05/11/2010 | Yazar: Ömer Akpınar
Türkiye üniversitelerinin 3. resmi LGBT topluluğu, İstanbul Bilgi ve Sabancı Üniversitelerinin ardından Bilkent Üniversitesinde kuruldu.
Türkiye üniversitelerinin 3. resmi LGBT topluluğu, İstanbul Bilgi ve Sabancı Üniversitelerinin ardından Bilkent Üniversitesinde kuruldu. ODTÜ’deki başvuruyu ise rektörlük 2007’den beri geri çeviriyor.
Bilkent Üniversitesi’nde, “Bilkent Renkli Düşün!” adındaki LGBTQ (Lezbiyen-Gey-Biseksüel-Travesti-Transeksüel-Queer) öğrenci topluluğu 4 Kasım’da resmi olarak kuruldu.
“İsmimi Y.G. diye yazmak zorunda kalmayacağım günler dileğiyle”
Kulüpler Üst Kurulu'nun "Bilkent Renkli Düşün!"topluluğunun kurulmasını onaylamasıyla ilgi öğrenciler şöyle konuştu. Topluluğun kurulma sürecinde yer alan Elçin Kurbanoğlu, “Bilkent yönetiminin bu tavrının diğer üniversitelerde örgütlenmeye çalışan, ancak rektörleri tarafından örgütlenme özgürlükleri ellerinden alınan arkadaşlara da umut vermesini dileyebiliriz” diye konuştu. Eylül Deniz adlı öğrenci ise “daha 7 ay öncesinde şiddete uğrayan arkadaşlarımızla beraber şimdi resmi bir kulüp kurduk. Bu insanlık için küçük bir adım olabilir; ama Bilkent için kesinlikle devasa bir adım“ dedi. Y.G. adlı bir diğer öğrenci ise “Resmiyet kazanmış olmamız artık eşcinsellikten gizliden ve utana sıkıla bahsetmemiz yerine, amfilerde konuklarımızı ağırlayarak konuşabilme fırsatı verdi bize. Azmimizi takdir ediyorum, yönetime teşekkür ediyorum. Eşcinselliğin bir gün mecliste de konuşulması ve ismimi Y.G. diye yazmak zorunda kalmamam dileğiyle” dedi.
“Topluluk herkesi dönüşümün parçası olmaya davet ediyor”
Bilkent Renkli Düşün! yakında ilk tanışma toplantısını gerçekleştirmeyi planlıyor. Film gösterimleri, söyleşiler, atölye çalışmaları ve sanat performansları aracılığıyla etkinliklerini sürdürmek isteyen topluluk kitlesel bir dönüşümü hedefliyor. Bu yıl için nefret suçları, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğiyle ilgili kavramlar, şiddet, heteronormativite, cinsel sağlık ve queer teori üzerine yoğunlaşmayı düşünen topluluk herkesi bu dönüşümün parçası olmaya davet ediyor.
“Heteroseksüellik zorunluysa demokrasi nerede”
16 Nisan’da üniversite partisinde 2 eşcinsel öğrencinin saldırıya uğramasıyla Bilkent Üniversitesi’nde eşcinsellik daha sık tartışılan bir konu haline geldi. Saldırganların hâlâ bulunamamış olması bir yana, yaşanan tartışmaların kamuoyu oluşması açısından yararlı olduğu düşünülüyor. Yine de alınması gereken çok mesafe var gibi görünüyor. Bu durumla ilgili Bilkent öğrencilerinden O.C. “demokrasi Türkiye’de en sık kullanılan kelimelerden bir tanesi olmalı. Ne yazık ki, cismini gören olduğunu zannetmiyorum. Dayatmacı tavırlara karşı yeterince güçlü bir ses oluşmuş değil. Hâlâ bu ülkede Müslüman olmak zorundaymışız, Türk olmak zorundaymışız, heteroseksüellikten ve askerlikten yana olmalıymışız gibi bir genel hava var ve ben bunu reddediyorum. Bunları sorgulamaktan kaçanların da demokrasiden falan bahsettiklerini düşünmüyorum” şeklinde konuştu.
“Seslerimiz kısık değil artık, kelimelerimiz yasak değil”
Daha umutlu görüşler de yok değil. Ç.B. adlı öğrenci “Diğer insanlardan farklı hissettiğimizde bizim gibi hisseden başkalarının olduğunu bilmek çok mutlu eder hepimizi. Ve artık Bilkent'te hepimiz daha mutluyuz! Eşcinsel olduğumu ikizim bile bilmiyor, ama ben herkesin en iyi tanıdığı kişinin bile eşcinsel olabileceğini bilmesini çok istiyorum. 'Bilkent Renkli Düşün!’ eşcinsellerin de olduğunu söylemeyecek aslında, herkes farkında bunun, eşcinsellerin aramızda da olduğunu söyleyecek” dedi. U.Ö. adlı öğrenci ise “Özgür olmak istedik biz ve bu özgürlüğümüzü özgürleşecek nice bireylerle paylaşabilmek istedik. Mutluyuz, çünkü verilmesi gereken karar verildi, bir anlamda bastırılmaya çalışılan özgürlüğümüz verildi bizlere. Seslerimiz kısık değil artık, kelimelerimiz yasak değil. Koyu griler artık Bilkent'i terk ediyor özgürleşen daha renkli düşlerle. Mutluyuz” diye konuştu.
3. resmi LGBT öğrenci topluluğu
Bilkent Renkli Düşün!, Türkiye üniversitelerindeki 3. resmi LGBTQ topluluğu oldu. İstanbul Bilgi Üniversitesi’ndeki Bilgi Gökkuşağı LGBTT Topluluğu ve Sabancı Üniversitesi’ndeki Cins Kulüp’ün ardından yine bir vakıf üniversitesinde LGBTQ topluluğunun onaylanması dikkat çekici. Zira Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğrencileri de 2007’den beri LGBTT topluluğu başvurusunda bulunuyor. G.R., ODTÜ’deki sürecin bir parçası olarak ODTÜ yönetiminin homofobik olduğunu düşünüyor ve son başvurularını olumsuz etkileyebileceğini düşündüğü için ismini vermek istemiyor: “Topluluk başvurumuz çeşitli bahanelerle 20'den fazla kez geri çevrildi. Yeni bir örgütlenme olan ODTÜ-LGBTT Dayanışması bu topluluk girişiminin yarım bıraktığı politikayı sürdürmek için yeni bir topluluk başvurusunda bulunuyor son dönemde. Ancak üniversite yönetiminin homofobisi kırılacak gibi görünmüyor.”
LGBTQ hareketi için üniversite örgütlenmelerinin önemi büyük. Türkiye’deki demokrasi tartışmalarının yansımaları uygulamalarda da sınava tabi tutuluyor. Acaba üniversite yönetimleri öğrencilerin demokratik hak ve talepleri karşısında derslerine yeterince çalıştı mı?
Etiketler: yaşam
