01/07/2006 | Yazar: Kaos GL

Eşcinselliğin bile idam riski taşıdığı İran’da yetkililer, travestiler ve transeksüellerin problemlerine değinen bir belgesel filmin gösterilmesine izin verdi. Şerare Attari’nin yönettiği "Bazen Oluyor" adlı belgesel bir kez gösterilebildi.

Eşcinselliğin bile idam riski taşıdığı İran’da yetkililer, travestiler ve transeksüellerin problemlerine değinen bir belgesel filmin gösterilmesine izin verdi. Şerare Attari’nin yönettiği "Bazen Oluyor" adlı belgesel bir kez gösterilebildi.

KAOS GL

Eşcinselliğin bile idam riski taşıdığı İran’da yetkililer, travestiler ve transeksüellerin problemlerine değinen bir belgesel filmin gösterilmesine bir defalığına izin verdi. Tahran’daki "Ressamlar Evi" adlı kültür merkezinde davetli 100 kişiye gösterilen 40 dakikalık film, İranlıların cinsiyet değişikliği ameliyatlarına nasıl baktığını inceliyor.

Filme izin, İslam devriminin lideri Ayetullah Humeyni’nin pek az bilinen bir fetvasından geldi. Humeyni, doğuştan cinsiyetleri kendi görünümleriyle aşırı biçimde çelişen ‘hastalar’ için son çarenin cinsiyet değiştirme operasyonu olabileceğini söylemişti.

Yeni kuşak kadın yönetmenlerden Şerare Attari (32), "Bazen Oluyor" adlı belgeselinin daha geniş bir kitleye gösterilmesine izin verilmemesine şaşırmadığını belirterek, bunun, toplumun değişiklikleri kabul etmek konusunda yavaş ilerlediğini gösterdiğini söyledi.

Belgesel, kendini bir erkeğin bedeninde hapsolmuş bir kadın olarak hisseden ve sonunda ameliyatla cinsiyet değiştirerek Rima adını alan 21 yaşındaki Emir’in hikayesini anlatıyor. Ameliyattan sonra genç, "Cinsiyetim dışında hiçbir şey değişmedi" diyor.

Ancak İranlıların çoğu böyle düşünmüyor. Otobüste röportaj yapılan bir imam, "Transeksüellerin Allah’a hiçbir saygısı yok. Allah’a saygısı olmayanların kendilerine de saygısı olmaz" diye konuşuyor. Bir anne "bize benzemiyorlar" diye durumu özetliyor. Hilda diye çağırılmayı tercih eden travesti Ali, yaşadığı zorlukları anlatıyor. Bir başkasının ameliyat parasını babası, evi terk edip bir daha ailesine görünmemesi koşuluyla ödüyor. Cinsiyet değiştirmenin bilimsel olarak savunmasını yapmak ise cerrahlara düşüyor. Ayrıca film, bir din adamına da cinsiyet değiştirmeyi onaylatıyor.



Etiketler: kültür sanat
nefret