21/08/2015 | Yazar: Yıldız Tar
Haftanın homofobi ve transfobisi Millî Gazete ve Yeni Akit’ten geliyor. Biri trafik ışıklarından sapıklık’ çıkartıyor diğeri ise en iyi bildiği işi yapmaya devam ediyor: ‘CHP’nin homosever vekilleri’
Haftanın homofobi ve transfobisi Millî Gazete ve Yeni Akit’ten geliyor. Biri trafik ışıklarından ‘sapıklık’ çıkartıyor diğeri ise en iyi bildiği işi yapmaya devam ediyor: “CHP’nin homosever vekilleri”
Kaos GL, medyayı takip etmeye devam ediyor, matbu basını homofobi, transfobi, nefret söylemi, ötekileştirme, ayrımcılık ve kalıp yargılar penceresinden yeniden okuyor.
8-21 Ağustos tarihleri arasında oltamıza takılan haberler şöyle:
Millî Gazete büyük oyunu açığa çıkardı: Trafik ışıkları sapıklık reklamıymış!
Bu haftanın başında birçok gazetede ajans kaynaklı bir haber yer aldı. Haber, Almanya Münih’te trafik ışıklarının Onur Yürüyüşü dolayısıyla gey ve lezbiyen motifleriyle süslenmesini konu alıyor. Habere göre, başta Onur Yürüyüşü için yapılan bu uygulama kalıcı hale gelmiş.
Taşı sıkıp haber çıkarmakta, büyük oyunları çözerek (!) biz fani okur ve habercilere örnek olmakta üstüne başka gazete tanımadığımız Millî Gazete bakın bu haberi nasıl verdi:
“Trafik ışıklarında sapıklık reklâmı Münih'te 'Christopher Street Day' etkinlikleri kapsamında bir süre önce kentin bazı caddelerindeki kavşaklara geçici olarak takılan sapık gay ve lezbiyen motifli trafik ışıkları kalıcı oldu. VİYANA'DAN sonra Münih'e takılan 50 trafik trafik ışığı Münih Belediyesi'ne yaklaşık 10 bin Euro'ya mal olmuştu. Yeni trafik ışıklarında kırmızıda, el ele yeşil yanmasını bekleyen lezbiyen çift ve yeşil ışıkta, kırmızı yanmadan karşıdan karşıya geçmeye çalışan gey çift birlikte görünüyorlar. Kentin gay ve lezbiyen sapıkların yoğun yaşadığı Glockenbachviertel semti ve civarındaki yaya geçitlerindeki trafik lambaları, ilk günlerden itibaren çoğunluğu sapık olan kent sakinlerince "hoşgörü sembolü" olarak olumlu algılandı. Belediye Meclisi Üyesi Christian Vorlaender (Sosyal Demokrat Parti) yeni lambalarla ilgili olarak: "Bu lambalar homofobiye karşı verilecek en güzel sinyaldir" dedi. Belediye Meclisi'ndeki Hristiyan Sosyal Birlik Partisi üyeleri ise lambalara karşı çıkmışlardı. Eurovision yarışması için Viyana'da 120 yaya geçidindeki trafik ışıkları değiştirilmişti.”
Basını takip ederken en rahat hissettiğimiz haberler genelde yurtdışı kaynaklı çeviri haberler oluyor. Bizim basınımız haberi olduğu gibi çevirdiği için genelde daha az homofobi ve transfobiyle karşılaşıyoruz. Ancak Millî Gazete bu sefer yayın çizgisiyle tutarlı bir çeviriyi tercih etmiş ve trafik ışıklarından bile homofobik nefret söylemi üretmeyi başarmış. Kendileri kutluyor ve hayatta başarılar diliyoruz. Umarız bir gün bu enerjilerini hakikaten gazeteciliğe harcarlar…
Homoları sev Yeni Akit!
Bundan yıllar sonra bugünlerin medyasını inceleyecek birilerinin anlam veremeyeceği bir gazete var: Yeni Akit. Biraz uzaktan bakıldığında bir yayın organının nefret, hedef gösterme, şiddet ve ayrımcılığı bu kadar yeniden üreten bir çizgiyi nasıl istikrarlı bir biçimde sürdürdüğü hakikaten anlaşılamıyor. Hayır insan sıkılır bir süre sonra aynı teraneyi tekrar etmekte.
Yeni Akit’in bu haftaki hedefi Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal ve verdiği soru önergeleri. Siyasi rakibini ya da düşman olarak gördüğüne yönelen homofobinin tarihi çok eski. Eşcinselliği katıksız kötülük olarak gören ancak insanların öldürülmesini ve savaşı alkışlarla karşılayan Yeni Akit bakın ne yazmış:
“Millete hizmet için üretilen projelere eşcinsel ve Gezici çevrelerle bir olup eylemler yaparak karşı çıkan CHP, verdiği saçma sapan soru önergeleriyle TBMM'yi çalışamaz hale getirmeye çalışıyor. Vatandaşların çözülmesi gereken onca sorunu varken, CHP'li milletvekilleri 24. yasama döneminde verdikleri ilginç soru önergeleriyle rekor kırdı. Muhalefet partileri ve özellikle de CHP'nin homosever vekilleri Medis'i bakın nelerle uğraştırıyor.”
Cümlenin sonunda Meclis yerine Medis yazmalarını bir kenara bırakırsak, ne güzel yazmışlar değil mi? Yeni Akit’e hatırlatmakta fayda var: Milletvekillerinin işi soru ve kanun önergeleri vermektir zaten! Arzu edilen tek merkezden yöneltilen ve yurttaşın sorunlarının görünmez kılındığı bir Meclis’se en iyisi vekillerin önerge verme yetkileri kaldırılsın. Akit de rahatlasın biz de rahatlayalım.
Yine hatırlatmaktan utandığımız bir diğer gerçek de: LGBTİ’ler de yurttaştır. Bu coğrafyada yaşayan insanlardır. Ve herkesin sorunlarının olduğu gibi LGBTİ’lerin de sorunlarının çözüm yerlerinden biri de parlamentodur. Eğer ki Anayasa’da eşitlik garanti altına alınmışsa, eşitliğe aykırı her uygulamayı değiştirmek seçilmişlerin görevidir. Sormamız gereken soru Mahmut Tanal’ın neden LGBTİ haklarına ilişkin önerge verdiği değil; neden bu kadar az milletvekilinin LGBTİ hakları için mücadele ettiği olmalıdır.
Yeni Akit bu ‘özel’ haberinde bir de Tanal’ın LGBTİ mahpuslarla ilgili önergelerini de yazıyor. Tanal’ın bu önergesinin diğer mahpus ailelerinin tepkisiyle karşılaştığını iddia ediyor. İstediğini yazmak için yalan söylemek basın etiğinin hiçbir yerine sığmayacağı gibi asparagas haber yapmak hiçbir şekilde de kabul edilemez. Hangi tepkiden bahsediyor acaba Yeni Akit? Mahpus aileleri açıklama mı yapmış? Yeni Akit ailelerle mi görüşmüş? Yoksa bu bilgi öğle uykusunda rüyalarında mı geldi Yeni Akit’e?
İyi uykular Yeni Akit, bol kazançlar…
Etiketler: medya
