28/07/2010 | Yazar: KAOS GL

İzmir'de 3 kadını öldürdüğü iddiasıyla hâkim karşısına çıkarılan sanık H.A.  ilk duruşmada savunma yapmadı.  

İzmir’deki Kadın Cinayetlerinin İlk Duruşması Yapıldı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
İzmir'de 3 kadını öldürdüğü iddiasıyla hâkim karşısına çıkarılan sanık H.A.  ilk duruşmada savunma yapmadı.
 
Öldürülen kadınlardan Esra Yaşar'ın babası İsmet Yaşar, Mahkeme Başkanının, ''Polis en kısa sürede yakaladı? Neden şikayetçisiniz?'' sorusuna, ''Katili, öldürülen Azra Has'ın arkadaşı yakalattı'' şeklinde karşılık verdi.
 
Geçtiğimiz Nisan ayında İzmir'de 3 kadını öldürdüğü iddiasıyla hakim karşısına çıkarılan ve 'Bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürme, gece vakti yağma, kasten öldürme, ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma, silahlı yağma' suçlarından üç kez ağırlaştırılmış ömürboyu hapis ve 46 yıl hapis cezasıyla yargılanan sanık H. A.'nın ilk duruşması dün (27 Temmuz 2010) İzmir 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Saat 10.00 sularında başlayan duruşmada kimlik tespitinin ardından mahkeme heyeti başkanı sanıktan savunmasını istedi. Bunun üzerine sanık bu celsede savunma yapmak istemediğini; avukatıyla görüştükten sonra diğer celselerde savunmasını verebileceğini belirtti.
 
ESRA YAŞAR'IN BABASI MAHKEME SALONUNDAN ÇIKARILDI
Sanığın sözlerinin ardından müştekilerin ifadelerinin alınmasına geçildi. Öldürülenlerden Esra Yaşar'ın babası İsmet Yaşar, mahkeme başkanının ''Şikayetçi misiniz?'' şeklindeki sorusuna, ''Böyle soru olur mu? Tabii ki şikayetçiyim'' yanıtını verdi. Şeker hastası olduğunu belirten Yaşar, cinayetin arkasında ''karanlık güçlerin'' olduğuna inandığını ifade ederek şunları söyledi, ''Korutürk Mahallesi İzmir'in en sakin mahallesi. Buranın seçilmesi bence tesadüf değil. Sansasyon oluşturmak isteyenler bu kişiyi azmettirdi. Polisten ve cinayet masasından da bize yönelik davranışlarından dolayı şikayetçiyim. Başbakanlığa da şikayetimi yaptım'' dedi. Yaşar, Mahkeme Başkanının, ''Polis en kısa sürede yakaladı? Neden şikayetçisiniz?'' sorusuna, ''Katili, öldürülen Azra Has'ın arkadaşı yakalattı'' şeklinde karşılık verdi. Mahkeme Başkanı, Yaşar'ın polislerce dışarıya çıkartılması talimatını verdi. Yaşar, salondan çıkarılırken tartıştığı mahkeme başkanına ''Benim 26 yaşında kızım öldürüldü. Senin de kızın olduğunu biliyorum'' dedi. Sanık, daha sonra güvenlik güçleri tarafından duruşma salonundan çıkarıldı.
 
Bu gelişme üzerine söz alan öldürülen Azra Has'ın ailesinin avukatlarından Özlem Yılmaz, ''Bizim İsmet Yaşar'a sorularımız vardı. Olayın aydınlatılmasına katkıda bulunacağını düşünüyoruz. İsmet Yaşar'ın salondan çıkarılmasıyla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'yle de güvence altına alınan adil yargılanma hakkının ve yaşam hakkının etkin soruşturma açısından ihlâl edildiğini düşünüyoruz'' dedi.
 
AİLELER ŞİKAYETLERİNİ BİLDİRDİ
Müştekilerden Ayşe Selen Ayla'nın babası Serter Ayla, ''Kızım masumdu. Hayallerimiz vardı. Cani hayallerimizi yok etti, şikayetçiyim. Azmettirenler, yataklık edenler varsa onlardan da şikayetçiyim'' dedi. Anne Hatice Ayla ise verdiği ifadede, kızının öğrenci olduğunu, kendilerinin Kütahya'da yaşadıklarını belirterek, "Olaydan sonra 45 dakika geç gelen ambulans görevlilerinden şikayetçiyim. Sanığa yardım ve yataklık edenlerden, onu azmettirenlerden şikayetçiyim. Bizim gibi çalışan insanların vergileriyle bu caninin hapiste rahatça yaşamasından rahatsızım. Kızımı geri getirmesini istiyorum. Neden öldürdüğünü bana söylesin." diye konuştu.
 
Öldürülen Azra Has'ın annesi Aynur Has ise ''Üç insanı öldürdü. Şikayetçiyim'' dedi. Ayrıca medyadan da şikayetçi olduğunu belirten anne, hiçbir mahremiyetlerinin kalmadığını ve aile özeline  çok fazla müdahale edildiğini belirtti.
 
ŞAHİT İFADELERİ ALINDI
Duruşmada daha sonra birçok şahidin ifadesine başvuruldu. En önemlisi de sanık H. A.'nın kardeşi T. A.'nın ifadesi oldu. T. A., kendisiyle birlikte kardeşler olarak toplam 4 kişi aynı evde kaldıklarını, abisi olan sanık H. A.'nın cinayetlerden 3 gün önce Bodrum'da çalıştığı işyerinden izin alarak kendilerini ziyarete geldiğini belirterek, "Bizim haberimiz yoktu. Üç kardeş de garson olarak çalıştığımız için eve geç saatlerde geliyoruz. Cinayetlerden üç gün önce eve geldiğimde H. A.'yı evde buldum. Kendisi izne geldiğini söyledi. İlk cinayetin olduğu gece eve gelirken kalabalığı fark ettim. Yaklaştım ve sorduğumda cinayet işlendiğini söylediler. Eve geldim. Kardeşim H. A. evdeydi. Kendisine dışarıda cinayet işlendiğini söyledim, haberi olmadığını söyledi. İkinci gece başka bir cinayet daha oldu. Üçüncü gün ise kardeşim, Bodrum'a geri döneceğini söyleyerek çantasını hazırladı ve gece saat 01.00 gibi evden ayrıldı. Üç gün boyunca kendisinde silah ve benzeri bir şey görmedim." dedi.
 
SANIĞIN TELEFONU SATTIĞI BAYİNİN İFADESİ
Sanık H. A.'nın öldürdüğü iki genç kıza ait cep telefonlarını sattığı güvenlik kamerası görüntülerinden ortaya çıkmıştı. Sanığın telefonlardan birini sattığı işyerinde çalışan M. K., sabah saat 09.00 sıralarında sanık H. A.'nın çalıştığı işyerine gelerek Nokia 5530 model cep telefonunu gösterdiğini ve telefondan sıkıldığı için satmak istediğini söylediğini ifade etti. H.A.'nın yanında başka bir telefon daha bulunduğunu söyleyen M.K: "Ben satmak istediği telefonun IMEI numarasını kontrol ettim. Çalıntı olup olmadığını anlamaya çalıştım. IMEI temiz çıktı. Kimliğini istedim ama bana kimliğinin yanında olmadığını, öğleden sonra getirebileceğini söyledi. Düzgün giyimli ve düzgün konuşan biriydi. Bende telefonu 200 TL'ye satın aldım." diye konuştu.
 
Mahkeme başkanı, Buca F Tipi Cezaevi'nde başka bir suçtan dolayı tutuklu bulunan İ.E. adlı kişinin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na kendi el yazısıyla bir mektup gönderdiğini, bu mektupta H. A.'nın üç cinayeti de kendisinin işlediğini itiraf ettiğini söyleyerek mektubu dosyaya ekledi. Mektupta ayrıca H.A.'nın Bodrum'da bir kişiyi daha öldürdüğü iddiası da yer aldı.
 
MAHKEMENİN ARA KARARI
Mahkeme heyeti tanık ifadelerinin ardından açıkladığı ara kararda, öldürülenlerden Esra Yaşar'ın babası İsmet Yaşar hakkında, "mahkemeyi tehdit ettiği, çalışmasını engellediği" iddiasıyla suç duyurusunda bulunulmasına, Ayşe Selen Ayla ve Azra Has'ın ailelerini vekillerinin isteği doğrultusunda yargılamanın genişletilmesine, sanık H. A.'nın cinayetlerde kullandığı tabancayı çaldığı işyerindeki kamera görüntülerinin yeniden incelenerek, görüntülerde H.A'dan başka bir kişinin bulunup bulunmadığının tespitine karar vererek duruşmayı 22 Eylül 2010'a erteledi.
 
H.A.'NIN AVUKATI DOSYADAN İSTİFA ETTİ
Üç kişiyi öldürmek suçundan yargılanan H. A.'nın CMK tarafından atanan avukatı Lütfü Aksu, İzmir Barosu tarafından atandığını, sanıkla bir kez F tipi cezaevinde görüştüğünü, bu görüşmede sanığın cinayetleri kabul etmediğini belirterek, "Ben çeşitli nedenlerden ötürü H.A.'nın savunmasını yapamayacağım, dosyadan istifa ediyorum. Baroya ve mahkeme heyetine bunu dilekçeyle bildireceğim." dedi.
 
Ayrıca  Azra Has'ın ailesinin vekilleri mahkeme sırasında mahkeme heyetinin ve de özelikle mahkeme başkanının tutumları ve İsmet Yaşar'ın salondan çıkarılması ile ilgili Ayşe Selen Ayla'nın ailesinin de imzalarını alarak ilgili mercilere iletilmek üzere tutanak tuttular.


Etiketler: insan hakları
İstihdam