24/10/2016 | Yazar: Kaos GL

Bosna Hersek’ten Marija Vuletic; Aralık’ta Ayrımcılık Karşıtı Sempozyum’da konuşacak.

Bosna Hersek’ten feminist bir vakıf: CURE Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Bosna Hersek’ten Marija Vuletić Aralık’ta Ayrımcılık Karşıtı Sempozyum’da konuşacak. Sempozyum öncesi Vuletić’i tanımak, Bosna Hersek ile ilgili bilgi almak isteyenler için Vuletić ile söyleştik: Bosna-Hersek toplumunda feminizm kötü bir kelime olarak algılanıyor.

CURE Vakfı, Bosna Hersek’te 2006 yılında kurulmuş, genç kadınları güçlendirmeyi hedefleyen bir oluşum. Vakıf kurulduğu günden bugüne çok sayıda etkinlikle LGBTİ haklarını da gündeme getirdi. Vakfın LBT kadınlara ilişkin çalışmaları özellikle dikkat çekiyor.

Vakfın LBT koordinatörü Marija Vuletić, Aralık ayında Sosyal Hizmet temasıyla düzenlenecek 5. Ayrımcılık Karşıtı Sempozyum’da konuşacak. Stajyerlerimizden Elif Çeliktaş sempozyum öncesi Vuletić ile vakıf çalışmalarını konuştu.

Kendinizi tanıtır mısınız?

Bosna Hersek, Saraybosna’da doğdum ve büyüdüm. Ben feminist, aktivist, vegan, lezbiyen, koşucu ve crossfit atletim. Piyano çalıyorum. Bosna Hersek’te LBT hakları, kadın hakları ve lezbiyenlerin güçlendirilmesi ile ilgilenen CURE Vakfı’nda çalışıyorum.

Kurumunuzdaki sosyal hizmet uygulamalarını anlatabilir misin? LGBTI bireyler ve gruplar için ne tür hizmetler sağlıyorsunuz?

Kurumumuzda lezbiyen, biseksüel ve trans kadınlar için yardım hizmetleri sunuyoruz. Kurumumuzu ziyaret edip bizlerle konuşabilecekleri, endişeleri ve sorunlarını paylaşabilecekleri güvenli bir ortam sağlıyoruz. Yaşadıkları sorunlar farklı müdahaleler gerektiriyorsa kendilerini bu sorunlara çözüm getirebilecek kurumlara, insanlara ya da servis sağlayıcılarına yönlendiriyoruz. Ayrıca LBT kadınlar ile workshoplar düzenliyoruz. Bu workshoplarda LBT kadınları seslerini daha gür çıkarmaları, eşitlik için mücadele etmeleri, aktivizm öğrenmeleri vb. konularda güçlendirmeye çalışıyoruz. Kendilerini, düşüncelerini, duygularını sanat yoluyla bazen bir sergi ile bazen hikayeler aracılığı vb. etkinlikler ile ifade etmelerine olanak veriyoruz.

CURE Vakfı’nın işleyişinden biraz daha bahseder misiniz, neden kuruldu, amacı nedir?

Cure Vakfı, eğitim aracılığı ile genç kadınları güçlendirme ve LBT hakları, kadının insan hakları ve kadının toplumdaki yeri ile ilgili bilinç yükseltmeyi odak alan Bosna-Hersek’te kurulmuş feminist kurumdur. Temel olarak kadınlar ile ilgili meseleleri toplumun tüm kesimlerinde konuşmak için kuruldu. Görünür bir kurumuz ve görünür olmak bize eğitimler, dersler, güçlendirme workshopları ve güvenli ortam yaratma vb. konularda sorumluluk yüklüyor.

Bütün kadınlar ofislerimizde içtenlikle karşılanırlar. İlk adımlarda vakanın içindeki farklı sorunları da anlamak için yüz yüze görüşmeyi teklif ederiz. Ardından vakalardaki gelişmeleri takip ederiz ama aktif bir sivil toplum kuruluşu olarak temel amacımız eğitim, eğitim, kadının eğitimidir.

CURE Vakfı’nın kurulma öyküsünü anlatabilir misiniz? Kurumun açılma sürecinde ve sonrasında zorluklarla karşılaştınız mı? Karşılaştınız veya karşılaşıyorsanız bu sorunlar ile nasıl başa çıkıyorsunuz?

Kurumun açıldığı zamanlar henüz burada çalışmıyordum ama şunu söyleyebilirim ki bugün bile hâlâ çeşitli zorluklarla karşılaşıyoruz. İlk olarak, toplum feminizmi, herkes için eşitliği ve fırsat eşitliğini desteklemiyor. İkinci olarak devlet desteğinden yoksunuz ve maddi olarak yardım alamıyoruz, sivil toplum kurumları bu tür sorunlarla karşılaşıyor. Üçüncü olarak Bosna-Hersek toplumunda feminizm kötü bir kelime olarak algılanıyor ve bu sebeple yaptığımız her şey tartışmalı ve ataerkil sistem ile şekillenmiş toplum normlarına aykırı görülüyor. Kurum ilk olarak sanat ve aktivizm arasında bağ kurmak ile ilgilenen genç bir kadın sanatçı tarafından kuruldu ama ardından tüm kimliklerden kadınların gündelik hayatları ile ilgilenen gelişmiş bir feminist kurum olarak şekillendi.

Ne tür etkinlikler düzenlediniz? Düzenlemeyi planladığınız etkinliklerden bahseder misin?

Kurulduğumuzdan bugüne on yıl içerisinde bir kişinin hayal edebileceği her şeyi yaptık. Tiyatrolar, sergiler, workshoplar, eğitimler, yuvarlak masalar, konserler, lobicilik, savunuculuk, toplantılar, seyahatler, topluma yönelik konuşmalar, eylemler, yürüyüşler, protestolar, medyada görünmek, eğitici filmler, okullarda ders vermek, destek kampanyaları vb. gelecekte de mücadelemize tüm yaptıklarımızı ve daha fazlasını ekleyerek daha gür bir ses ile devam etmeyi planlıyoruz.

Mali kaynaklarınız hakkında bilgi verebilir misin? Bireysel bağışlarla mı destekleniyorsunuz? Sürdürülebilirlik için stratejiniz nedir? Kurumunuzda kaç kişi çalışıyor? Gönüllü çalışan kabul ediyor musunuz?

Çoğunlukla feminist bağışçılar ve kurumumuzun temel hedeflerinin kendi işleri için önemli olduğunu düşünenler tarafından finanse ediliyoruz. Hizmetler bireysel bağışçılar tarafından mali olarak destekleniyor ve bağışlarımızı yıllık bazda alıyoruz. Kurumda tam zamanlı ve yarı zamanlı olmak üzere on kişi çalışıyor. Ayrıca birçok gönüllümüz var onlar bizim için çok kritik bir öneme sahip çünkü onlar olmasaydı yaptığımız etkinliklerin çoğunu gerçekleştiremezdik. Feminist bir kurum olarak sürdürülebilirlik için stratejimizi tanımlaması çok güç çünkü politika sürekli değişiyor. Şimdilerde odak, kadın ve kadınların yaşadıkları gerçek hayat problemleri alanında çalışmak yerine Avrupa Birliği’ne katılmak için yapılan lobicilik ve savunuculuğa kaymış durumda.

Kendi ülkendeki LGBTİ hareketini değerlendirebilir misin?

Bosna-Hersek’te “LGBTİ hareketi” hakkında konuşmak oldukça güç. Bence eşitlik için muhteşem adımlar atan bireysel eylemler var ama şu an için bütün yapabildiğimiz bu. Yakın zamanda özerkleşme başladı ve artık ülkenin diğer bölgeleri de sivil toplum kuruluşları dünyasına katılmış durumda. Bu sebeple yeni bir hareket yaratmak yerine LGBTİ alanında çalışan kişiler ile bir ağ kurmaya çalışıyoruz. 


Etiketler: insan hakları, sosyal hizmet
İstihdam