02/02/2015 | Yazar: Selçuk Candansayar

Küba bir hayal değil ama devrime inanmanın güzelliği galiba...

Bir süredir Küba’dayız. Tatil de yapıyoruz ama amaç Küba deneyimini yerinde görme umuduydu. Yanımızda karınca kararınca özellikle çocukların ihtiyaç duyabileceği yardım (Boyama kitabı, kuru boya vs) getirdik. Günlerdir köşe bucak geziyor, anlamaya, öğrenmeye çalışıyoruz.

 

Yola çıkmadan önce diğerlerini bir yana bırakıyorum ama aynı siyasi görüşleri paylaştığım kimi arkadaşlarım da dahil çoğu kişi, aman hayal kırıklığına uğrama ile başlayan ve sonunda her yer fahişe doluymuş, çok yoksularmışlarla biten uyarılarıyla (!)  beni bezdirmişlerdi.

 

 

İlk haftanın en kısa özeti; Gittiğin yerde aradığını bulursun...

 

Küba hakkında bütün o kötü hikâyeler bence ya inanmazlıktan ya hasetten ya da düpedüz karşı propagandanın ürünü. Yoksullar mı? Yoksulluktan ne anladığınıza bağlı bu sorunun yanıtı.

 

Bir ülke düşünün nüfusunun yüzde 95’i kendi evinde oturuyor. Evet, evler küçük ve bakımsız ama barınma sorunu yok Küba’da. Bir ülke düşünün kimsede silah yok. O yüzden silahla ölüm, öldürme gibi suçlar yok!

 

Eğitim ve sağlık hizmetleri herkes için eşit ve ücretsiz. Lise dahil eğitim zorunlu. Okuduğunuz sürece devlet size eğitimi ücretsiz sağlıyor. Yeteneğiniz ya da eğiliminiz her ne ise ve siz dersleri geçiyorsanız, yani çalışıyorsanız nerede ve hangi ailede doğmuş olursanız olun eşit eğitim olanağına sahipsiniz. Temel haklarınızdan ilki eğitim. Eğer müzik yeteneğiniz varsa müzik okuluna gidebiliyorsunuz ilkokuldan başlayarak, bale ya da dans beceriniz varsa onun okuluna gidiyorsunuz. Ziyaret ettiğimiz bir müzik okulunda 432 öğrenci vardı. Müfredat diğer okullarla aynı ek olarak müzik var. Yani daha çok çalışmalısınız. Bir işçinin, çiftçinin çocuğu olmanızın bir önemi yok, okursanız doktor olabilirsiniz.

 

İkinci ücretsiz alan sağlık.Küba, Dünya Sağlık Örgütü’nün de kabul etmek zorunda olduğu gibi sağlık hizmetlerinin en iyi olduğu ülke. Her tür sağlık hizmeti herkes için ücretsiz ve ulaşılabilir. Mahalle sağlık ocağında bize bilgi veren doktorun gözlerindeki gurur o kadar haklıydı ki. Ortalama hayat süresi dünyanın en uzun olduğu ülkelerden biri Küba. Bebek ölüm hızı yani canlı doğan bebeklerin yaşama olasılığı en yüksek düzeyde. Önlenebilir bebek ölümlerinin tümü önlenebiliyor. Olağanüstü bir gebe, anne, bebek izlem sistemleri var. Bir yasak var Küba’da örneğin; Çiftçiler ineklerini kesemiyorlar. Yaşlanan ve kesilmesi gereken inekleri hükümet satın alıyor ve etini gebelere veriyor.

 

Nereyi gezerseniz gezin ülkede militarist en küçük işaret yok. Sadece mutlu insanlar var. Rehberimiz Maria Rosa, dünyayı gezmek istiyorum ama Küba’dan başka bir yerde yaşayamam diyor. Maria, çok yoğun olduğundan yeterince zaman ayıramayacağını düşündüğü için Komünist Parti’ye üye olmamış ama mahalle sorumlusu bir parti üyesiyle senli benli konuşması, parti üyeliğinin ayrıcalık değil, gönüllülük olduğunun da kanıtı.

 

Televizyonlarda reklam yok, hiçbir yerde reklam bilbordu yok. Kimse tüketim çılgınlığına  kapılmamış. Biz çok mutluyuz diyor Maria. ABD ve devrimden kaçan Kübalılar hâlâ muhalif gruplar yaratmak ve örgütlemek için para akıtıyorlar ama Küba halkı devrimin tadını almış. 90 yaşındaki Jose, devrim bir süreç sürekli kendini geliştiriyor diyor.

 

Devam ederiz.

 

Küba bir hayal değil ama devrime inanmanın güzelliği galiba...


Etiketler:
nefret