Afet Hazırlığını Kadın ve Erkeğin Ötesinde Düşünmek

Nepal’de “üçüncü cins” ifadesi oldukça yaygın bir biçimde, kendilerini kadın ya da erkek olarak tanımlamayan kişiler için kullanılıyor. Üçüncü cins transları, interseksleri ve dinî gerekçelerle hadım edilmiş erkekleri kapsıyor. Ne var ki, kadın erkek ikiliği üzerinden hazırlanan afet programları çoğu zaman üçüncü cinsi dışarıda bırakıyor.

 

İklim değişikliği, sürdürülebilir kalkınma, tarım ve gıda güvenliği alanlarında çalışan CCAFS’in SIA araştırma grubu, Nepal kırsalında yaşayan üçüncü cinslerle görüşerek kapsayıcı bir afet programının nasıl olması gerektiğine dair öneriler hazırladı.

 

Nepal hükümeti, geçtiğimiz yıl itibariyle üçüncü cins için de standart nüfuz cüzdanları vermeye başladı. Ancak, cinsiyet araştırmaları yapan pek çok kişi üçüncü cinsle ilişkili çalışmaları kentle sınırlı tutuyor. Bunun sebebi ise, toplumsal dışlama ve baskılardan ötürü bu kişilerin yaşadıkları yeri terk edecekleri varsayımı.

 

Kırsalda yaşayan, çiftçilikle uğraşan üçüncü cins kişilerin afet programlarına dâhil edilmesi için CCAFS’i önerilerinden bazıları şunlar:

 

-Afet programlarında çalışan kişilerin cinsel çeşitlilik hakkında bilinçlendirilmesi,

-Acil durumlarda üçüncü cinslerin topluluğun geri kalanından ayrılmaması, güvenliklerini tehlikeye atabilecek ayrı bir barınma yerine yönlendirilmemesi,

-Cinsiyet ikiliğinin dışındaki kişilerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde “kadın programları”nın dışında üçüncü cinse yönelik programların da oluşturulması.