01/07/2015 | Yazar: Yıldız Tar

İstanbul’da dün akşam üç eşcinsel genç, ‘İbneler, dinsizler buraya giremez’ hakaretleri altında homofobik nefret saldırısına uğradı. Polis olay yerine geç geldi, ifade alma sürecini uzattı. Hastane, ‘tomografi cihazları olmadığı’ bahanesiyle tedaviyi geciktirdi.

İstanbul’da homofobik saldırı: ‘İbneler, dinsizler buraya giremez!’ Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
İstanbul’da dün akşam üç eşcinsel genç, “İbneler, dinsizler buraya giremez” hakaretleri altında homofobik nefret saldırısına uğradı. Polis olay yerine geç geldi, ifade alma sürecini uzattı. Hastane, ‘tomografi cihazları olmadığı’ bahanesiyle tedaviyi geciktirdi.
 
Onur Yürüyüşü’ne polis saldırısı ve basında örgütlenen nefret kampanyalarının hemen ardından dün (30 Haziran) akşam saatlerinde üç eşcinsel genç İstanbul’da saldırıya uğradı.
 
Bayrampaşa Forum’da üç kişinin saldırısına uğrayan gençlere Forum AVM güvenlik görevlileri de yardım etmedi. Polisin olay yerine çok geç ulaşması sonucu saldırganlar kaçarak uzaklaştı.
 
“İbneler sizi Bayrampaşa’ya sokmayacağız”
 
Saldırıya uğrayan eşcinsellerden M.Ö, saldırı anını KaosGL.org’a şöyle anlattı:
 
“Bayrampaşa Forum AVM’ye gitmiştik. Bir duvarın yanından geçerken birden biri duvarın gerisinden çıkıp, “Ne bakıyorsunuz lan” dedi. Biz o sırada telefonlarımıza bakıyorduk. Ben arkadaşlarıma bakmak ve oradan uzaklaşmak için arkamı döndüğümde birden üzerimize atladı. Bağıran kişi ve iki arkadaşı bizi darp etti. Bir yandan da ‘İbneler sizi Bayrampaşa’ya sokmayacağız’, ‘Bayrampaşa’da öldürüp sizi buraya gömeceğiz’ ve ‘İbneler, dinsizler buraya giremez’ diye hakaret ediyorlardı.”
 
Polis geç geldi, saldırganlar kaçtı
 
Etraftaki güvenlik görevlilerin saldırıyı izlemekle yetindiğini belirten M.Ö, polislerin de olay yerine çok geç vardığını söyledi:
 
“Polisin gelmesi neredeyse bir saati buldu. Bayrampaşa Karakolu’na gittik. Bizimle uzunca süre ilgilenmediler. Umursamaz bir tavırla ifademizi bile almadan saatlerce beklettiler. Darp raporu için bizi hastaneye götürmeleri gerekirken, ‘Gidin kendiniz alın raporunuzu’ dediler. Nihayetinde Av. Rozerin Seda Kip’in telefonla konuşması sonucu ifademiz alındı ancak oraya da bunun bir nefret saldırısı olduğunu yazmak istemediler. Olayın üstünü örtmeye çalıştılar. Ancak biz en sonunda bütün yaşananları olduğu gibi aktarabildik.”
 
“Onur Yürüyüşü’ne saldırı ile doğrudan alakalı”
 
M.Ö., saldırının Onur Yürüyüşü öncesi ve sonrası yaratılan nefret kampanyaları ve hedef göstermelerle doğrudan ilişkili olduğunu da belirtti:
 
“Onur Yürüyüşü ile doğrudan alakalı. Bize edilen hakaretler tamamen ondan dolayı. Sosyal medya üzerinden örgütlenen nefret ile bir hakaretler edildi. Daha önce de gittiğimiz bir yer ama öncesinde hiç böyle saldırıyla karşılaşmadık.”
 
Av. Kip: Polis ve hastane umursamazlığı daha vahim
 
Av. Rozerin Seda Kip de polisin “umursamaz tavırlarını” ve homofobik ayrımcılık yaparak görevini yerine getirmemesini eleştirdi.
 
“Olayın aslında saldırının sonrasında yine karşılaştığımız polis ve hastane umursamazlığı ayağı daha da vahim. Saldırıya uğrayanlar polis aracıyla Bayrampaşa Devlet Hastanesi’ne götürülüyor sıradan bir muayene yapılıyor. Tomografi .ekilmesi gerekirken hastane bünyesinde tomografi cihazı olmadığı gerekçesiyle başka hastaneye gidin önerisi yapılıyor. Polis mağdurları karakola getirip saatlerce ifade almadı. Memurla yoğun ısrarım sonucunda görüştüm ve tartışarak ifadeyi almaları gerektiğini sonra tekrar hastaneye götürmeleri gerektiğini aksi halde polis olarak söz konusu darptan onların sorumlu olacağını söyledim.
 
“Yaklaşık bir saat sonra mağdurlardan biri beni aradı ifade için hâlâ beklediklerini söyledi. Ben de ifade için beklemelerini ve polislerin hastaneye darp raporlarını almak için birlikte gitmelerinin polislerin görevi olduğunu hatırlattım.”
 
Av. Kip hastanede yaşanan ayrımcılığı ise şöyle özetledi:
 
“Mağdur olarak yaralanmış bir şekilde önce Bayrampaşa Devlet Hastanesi’ne gidiliyor. Hastaneler özellikle Onur Yürüyüşü ardından örtbas etmeye çalışıyor ve tomografi olmadığı bahanesiyle geri yollanıyor. Polis ise görevi ve sorumluluğu olduğu halde başka bir hastaneye götürmeye uzunca süre yanaşmıyor. Ortada hem Bayrampaşa Hastanesi’nde hem de karakolda yaşanan ciddi ihlaller ve homofobik ayrımcılık var.” 

Etiketler: insan hakları, nefret suçları
İstihdam