25/09/2013 | Yazar: Çiçek Tahaoğlu

İstanbul Fulya’da bir trans kadının evi, camına bırakılan tehdit mektubunun ardından kundaklandı.

İstanbul’da Bir Transın Evi Kundaklandı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
İstanbul Fulya’da bir trans kadının evi, camına bırakılan tehdit mektubunun ardından kundaklandı.
 
Yaşadıklarının transfobik bir saldırı olduğunu belirten Çağla isimli kadın, tehdit mektubunu yazan ve evi kundaklayan kişiyle ilgili suç duyurusunda bulundu.
 
"İffet"li "namus"lu tehdit
Çağla, 23 Ağustos’ta evinin camına iliştirilmiş bir mektup buldu. “Erkek olarak dünyaya gelip, kadın olan komşularımız” ifadesiyle başlayan mektup, el yazısıyla yazılmış ve imzalanmış.
 
Mektupta şu ifadeler yer alıyor:
 
“Tabii ki bu komşuluk devam edemez. Maalesef emniyet teşkilatı sizlere bir şey yapamıyor. Yasalarda yaptırım yoksa yaptırım tarafımdan olacaktır.
 
“İffet ve namusumuzu harama yenik düşürmeyiz. Sizlere bir hafta süre veriyorum. Bu evden taşınacaksınız. Eğer taşınmazsanız eviniz yanacaktır. Eviniz yanarken siz de evde olacaksınız.”
 
"Mahalle homofobik değil"
Mektubun bırakılmasından birkaç hafta sonra, 13 Eylül’de Çağla dışarıdayken evinin kundaklandığını öğrendi.
 
bianet’e konuşan Çağla, oturduğu yerin transseksüellerin yaşadığı bir mahalle olduğunu söylerken, daha önce saldırgan bir tavırla karşılaşmadıklarını, bu nedenle mektubu ilk gördüğünde evinin gerçekten yakılacağını düşünmediğini ifade etti:
 
“Bu dairede 10 senedir translar oturuyor. Mal sahibinin bununla bir sorunu yok. Mahallede ise en az 20-25 konutta transseksüeller oturuyor. Ama mahalle homofobik değil. Biz esnaftan alışveriş yapıyoruz, kuaföre gidiyoruz. Hiçbir sorun yok aslında. Burası bizlerin gettosu.
 
“Dolayısıyla mektubu önce ciddiye almadım. İstanbul’un göbeğinde böyle bir şeyin mümkün olduğunu sanmıyordum. Ama tanımadığım bir insan evimi yaktı.
 
“Komşularımız da başıma gelenlerden dolayı çok üzüldü. Ev sahibim de çok iyi bir insandır ama ev kundaklanınca o da korktu. Şu anda ciddi anlamda sokakta kaldım. Tüm trans arkadaşlarım tedirgin.”
 
Tehdit mektubu el yazısıyla yazılmış ve “Hakan Payret, Beşiktaş Çarşı Gurubu” ismiyle imzalanmış. Çağla bu ismin gerçek olup olmadığını bilmiyor. Komşuları Hakan Payret diye birini tanımıyor. Ama mektuptaki Çarşı imzasının göz korkutma amaçlı yazıldığını düşünüyor.
 
“Çarşı grubu, LGBT’lerle birlikte Gezi’de barikatlardaydı. Çarşı grubundan çok değerli arkadaşlarım da var, yıllardır Beşiktaş’ta oturuyorum. Bu grubu kullanarak göz korkutmaya çalıştıklarını düşünüyorum.” (Bianet)

Etiketler: insan hakları, nefret suçları
nefret