30/08/2019 | Yazar: Tunca Özlen

Youtube kanalına “Türkiye’de eşcinsel olmak” isimli ilk videosunu Şubat ayında yükleyen Samet kaosGL.org’a video aktivizmini anlattı.

“Dünyaya nefreti bilmeden geliyoruz; nefret bize sonradan öğretiliyor” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Youtube kanalına “Türkiye’de eşcinsel olmak” isimli ilk videosunu Şubat ayında yükleyen Samet kaosGL.org’a video aktivizmini anlattı.

Samet Youtube kanalına “Türkiye’de eşcinsel olmak” isimli ilk videosunu Şubat ayında yükledi ve kendini tanıma ile açılma sürecinde yaşadıklarını yol gösterici olması için izleyicilerle paylaştı.

Farkındalık yaratmak amacıyla yayımladığı videolarına homofobik yorumların dışında, destekleyici dayanışma mesajları da alan Samet’in kanalını 6 binden fazla kişi takip ediyor.

“Birlikte güçlüyüz” yazı dizisi kapsamında kaosGL.org okuyucuları için Samet’le video aktivizmine dair konuştuk. Samet, “Nefreti bilmeden geliyoruz; nefret bize sonradan öğretiliyor” diyor.

Sözü Samet’e bırakalım.

Çevrene açılma sürecinin farklı evrelerini ve karşılaştığın zorlukları anlattığın videoları çekmeye nasıl karar verdin?

Maruz kaldığım dışlamalardan sonra hep ne yapmam gerektiğini düşünürdüm. Fark ettim ki kaçmak, saklanmak bir çözüm değil. Önce kendimizi anlayacağız ve kabulleneceğiz. Güzel bir üslupla anlattığımızda herkesin anlayacağı, zamanla kabullenip benimseyecekleri bir durum bu aslında.

Başta zor olabilir çünkü çoğunluk yetiştirilirken bu konuda bilinçlendirilmiyor. Sonuçta hepimiz dünyaya nefreti ve ayrımcılığı bilmeden geliyoruz; nefret bize sonradan öğretiliyor.

Benim de bir şekilde kendimi anlatmam gerekiyordu ve YouTube’un bunun için iyi bir platform olduğunu düşündüm. Belki ilerde ayrımcılığın farklı biçimlerinin de konuşulduğu bir televizyon programıyla kendimi daha çok insana duyurabilirim.

Yaptığın işi “video aktivizm” olarak tanımlayabilir miyiz?

Evet tanımlayabiliriz. YouTube yorumları, Instagram'dan aldığım mesajlar ve yüz yüze sohbet ettiğim kişilerden aldığım dönüşler oldukça olumlu ve umut verici. Yapmaya çalıştığım şeyin farkındalar, bunun daha da çok büyümesini isterim.

Belirli bir hedef kitlen var mı? Örneğin geyler kadar lezbiyenler veya trans kadınlar da seni takip ediyor mu?

Kanalımın izlenme oranlarında kadın ve erkek izleyici oranı kafa kafaya ama erkekler bir tık daha fazla. Instagram'dan aldığım dönüşlerde de geyler daha fazla. Sokakta tanıyan kişiler ise genelde 30 yaş civarı heteroseksüel kadınlar.

Beni en çok sevindiren kitle aslında çünkü belki içlerinde anne olan ya da anne olmayı düşünen kadınlar var… Bilinçli anneler hayat kurtarıcı.

Kimliğini gizlemeden ve toplum baskısını göğüsleyerek kendine alan açman bazı insanları neden rahatsız ediyor sence?

Hiçbir zaman kendimi gizleyerek yaşayan biri olmadım, her zaman hissettiğim gibi yaşadım. Tabi ki bunun zorlukları da oldu, bilgisizliğini cahilliğiyle örtmeye çalışan bir sürü kişi var çevremizde. Onların düşüncelerine uyduğumuzda günün sonunda pişman olup ‘keşke öyle yapmasaydım’ diyeceğiz.

Pişmanlık insanı yiyip bitiren bir duygu. Toplumda sadece kendime değil onlara da alan açmaya çalışıyorum.

Henüz kamera karşısına geçme cesaretini bulamamış ancak anlatacak bir hikâyesi olanlara video kanalında yer vermeyi düşünür müsün yoksa orası kamera karşısında yalnız olmayı seçtiğin bir mecra mı?

YouTube’a hızlı ve programsız girdim, henüz bazı şeyleri oturtmuş değilim. Bunun içinde ailem de var. Neyse ki babamla oturup konuştuğumda beklediğimden çok daha sakin karşıladı (bazı aileler için konuşularak her şeyin çözülebileceğini düşünüyorum).

Sonuçta kanalımda insanlara faydalı olacak içerikler var. Yaşadıkları tecrübeleri bana anlatan pek çok arkadaşım var. Gelecek videolarımda bu arkadaşlarım konuk olacak. 

“Birbirimize saygı duyduğumuz zamanlarımız olsun”

Üniversite eğitimine devam ederken bir yandan da çalışıyorsun. Kimliğin bahane edilerek üniversitede veya iş hayatında ayrımcılığa maruz kaldın mı?

Bir defasında “efemine” olduğum için işe alınmadığım olmuştu. Başka bir mekânda girdiğim işte ise bu durumla ilgili bir sıkıntı yaşamadım. Tabi Etiler'de bir mekândı, başka semtlerde sorun yaşayabilirdim belki de.

Üniversitede pek zorluk yaşamadım, asıl zorluğu lisede ve ortaokulda yaşamıştım. Bunun için ilk olarak öğretmenleri suçlayabilirim. İnsan yetiştirmek sadece ders öğretilerek olmuyor, önce sevgiyi ve saygıyı aşılamak zorundayız.

Geleceğe dair hayallerin neler? Nasıl bir Türkiye’de yaşamak istediğini resmeder misin?

Dünya barışı gibi ütopik… (Gülüyor). Hayallerin yanında birbirimize saygı duyduğumuz, birbirimizi anlayıp kabullenmeye çalıştığımız, bilimsel olgulara ve bilime değer verdiğimiz zamanlarımız olsun.

Son olarak, Kaos GL okurlarıyla paylaşmak istediğin bir mesaj var mı?

Benimle aynı fikirdeler mi bilmiyorum, yapmadığımız bir şey için mutsuz olduğumuzda bu pişmanlık oluyor, yaptığımız bir şeyin sonunda mutsuz olduğumuzda ise bu hata oluyor. Pişman olmaktan korkun ama hata yapmaktan korkmayın. Hatalar telafi edilebilir ve sizi geliştirir.

Samet'in YouTube kanalına buradan ulaşabilirsiniz.


Etiketler: yaşam
İstihdam