23/04/2017 | Yazar: Aslı Alpar

‘Jinekoloğun pervasızca, ‘senin çocuğun olmaz’ denmesinin tek sebebi onun ahlâk kurallarına uygun bir hayat sürmüyor oluşumdu.’

Jinekolog Muhabbetleri: ‘Senin çocuğun olmaz’ Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

“Jinekoloğun pervasızca, “senin çocuğun olmaz” denmesinin tek sebebi onun ahlâk kurallarına uygun bir hayat sürmüyor oluşumdu.”

                                                     Eser: Hilde Atlanta

Bazen homofobik, transfobik bir hekim, bazen heteronormativitiye körü körüne bağlı bir sağlık çalışanı bazen de kendi ahlak kurallarını size dayatan bir doktor… Bu sayfada, “bağzı kadınlar”  ve tabi "bağzı erkekler" için çok daha zor olan jinekolog muayenelerini, jinekolog muhabbetlerine dönüştürüyoruz.

Küçük bir uyarı: “Jinekolog Muhabbetleri” yazı dizisine gönderilen anlatılar, güçlendirsin, iyi gelsin, yaşadıklarımız muayene odasında saklı kalmasın diye paylaşılsa da hepimiz için tetikleyici olabilir. Bu önerimiz akılda kalsın, anlattıklarımız bize destek versin, derdimize derman olsun.

Jinekolog muhabbetlerinin yeni anlatıcısı, Semra. Semra, çoğu kadın için jinekolog muayenesini kâbusa çeviren “çatal” olarak da bilinen litotomi masasının huzursuzluğunu anlatıyor. Semra’nın hikâyesinde, litotomi masası mı daha huzursuz edici, ahlakçı doktor mu siz karar verin…

Büşra'nın yazdıklarını okuduktan sonra cesaretimi toplayıp bende yazmak istedim. 

O zamanlar henüz 21 yaşında idim ve yaklaşık 2 yıllık bir birlikteliğim vardı. 3 ay regli geçirmeyince ve her gebelik testinde negatif sonuç alınca doktora gitmem gerektiğini düşündüm. Erkek arkadaşım ile birlikte jinekoloğa gittim hayatımda ilk kez çatal olarak adlandırılan yere çıkmam gerektiği söylendi ve açıkçası bu muayene türü çok rahat hissedebileceğiniz bir yer değil. Ben utanıp sıkılınca hemcinsim olduğundan utandığım hekim “bekâr iken ilişkiye girmekten utanmayıp ailemi ve geleneklerimi hiçe sayabildiğim halde nasıl olurda çatala çıkamadığımı” sorguladı. Hayatım boyu kendimi bu denli aşağılanmış hissettiğim başka bir an var mıdır bilmiyorum.

Daha sonra sonuçları mı değerlendirirken polikistik over (yumurtalık kisti) hastası olduğumu söyledi ve şunu ekledi: “bir an önce evlen kiminle beraber isen çünkü senin çok yakında çocuğun falan olmaz.”

21 yaşında bir kadına “senin çocuğun olmaz” açıklaması yapmak bu denli pervasızca yapılabiliyor hemcinsiniz tarafından ve sebebi yalnızca onun ahlâk kurallarına uygun bir hayat sürmemeniz. Uzun zaman sonra tekrar doktora gitme cesareti bulduğumda öğrendim bu açıklamanın bir intikam olduğunu. Çünkü başka bir hekim bu hastalığa sahip hemen hemen herkesin çocuk sahibi olabildiğini, küçük bir tedavi sonrası gayet sağlıklı olunabileceğini söyledi. İlk gittiğim hekimin kendi ahlâk kurallarının çirkin dayatmasını bir kadına çocuğun olmaz diyebilecek kadar ileri götürebileceği asla aklıma gelmezdi.

Üzüntüm o kadar derindi ki o günlerde, erkek arkadaşımla uzun süre bu konuyu açmadık çocuk aklı ile bana destek olmak için bebeklerden hoşlanmadığını söylemesi bile bugün hâlâ canımı acıtıyor. Bize genç yaşımızda bu travmayı layık gören bir hekim önce meslek etiğinden haberdar edilmeli.

Bugün hâlâ bekârım, polikistik over hastasıyım ve aynı adamla beraberim.

“Benim de homofobik, transfobik, ahlakçı jinekologlarım oldu” diyor ve yazı dizisine katkı sunmak istiyorsanız asli.alpar@kaosgl.org adresine hikâyelerinizi bekliyoruz. Yazı dizisi sizden gelen hikâyelerle devam edecek…

İlgli yazılar: 

"Jinekolog Muhabbetleri" başlıyor...

Jinekolog Muhabbetleri: "Hikâyem bir jinekologda geçmedi!" 

Jinekolog Muhabbetleri’nde bugün Gizem’in hikayesi

Jinekolog Muhabbetleri: Toplumun bakışı, doktorun “ahlakı”

Jinekolog Muhabbetleri: "Araya gerilen kumaş neyi temsil ediyor?" 

Jinekolog Muhabbetleri: Söylenmemesi gereken cümleler bizimkiler değil!

Jinekolog Muhabbetleri: "Evli misin canım?"

Jinekolog Muhabbetleri: “Ahlak” dersi!

 


Etiketler: insan hakları, sağlık
nefret