bu “Kız başına…” zırvalığını annelerimizden bile işitiyoruz, içimiz parça parça oluyor da yine KADIN BAŞIMIZA üstesinden geliyoruz birçok şeyin.

Bugüne dek ne yaptıysam kadın başıma yaptım. Yeri geldi ailemle zıtlaştım, yeri geldi çevremle, dostlarımla…”Yapamazsın “, “Paran mı var?”,”Eksik eteksin!”,”Kız başına oralarda ne yaparsın?”,”Sen kızsın, düzgün davran”, “Kız kısmının ne haddine!” ,”Bir kız çocuğu ailesinin sözünden çıkmamalı”, “Kız dediğin şöyle olacak”… Kadın başıma yaptım seçimlerimi; kadın başıma gezdim, tozdum, çalıştım, okudum, güldüm, ağladım… Sevdiklerimin yanımda olduğu zamanlar kadar karşıma dikildikleri günler de oldu.”Sen beceremezsin” denen ne varsa hepsini yaptım, umarım kapak olmuştur. Minnet duyduğum, bana güvenen, destekleyen insanlar ve kendim dışında kimseye verilecek hesabım yok. Bu güç hepimizde var, öyle ya da böyle hayatın bir anında çıkıveriyor ortaya. Bu saatten sonra “Kız başına…” diye başlayan cümlelerle önümü, önümüzü kesmeye çalışanın alnını karışlarım. Kendinize gelin!


Etiketler: kadın
İstihdam