28/02/2018 | Yazar: Bora Şahinkara

Sanırım bit pazarının kaldırılması gerekliliği ile ilgili en büyük argüman; orada çalınarak elde edilmiş materyallerin satılması…

11 Şubat 2018 Pazar günü, İzmir, Alsancak, Kırmızı Kafe'de her Pazar açılan Bit Pazarı'ndan birkaç kare fotoğraflamaya çalıştım.. İzmir'de, yoksulların (yani biz; %99) arasında ucuz ve büyük bir alım-satım alanı niteliğinde olan şehrin büyük bit pazarı ise Aralık 2017'de İzmir Valiliği tarafından yapılan bir operasyonla kaldırıldı ve yasaklanmıştı.

Sanırım bit pazarının kaldırılması gerekliliği ile ilgili en büyük argüman; orada çalınarak elde edilmiş materyallerin satılması… Fakat rahatsız olduğum nokta var ki, o da; tenimize değecek güneşi, çalmak istediğimiz müziği, görüşmek istediğimiz arkadaşlarımızı, bir saniyesi bile geri döndürülemeyecek olan zamanlarımızı, hayatlarımızı çalanların; içine düşürüldüğümüz yaşam telaşlarının müsebbibleri olarak kimilerimizin bu telaş sebebiyle agresifleşmesinden veya etik olmayan davranışlarda bulunmasından hiç sorumlu değilmiş gibi, bir de üzerine bizleri cezalandırmaya çalışmaları. 

Gökyüzünden kulaklarımıza düzenli aralıklarla acımasız bir ses veren dev megafon, bu rutin seslerin aslında birer gürültü olduğunun ayırdına varıp, rahatsız olup sonunda bağırmaya başlayan biz bazı zebralara “Gürültü yapmanız yasak”; yerleri yumruklamaya başlayan biz bazı gorillere ise “Şiddet içeren davranışlar yasak” diyor. 

Fakat öte yandan, gendeki özgür ruhlarından mıdır, pigmentlerinden midir, gökyüzündeki Dev Megafon için kendileri doğuştan birer Dalton kardeşlerimizden olan bir grup pijamalı eşeğin ise aklı hiç durur mu; bir fikir üretmiş… İzmir'in büyük bit pazarının kapatılması ile ilgili midir, değil midir bilmem ama bana o gelişmeden kısa süre sonra Kırmızı Bit Pazarı'nın açılması haberi -fısıldayarak söylemek gerekirse- umuduma bir kaşık şeker katıverdi.. (Biliyorsunuz, “umut”, “barış” gibi kelimeleri fısıldayarak söylemek gerekiyor.)

Dedim ki, batı müziğinde arızalarla birlikte topu topu 12 ses var zaten (Serdar Ortaç o meşhur aforizmasında sadece naturel sesleri saymış: do, re, mi, fa, sol, la, si). 12 çeşit sesi bu yasaklar yüzeyinde açılabilecek bir sürü delikten çıkartırken bir gün armoni yakalamamız neden mümkün olmasın?

Kırmızı Bit Pazarı - February 11th, 2018

*KaosGL.org Gökkuşağı Forumu’nda yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. Yazının KaosGL.org’ta yayınlanmış olması köşe yazılarındaki görüşlerin KaosGL.org’un görüşlerini yansıttığı anlamına gelmemektedir.


Etiketler:
nefret