20/06/2015 | Yazar: Deniz A
Bugün 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü…
Aklımızı kurcalayan sorular, şevkimizi kıran, nefesimizi kursağımızda bırakan kuşkular, kararlığımıza çomak sokan devlet-liderler ve nefesi militarizm kokan insanlara inat Barış!
Bugün 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü…
Evlerinden anılarına, sokaklardan çocukluklarını bırakıp göç eden, öldürülen, işkenceye maruz bırakılan, tecavüze uğrayan milyonlarca insanların günü. Hayatları, gelecekleriyle ve umutlarıyla oynanılan insanların nereye ve nasıl gidileceğini bilmeyen çocukların, kadınların ve ötekileştirilenlerin günü.
Ülkesi para için yıkılan Meryem’in, babam ailem kurtulsun diye mücadeleye devam eden Serhat’ın günü. Ne acımasız ve zalim bir sözse Göç, elden gelen bir şey yok. 2014 yıllında savaş, çatışma ve baskılar yüzünden evlerini terk edenlerin sayısının 60 milyona yaklaştığını duyduk, gördük ve yaşadık. Yerinden yurdundan olan 60 Milyona yakın Göçün yarısından fazlası çocuklardan oluşuyor.
BM Mülteciler Yüksek Komiserliğinin (UNHCR) raporlarına göre “2013’te günde 32 Bin kişi evini terk etmek zorunda kalırken, 2014’te bu rakam 42,500’e ulaştı.” En çok mülteci kabul eden ülkeler sıralamasında Türkiye birinci sıradayken Pakistan ikinci, Lübnan üçüncü sırada.
En çok mülteci kabul eden ülkeler, en çok savaşa izin veren ülkeler olarak dış basımda çokça yer aldığını belirtmeden geçemedim.
AKP Hükümeti zamanında, Türkiye’ye en çok göç eden ülkenin Suriye, Suriye savaşını-iç savaşını tetikleyen AKP Hükümeti. Bu anlayışa ve bu zorbalığa Artık dur demenin çocuklara ve kadınlara umutlu bir gelecek bırakmak için savaşların bitmesini, devletlerin sınır altındaki savaş esnasında göz göre göre kara bulutların altında kalmaması için Dünya artık ellerini taşın altına koyup barış için atılan çığlığın, barış için yürümenin gerektiğini söylüyorum-duyuyorum.
Hayatın gerçek yüzünü, masum ve savunmasız gül kokulu çocuklardan esirgemeyin. Savaşsız, güçsüz ve yeşil bir gelecek için “SAVAŞA HAYIR”.
Etiketler: insan hakları, mülteci
