14/12/2010 | Yazar: Murat Çınar

Berlusconi ve hükümetiyle ilgili senaryolar çeşitli ama öğrenciler, bağımsız kadın hareketleri, partiler, sendikalar ve göçmenler 100 bini aşkın kişi hük

Bugün İtalya’da Ne Olacak? Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Berlusconi ve hükümetiyle ilgili senaryolar çeşitli ama öğrenciler, bağımsız kadın hareketleri, partiler, sendikalar ve göçmenler 100 bini aşkın kişi hükümetin düşmesi umuduyla Roma’da buluşacak.
 
Kokusu çoktan çıkmış bir başbakan ve geleceğini bilmek isteyen halkların ülkesi.
 
Yaklaşık bir ay oldu ki İtalyan meclisi tatilde. Üniversitelerin iç yapısından başlayaraka tüm akademik dünyayı yerle bir edecek olan Gelmini reformu bile üç kez çoğunluk takıntısı yaşadıktan sonra meclisin güven oyunu bekliyor hala. Bir çok halk oylaması ile gelen yasa itirazları ve yasa tasarıları kuyruk oldu arşivlerde. Belki koltukları örümcek kaplamadı ama İtalyan meclisi işlevliğini kaybetmiş gibi gözüküyor.
 
Bireysel cinsel hayat skandalları ve mafya ile bağlantılı olan kişilerle olan bağlantıları ve hatta hakkında açılmış ve devam etmekte olan onlarca dava ardı arkası gelmeyen denemelere rağmen Berlusconi uyduruk bir seçim sisteminin sözde ona vermiş olduğu hak ile ucu ucuna sahip olduğu meclis çoğunluğunu kullanarak İtalya’yı uçuruma götürüyor.
 
2010 yılında 600bin çalışan işsiz kaldı ve Ocak ayında bir çoğu için öngörülen kısa ve uzun süreli işsizlik ödemesi bitecek. Bir kaç gün önce www.contribuenti.it adlı mali araştırma yapan ağ sayfasının yayınladığı dosyaya göre İtalya Avrupa’nın en çok mali kaçakçılığının yapıldığı ülke. Aynı araştırmaya göre İtalya ortalama ulusal gelirin %50’sinin beyan edilmemesiyle de birinciliği elinden bırakmıyor. Yerel yönetimlerin sağlık, eğitim, yapı, kent düzenlemesi, kültürel etkinlik, çöp öğütümü, kanalizasyon ve su kontrolü için ayrılan ulusal bütçeden payları her belediye ve eyalet yönetimi için ortalama %30 kesintiye uğradı. Kasım ayı başında mecliste yeterli çoğunlukça onaylanan ekonomik paketten işsizler ve engelliler için çalışan ve kadına karşı şiddete karşı siyaset yürüten kurum ve kuruluşlar en çok kesintiye uğrayanların başında geldi. 2009 yılında Aquila kentinde yaşanan deprem sonrası 300’ü aşkın insan hayatını yitirmiş tüm kent yerle bir olmuş ve bine yakın insan evini tamamen kaybetmişti. Depremin üzerinden bir sene geçmesine rağmen evsizler halen prefabrik yapılarda veya otellerde yaşıyor. Ekim ayında yapılan açıklama ile bölge otelleri devletten gerekli ödemeyi alamadıklarını belirterek depremzedeleri kapı önüne koymaya başladı. Kentte dükkanlar halen kapalı ve insanlar işsiz ve bir sene boyunca muaf kaldıkları vergi ödemeleri Kasım aynıda onaylanan ekonomik paket sayesinde 2011 Ocak ayından itibaren faizi ile ödetilecek. Sadece Torino kentinde son üç senedir kirasını ödeyemediğinden deği sadece bankadan ev satın almak için edindiği krediyi aylık düzenli olarak ödeyemediği için elinden evi alınanların sayısı 150bini aştı. İtalya’da yüz kadından yaklaşık 44’ü işsiz bu da Avrupa ortalamasının bir hayli altında. Sadece 2009 yılında yatırımlarını İtalya dışına yapan ve burdaki faaliyetlerini durduran şirketler yaklaşık 367bin kişinin işsiz kalmasını sağladı bunların başında; Fiat, Benetton, Stefanel, Geox ve Ducati geliyor. Berlusconi Temmuz 2010 sonunda yaklaşık 130 İtalyan büyükelçisi ile Roma’da yaptığı yurt dışı politikaları başlıklı toplantıda elçiliklerden yurt dışına yatırım yapan İtalya n işverenlere kolaylıklar sağlanması için çalışmalarını ısrar etmişti. Gene 2010 Temmuz ayında yürürlülüğe giren yasa sayesinde yasa dışı yollardan İtalya’ya giren göçmenler adli suçlu olarak tanımlanıyor ve siyasi veya insani sığınma talep hakları görmezlikten gelinerek para ve hapis cezasına çarptırılıyorlar. Hükümetin sert ve kararlı ırkçı tonlarla yürüttüğü ‘herşeyin sorumlusu yasa dışı göçmenler’ siyaseti böylelikle kendine yasal zemin de bulmuş oldu. Aynı yılın Ekim ayında çıkartılan 600 bin kişilik yasallaştırma iznine ise sadece 329 bin işveren başvurdu bunlardan 15bini aşkını ise sahte işveren, sahte sözleşmeler ve devlet tarafından dolan dırıldı(yasallaştırma kararı sonrası çıkan karar yasa dışı olup da sınır dışı edilmesi kararı verilmiş olanların bu fırsattan yararlanamayacağını belirtiyor böylelikle bu kararın var olmadığı zaman başvuru yapan göçmenler dolandırılmış oluyor hem maddi hem de kazanılmış hak açısından). Hükümet halen dolandıranlar veya dolandırılanlar hakkında gerekli uygulamayı yapmayı red ediyor. İtalya’da son üç senedir artan bir şekilde bir çok kentte neo-faşist kulüp açılıyor ve açılışı ırkçı ve milliyetçi grupların gövde gösterisine dönüşüyor. En son 2009 yılı Şubat ayında bu tarz bir açılışı protesto eden gençler polis tarafından akşamın geç saatlerine kadar dövülmüş ve kameralar kırılmıştı. Aynı şekilde güvenlik görevlilerinin şiddet uygulaması Kasım 2010’da Napoli Terzigno’da açılması protesto edilen yeni bir çöplük için yapılan eylemlerde yaşandı. Yaklaşık 3 hafta boyunca süren eylemlerde 20’yi aşkın protestocu yaralandı ve yüze yakın kişi göz altına alındı.
 
Her şeye rağmen son bir kaç yılda İtalya’da olumlu şeylerde oldu örneğin İtalya Avrupa’nın en büyük silah üreticisi haline gelirken İtalyan savaş sektörü %222 büyüme yaşadı, krizin gözüne nazar olsun dercesine. Unutmamak gerekir ki İtalyan savaş malzemesi üretim şirketlerinin her birinin %54’ünün hissesi devlete ait.
 
İşte bu esintilerle dün(Pazartesi 13 Aralık 2010) Berlusconi gene olağan, rakamlarıyla oynanmış bilgilerle dolu ve boş vaatler içere n konuşmasını yaptı mecliste. Bugün hükümet güven oylamasını aşmaya çalışacak. Neo-faşist yeni parti FLI(Gelecek, Özgürlük ve İtalya) ve PDL(Özgürlükler Halkı Partisi) eski üyeleri Berlusconi hükümetini artık desteklemeyeceklerini belirttiler. Şu anki hesaplara göre Berlusconi 313’e karşı 314 ile kaybedebilir veya kazanabilir. Bu arada milletvekili satışları çoktan başladı.
 
Olağan senaryolardan biri hükümetin görevine devam etmesi olası güven oyu eksikliği durumunda Başbakan olarak yeni bir isim sunulabilir ve Berlusconi ilk defa partisi hükümette kendisi köşkten uzak şekilde kalabilir bu durumda sunulacak isim Ekonomi Bakanı Giulio Tremonti gibi gözüküyor. Aksi halde yeni adaylarla da güven oyu alınamadığı durumda hükümet düşer ve Cumhurbaşkanı sırasıyla doğu bulduğu kişilere hükümet kurma hakkı verebilir. Burdan bir çok senaryo ortaya çıkacak gibi gözüküyor. Bazıları seçim yasasını değiştirip çıkar çatışmaları ile alakalı yasayı yürürlülüğe koyan(Berlusconi’ye hapis yolu açan) bir hükümetin göreve gelebileceğini ve hedefleri ardından seçimlere gidebileceğini istiyor. Bazıları ise olası çıkmazdan direk seçime gidileceğini düşünüyorı.
 
Lafın kısası İtalya gene zor durumda ve gene Berlusconi ve meclise soktuğu kişisel doktoru, şirketlerinin muhasebecileri, bireysel avukatları, show girller vs.nin eline baklıyor. Yarın öğrenciler, bağımsız kadın hareketleri, partiler, sendikalar depremzedeler işsizler ve göçmenler 100bini aşkın kişi hükümetin düşmesi umuduyla Roma’da buluşacak . İtalya’yı seyretmek; mozzarella, pizza ve spaghetti gibi gene tat vermeye devam ediyor.
 

Etiketler: yaşam, siyaset
İstihdam