23/11/2011 | Yazar: Gülçeray Ersoy

Varlığımdan beri uzun zaman oldu, böyle dilimi yutmamıştım. Hem kabul görüp arzu, hem reddedilmek ve girdap. İç içe kalmak gibi. Korkak. Hiçbir şeyin anlamı yok izin vermezsen konuşmama. Ve asla masum değil suskunluklar.

Varlığımdan beri uzun zaman oldu, böyle dilimi yutmamıştım. Hem kabul görüp arzu, hem reddedilmek ve girdap. İç içe kalmak gibi. Korkak. Hiçbir şeyin anlamı yok izin vermezsen konuşmama. Ve asla masum değil suskunluklar. Paramparça bahçelerimiz. Çünkü biliyorum. Eskisi gibi değil. Ve olmayacak çiçekler. Başka başka açacaksın. Başka başka koklayacağım.
 
Birileri arkamızdan " Ne rüküş şeyler bunlar!" diyecek. Aldırmayacağız. Neye aldırdıysak bugüne kadar. Hem niye? Çünkü biraz hissetsem dirileceğim. Çürüyene kadar burada kalmak için ellerimi yoracağım. İzin vermezsen asla bilemeyeceksin. Bir vücutta bin bir renk. Belki binin üzerinde ses duyacaksın. Ailen seni anlamamaya başladığında benim seni duyduğuma inanacaksın. Orda olduğuma ve fallara. Bir bölsen kağıtları bakacağım çizgine. Yanılmadığımı söylüyorlar. Bizde de yanılmama payımdan bahsedersin biraz. Ben saçlarının her halini sevdiğimi söylerim binde hudutsuz kere. Sen adımla hitap etmeyi bırakıp gökten sıfatlar takarsın saçlarıma. Tutunurum. Sana tutunurum ve orası bilmem neresi olmaktan çıkar. Oda olmaz. Bir balkon. Sırt sırta verir ve gökyüzünü izleriz saatlerce. O sesi duyarız. Aynı anda. Bir siren. Bizim için. Şarkılar bile söyleyebilirim. Değil gizli. Hiçbir kadına okunmamış şiirler okuyabilirim. Hiçbir adamın hayalinde olmayan. Zihnini yorabilirim ve kemerinden nefret edebilirsin sonsuza kadar. İşittiğin günün ardı asla vazgeçemeyecek gibi olabilirsin. O zaman korkma. Korkma çünkü küçüksün. Belki incitecekler sanıyorsun. Birileri. İzin ver göstereyim sana. Nasıl bir renk aşk. Ve ölmemeye yemin edeyim dizlerinin dibinde.
 
Bir zamanlar 7 renkli çiçeği arıyordu bir kız çocuğu. Eski bir çizgi filmdi. Şimdi o çocuk benim. İzin versen bir bir sayacağım sana adlarını. Geceyi törpüleyeceğim. Hüznü ifade etmeyecek artık. Bu kimsesizliğe bir biçim vereceğim. Başka başka adlarla çağıracağım seni. Kabuklarını atar gibi geleceksin. Başka başka seveceğim sesli harfini. Tutunacaksın. Belki günahtır belki esnek. Bilemem. Sen de bilemezsin.
 
Bir konuşsan kıtaları aşacak yüreğim. Duymaya ihtiyacım var. Çünkü yoruldum zaman çalmaktan. Eksik bir hikaye var, konu yok. Yüzüm pembeleşiyor ara sıra. Artık bir son. Son ki ölmeye gidiyor melekler. Oysa her bir varlığın burada. Benimle. Sarhoş. Gel ve al elimden şarabı. Daya ağzına. Kana kana iç. Ardım sıra her yudumu sana saklıyorum hala.

Etiketler:
İstihdam