24/10/2008 | Yazar: Barış Sulu

‘Ahlak’ denilen şey, kime göredir, neye göredir, göreceli midir, evrensel midir? Neyin nesidir bu ‘ahlak’ dediğimiz? Genel ahlak nedir? Herkes ‘genel ahlak’a uymalı mıdır? ‘Genel ahlak’ın ne olduğunu belirleyen kişiler kimlerdir? Bu işi meslek edinen ‘Genel Ahlakçı’lar mı bulunmaktadır? Uyulması gereken bir şey midir? Uymayanlar cezalandırılmalı mıdır? Uyulup uyulmadığı nasıl kontrol edilmelidir? Kontrol edilmeli midir?

‘Ahlak’ denilen şey, kime göredir, neye göredir, göreceli midir, evrensel midir? Neyin nesidir bu ‘ahlak’ dediğimiz? Genel ahlak nedir? Herkes ‘genel ahlak’a uymalı mıdır? ‘Genel ahlak’ın ne olduğunu belirleyen kişiler kimlerdir? Bu işi meslek edinen ‘Genel Ahlakçı’lar mı bulunmaktadır? Uyulması gereken bir şey midir? Uymayanlar cezalandırılmalı mıdır? Uyulup uyulmadığı nasıl kontrol edilmelidir? Kontrol edilmeli midir?

KAOS GL

aydın öztek

Eğer ahlak, kişiye göre değişen ve iyi ile kötüyü ayırtmamızda yardımcı olan bir şeyse, herkes ahlaklı değil midir kendince? Bize göre ahlaksız gelebilen bir kişi, kendisini ahlaklı olarak görmüyor mudur? Ya da bilerek kötülüğü seçmiş bir insan, ahlaksız olduğunu düşünüyor mudur?

İnsan ahlaklı mı doğar, ahlaklı olmayı mı öğrenir? Doğuştan gelen bir iyilik, zamanla kötülüğe, dolayısıyla ahlaksızlığa mı dönüşür? Doğuştan gelmiyorsa bu ahlak, kişi, ahlaklı olmayı nereden öğrenir? Ailesinden öğrendiği varsayılıyorsa, o kişinin ahlaksız olması mümkün müdür? Mümkünse, ailesi de ahlaksız sayılmalı mıdır?
Toplumsal değişiklikler, ahlakın algılanışında değişiklikler gösterir mi? Ahlaklı olan bir şey, başka bir toplumda ahlaksızlık olarak adlandırılabilir mi? Tam tersi de söz konusu olabilmekte midir?

Haz veren şey iyi ve acı veren şey kötüyse, seks iyi bir şey midir? Ya da kayganlaştırıcı kullanılmadan yapılan seks acı verdiğinden dolayı, bunu ahlaksızlık olarak algılamak mümkün müdür? Kayganlaştırıcı kullanılan ilişkiler ahlaki değerlere sahip sayılabilir mi? Sado-mazo ilişkiler yaşayan kişiler ahlaksız mıdır?

Başkasının ‘ahlaksız’ olması, dış kapının dış mandalı diğer bir kişiyi ilgilendirir mi? Ve neden? Dış kapının dış mandalı diğer kişiler ahlak bekçileri midir? Neye göre bu bekçilik görevlerini üstlenirler ve yürütürler? Bu yetki nereden gelmektedir?

Bütün sorulara, ortak bir cevap vermek istiyorum:

‘Ahlaksız, başkalarının ahlakına değil, kendi ahlakına uymayandır, fakat kendi ahlakını başkalarına şu ya da bu yöntemle dayatanlar en ahlaksız insandan daha ahlaksızdır.’

Ahmet Altan

Etiketler: insan hakları
nefret