27/04/2020 | Yazar: Yıldız Tar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanı’nın LGBTİ+’ları ve HIV’le yaşayanları hedef alan hutbesine ilişkin açıklama yaptı.

Erdoğan'dan Diyanet açıklaması Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından “Millete Sesleniş” konuşması yaptı. Erdoğan, yeni COVID-19 tedbirlerini açıkladığı konuşmasında Diyanet İşleri Başkanı’nın ayrımcı hutbesine de destek verdi.

Erdoğan şöyle dedi:

“Diyanet İşleri Başkanlığı devletin bir kurumudur. Başkanımız bir açıklama yaptı ve sadece inancının, ilminin ve yürüttüğü görevinin gereğini yerine getirmiştir. Söyledikleri de sonuna kadar doğrudur. Elbette Diyanet İşleri Başkanımızın sözleri sadece kendisini Müslüman olarak tanımlayan, İslam dairesinde gören kişiler için bağlayıcıdır. Kendisini bu sıfatlarla tanımlamayanlar için söz konusu ifadeler bir görüşten ibarettir. Bir defa burada şu gerçeği çok net görmemiz lazım: Ülkemizde eğer İslam adına konuşması gereken birisi varsa, bir kurum varsa, Diyanet İşleri Başkanlığıdır ve buranın din işleri yüksek kurulu vardır. Diyanet İşleri Başkanımız da herhangi bir dini konu olduğunda gerek hutbelerinde, gerek vaaz-u nasihatlerinde gerekse kendilerini ziyarete gelenlere anlatmakla yetkilidir. Kalkıp da… Bu, Ankara Barosu’nun yetkisinde olan bir konu değildir. Herkes yerini bilecek, haddini bilecek. Ankara Barosu’nun açıklaması başta olmak üzere Diyanet İşleri Başkanımıza karşı kullanılan üslup, konu ve şahıs boyutunu aşarak doğrudan İslam’a yönelen kasıtlı bir saldırı halini almıştır. Zira, Diyanet İşleri Başkanımıza yapılan saldırı devlete yapılan saldırıdır. Diyanet İşleri Başkanımıza karşı kullanılagelen her kavram, yapılan her gönderme karşımızdaki zihniyetin ilkelliğinin ve içindeki nefret bataklığının birer yansımasıdır. Milletimizin inancına, değerlerine ve onları temsil edilen kavramlara böylesine kin duyulabildiğini, bu husumetin böylesine pervasızca ifade edilebildiğini görmekten üzüntülüyüz. Faşizmin en ilkel halini yansıtan bu yaklaşımların ülkemizdeki varlığı demokrasi, çoğulculuk ve inançlara saygı gibi ilkelerin hala yerli yerine oturmadığına işaret ediyor. Demokratlık adına faşizmi, halkçılık adına millet düşmanlığını, yargı adına hukuksuzluğu, eşitlik adına sapkınlığı yücelten bu mankurtların gerçek yüzleri birer birer ifşa olmaktadır.”


Etiketler: insan hakları, nefret suçları, din/inanç
nefret