03/07/2014 | Yazar: Emre Korlu

Öldüğümde bile özgürlüğümü elimden almak istediniz. Hiç taşımadığım bir ismi benimmiş gibi gösterdiniz.

Dün balkon demirliklerine asılı kalmış bir on yedi yıl gördüler. Patavatsız gazetecilerin deyimiyle erkek kıyafetleri giymeyi seven o kız çocuğunu(!)
 
“Genç sporcunun sır intiharı” diye geçti matbaa kokan soluk benizli sayfaların üzerinde sonra sırf vajinası var diye kimlikteki soğuk isimle anıldı; dilim varmıyor söylemeye. Yani cinsiyet kimliğiyle uyuşmayan o nam ile Okyanus’a hiç olmadığı biyolojik durumuyla saldırıya geçtiler. 
 
Bu ülkede insan asmak kolaydır. LGBTİ (lezbiyen, gey, biseksüel, trans, interseks) isen yaşarken adım adım sürüklerler seni o ipin boynunu sarmalayacak olan çemberine. Kusursuz bir cinayetin zanlılarıdırlar artık ve yürümeye kaldıkları yerden devam ederler. Çünkü öyle itinayla öldürürler ki seni, neden diye soramazsın. 
 
Peki, siz bugün ölmek nasıl bir şeydir bilir misiniz? Bazıları yüzünden tamamlanmamış hayallerinizi bir uçurtma ucuna takar gibi dar ağacına çıkmayı, altınızdaki zemini kendi ayağınızla yerle yeksan eylemeyi, İzmir’e son kez bakmayı, kazandığınız geçici zaferlere son kez dokunmayı, belki de diğerleri gibi olan annenize bir daha hiç sarılamayacak olmanın içinizde bıraktığı endişeyi, burukluğu bilir misiniz? 
 
Sevgilinizin dudağından öpmenin kalbinizde bırakacağı yankıyı artık duyamayacak olmak, bu ihtimali bile gözden kaçırmanın yüzünüzde doğurduğu şaşkınlık ifadesine gülememenin şanssızlığını bile yaşayamayacak kadar tahlisiz düşmek yollara, hem de on yedi yaşında, zor olsa gerek öyle değil mi?
 
Lâkin, benim sonumu siz yazdınız, o cilalı gazetelerin üçüncü sayfa haberlerinde hep bir boş sayfa ayırdınız bana. Başarılarımı sonralara sakladınız.

Evinin balkonunda kendini asan İzmir ve bölge birinciliğini kazanan kick boks şampiyonu o talihsiz genç olarak geçtim kayıtlara. Öldüğümde bile özgürlüğümü elimden almak istediniz. Hiç taşımadığım bir ismi benimmiş gibi gösterdiniz.
 
Ruhuma elbise, ayaklarıma topuklu giydiremezsiniz. Bundan sonra mümkün değil bu. Çünkü ölüler istediğiniz gibi şekillenemezler. Erkekliğimi erk’liğinizden sıyırıyorum. Boynumdan kestiğiniz iple yere düşerken takılıyor Cahit’in dizeleri dilime, üşüyorum.
 
Haydi Abbas, vakit tamam;
Akşam diyordun işte oldu akşam.
Kur bakalım çilingir soframızı;
Dinsin artık bu kalp ağrısı.
Şu ağacın gölgesinde olsun;
Tam kenarında havuzun.
Aya haber sal çıksın bu gece;
Görünsün şöyle gönlümce.
Bas kırbacı sihirli seccadeye,
Göster hükmettiğini mesafeye
Ve zamana.
Katıp tozu dumana,
Var git,
Böyle ferman etti Cahit,
Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş’tan;
Yaşamak istiyorum gençliğimi yeni baştan. 

Etiketler:
İstihdam