29/03/2006 | Yazar: Kaos GL

‘O sıralar bir arkadaşım evime ödevlerimi getiriyordu. Bir akşam birden bana dokunmaya başladı, ben de karşılık verdim. Ve böylece beraber olmaya başladık. 1,5 yıl bu böyle sürdü. Sonra ben bu ilişkiyi bitirmeye karar verdim. Benden yararlanmaya başladı. Hep para istiyordu.’

‘O sıralar bir arkadaşım evime ödevlerimi getiriyordu. Bir akşam birden bana dokunmaya başladı, ben de karşılık verdim. Ve böylece beraber olmaya başladık. 1,5 yıl bu böyle sürdü. Sonra ben bu ilişkiyi bitirmeye karar verdim. Benden yararlanmaya başladı. Hep para istiyordu.’


KAOS GL


‘1976 yazında doğmuşum. 13 yaşıma kadar çok şımarık bir erkek çocuk olarak büyüdüm. Sonra babaannemin yanında kalmaya başladım. Ona çok alıştım. Onu çok seviyordum. Yanında kalmadığım bir gün felç oldu. Hep kendimi suçladım. 20 gün hastanede sabahlara kadar onun başını bekledim. 21. gün doktorlar bir sürü ilaçla evine yolladı. Tabii ki bitkisel hayatta. Bir gece evinde bekledim. Ertesi gün öğleden sonra bahçeye çiçek (beyaz papatya) toplamaya çıktım. Yanına gittiğimde bir şeyler söylüyordu. Gözümün önünde vefat etti. Ben o anda bayılmışım zaten. Bu olaya çok üzüldüm. Psikoloğa gittim. O sıralar bir arkadaşım evime ödevlerimi getiriyordu. Bir akşam birden bana dokunmaya başladı, ben de karşılık verdim. Ve böylece beraber olmaya başladık. 1,5 yıl bu böyle sürdü. Sonra ben bu ilişkiyi bitirmeye karar verdim. Benden yararlanmaya başladı. Hep para istiyordu. O yüzden bir sürü param gitti. Ama her zaman para istemeye devam etti. En sonunda çok yakın olduğum iki kız arkadaşıma bu konuyu açtım. En son çare olarak intihar etmeyi düşündüm. Ama o iki kız arkadaşımdan biri ailesine benim intihar edeceğimi söylemiş, ailesi de okulumun müdürünü aramış. Müdür odasına çağırdı beni. Neden intihar edeceğimi sordu. Ben ‘Açıklayamam’ dedim. O üstüme geldi. Sonunda o kız arkadaşıma her şeyi anlatmasını söyledim. O da her şeyi müdüre açıkladı. Müdür o çocuğu çağırdı ve bir güzel dövdü. Beni de sınıfa geri yolladı. O çocuğu sonra okuldan attılar. Ben öğlen çıkışta eve gittim. Annem çamaşır yıkıyordu. Ben selam verip odama çıktım. Sonra odamın darmadağın olduğunu gördüm, şok oldum. Annem bir şey demedi ve gelip sadece bir tokat attı. O an kendimi yerin dibine geçmiş gibi hissettim. Sonra benle konuştu. O iki kız arkadaşımı çağırdı. Babama hiçbir şey söylemedi. Olay öyle kapandı. Tabii ben bir kızla çıktım. Hep kızlarla konuştum. Evden akşam çıkmam yasaklandı. Ama belli bir süre sonra bu olayı unuttular. Ben okuluma devam ettim. Ama hep çalıştım. Sonra ...’den ...’e taşınmaya karar verdik. Burada bir liseye yazıldım. Geçen yıl çok iyi dostluklar kurdum. A. adlı biriyle tanıştım. Bize geldi, ben onlara gittim. Sonunda cesaretimi toplayıp bir mektup yazdım. Keşke yazmasaydım. Gerçekten şaka olsun diye yazmıştım. Ama A. mektubu gerçek sandı ve çevresine bunu anlattı. Benim çevrem de duydu; dışlanmaya başladım. En yakın dostum (B., hetero) beni dışladı, hatta dövmeye çalıştı. Yani adım çıktı beşe düşmedi üçe! Kendimi hiç savunmadım. Çünkü insanlar artık kararlarını ve hükümlerini vermişti. Ama ben başım dik gezdim. Tabii moralim bozuktu. Gene de inanmayan oldu. Benimle konuştular. Elimden bir şey gelmiyordu. Hep üzüldüm ve insanlara güvenimi yitirdim. Onlar, özellikle heterolar benim gözümde SIFIR...’



Etiketler: insan hakları
İstihdam