06/09/2011 | Yazar: KAOS GL

Heinrich Böll Stiftung Dernegi Türkiye Temsilcisi Ulrike Dufner, eşi Nedim Hazar’la birlikte Burgazada’da bir lokantada yemek yerlerken piyanist Fazıl Say’la yaşadığı gerginliği anlattı.

Dufner, Fazıl Say’la Yaşadıklarını Anlattı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Heinrich Böll Stiftung Dernegi Türkiye Temsilcisi Ulrike Dufner, eşi Nedim Hazar’la birlikte Burgazada’da bir lokantada yemek yerlerken piyanist Fazıl Say’la yaşadığı gerginliği anlattı.
 
30 Ağustos gecesi Burgazada’da aynı lokantada bulunan Ulrike Dufner, eşi belgeselci Nedim Hazar ve piyanist Fazıl Say arasında yaşanan gerginliğin ardından, Fazıl Say yaşananlardan dolayı özür dilemiş, ancak Ulrike Dufner’i bu özrün dışında tutmuştu.
 
Bunun üstüne bir açıklama yayınlayan Ulrike Dufner, Fazıl Say’a hitaben en çok kendisine karşı şiddet kullandığını ve kendisinden özür dilemediğini söylemişti.
 
facebook sayfasında konuyla ilgili bir de yazı kaleme alan Fazıl Say, Ulrike Dufner ve eşi Nedim Hazar’ın lokantada başka boş masalar olmasına rağmen kendi yanına oturduklarını ve kendisine ve babasına yönelik tahrik edici cümleler sarf ettiklerini iddia etmişti.
 
"Fazıl Say ile Nedim tanışıyordu"

 

Ulrike Dufner, bianet’e yaptığı açıklamada Fazıl Say’ın olay sonrası kendisini mağdur göstermeye çalıştığını ifade etti.
Fazıl Say’ın açıklamasında kendisini de Nedim Hazar’ı da tanımadığını belirttiğini hatırlatan Dufner, Fazıl Say ve Nedim Hazar’ın önceden tanıştıklarını ifade etti.
 
Kendilerinin Burgazada’da yaşadığını, lokanta sahibini tanıdıklarını ve lokanta sahibinin de Fazıl Say’la aynı masada oturması nedeniyle o masaya oturduklarını söyleyen Dufner, ilk başta Almanya Yeşiller Partisi hakkında normal şekilde konuştuklarını ifade etti.
 
Ardından Say’ın "Soner Yalçın benim dostum; içerde" demesi üstüne konuşmama kararı aldığını söyleyen Dufner, eşi Nedim Hazar’ın Say’a dönerek, "Senin baban senden daha iyi siyaset yapan birisiydi" dediğini aktardı.
 
Fazıl Say’ın bunun üstüne patladığını ve masaya vurarak küfrettiğini söyleyen Dufner, sözlerine şöyle devam etti:
* Bize "S.ktirin gidin, bu masada neden oturuyorsunuz" diye bağırmaya başladı. Biz de zaten tekneye binip Bostancı’ya geçerek oradan Ayvalık’a devam edecektik.
* Masaya beş dakikalığına uğradığımız ve tekneye yetişeceğimiz için kalktık. Eşim benden önce kalktı ve tekneye doğru hareketlendi. Ondan biraz sonra da ben kalktım.
* Masadan biraz uzaklaşınca "Ölüm tehdidi aldın mı?" diyerek Fazıl Say’ın geldiğini fark ettim. Bu sırada bana saldırmaya çalıştı. Lokanta sahibi ve birkaç kişi araya girerek bu saldırıyı önledi. Ancak Fazıl Say, bunun üstüne arkamızdan büyük bir su şişesi fırlattı.
* Fazıl Say, "Yeşiller partisi üyesi kadın, gece 02.00’de Burgazada’da oturan sanatçılarla değil, Samsun’da Atom Santrali kuracak olan hükümet ile dertli olmalıdır" demiş. Eğer nükleer santrallerle ilgili görüşlerimizi merak ediyorsa, yayınladığımız "Nükleer Santral Masalı" kitabına bakabilir. Ayrıca dediği gibi, santral Samsun’da değil, Sinop’ta kuruluyor. (Bianet)
 

Etiketler: yaşam
İstihdam