16/03/2010 | Yazar: Kaos GL
Kıskançlık… Zaten hep orada olan, ehlileştirmeye ç
Kıskançlık… Zaten hep orada olan, ehlileştirmeye çalıştığımız bir şey mi, yoksa kıskançlığı öğreniyor muyuz? Kıskançlık kadınlarla erkekler arasındaki ilişkilerde ne işe yarıyor? Ya kadınlarla kadınlar arasındakilerde?Nükhet Sirman, duyguların ekonomisi üzerine söyledikleriyle, kıskançlığın neden ve nasıl politik bir konu olarak ele alınabileceğini gösteriyor. Zeynep Direk, kıskançlığın psikoanaliz yazınındaki anlamını ve bu anlamın sosyal kuramdaki izdüşümlerini hatırlatıyor ve soruyor: Bizi kadın yapan veya erkek yapan psişik tarih içinde kıskançlığın özel bir rolü var mıdır? Fatma Nevin Vargün, “kadın kadının kurdu mudur” diye sorarken, kadınlararası kıskançlık üzerine düşünmemizi sağlıyor. Dilek Şentürk de kadınlar arası kıskançlığı bir “kendini sevmeme” durumu olarak tarif ediyor.
Kıskançlık, bildiğiniz gibi, yasalarla da düzenlenmiş bir duygu. Eylem Ümit, hukukçular hakkındaki önyargılarımızı yıkacak kadar eğlenceli bir yazı yazdı: Canımsın, Malımsın, Öldürdün Beni!..
Pınar Dursun, psikoloji disiplini açısından konuya yaklaştı ve kültürün duyguları nasıl biçimlendirdiğ ini anlatıyor. Pınar Öğünç, kıskançlık kategorilerinin belki de bizim sandığımız gibi olmadığını gösteriyor… Asuman Kutlu, duyguların sadece gösterilme değil, inşa edilme araçlarından biri olan televizyonda kıskançlığı ele alıyor. Yıldız Ramazanoğlu ise İslami çevrelerde önemli tartışma konularından biri olan çok eşliliğin kadınlara ne yaptığını tartışıyor. Çok eşlilik deneyiminin sadece İslami çevrelerle sınırlı olmadığını gösteren yazısında Ayşe Çelik, sadece kadınların değil, çocukların da çok eşlilikten yaralandıkları nı anlatıyor.
Kasabanın Dulu, küçük bir kasabada örgütlenmiş dul kadınların hikayelerini aktarıyor bize. Gülşah Seydioğlu, bu hikayelerin hem biricik ama hem de tekrarlanan doğasına dikkatimizi çekmek üzere, tek bir kadından söz edercesine, Kasabanın Dulu başlığı koymuş bu hikaye derlemesine…
Hande Öğüt, lezzetli yazısında edebiyatta kıskançlığı konu ediyor. Dosyanın son yazısı, bir röportaj ve bize öyle geldi ki, kıskançlığın politik anlamını düşünmek için bize mükemmel bir tutamak sağlıyor…
Feminist Tartışmalar bölümü, son derece zengin ve çok boyutlu bu sayıda. Duvarlarla başa çıkmak için akrobasi yapmamızı öneren Pınar Selek, İzmir’de bir araya gelip şiddetle mücadeleyi hedefleyen kadınların hikayesini anlatan Melek Göregenli, feminist örgütlenmelerde hep yaşadığımız ama pek az konuştuğumuz hiyerarşi ve şiddet sorunlarını gündeme getiren Hilal Esmer, genç ve yeni olmanın feminist hareket içinde nasıl yaşandığını tartışan Begüm Acar, Emek Ayşe Yıldız, Feride Eralp ve Tuba Keleş, akademik bir alan olarak kadın çalışmalarının durduğu yer üzerine tartışılmaya değer öneriler getiren Zehra Arat…
Foto röportajımız, Serra Akcan’dan. Bıçaklanarak öldürülen Ebru Soykan’ı hatırlamak ve hatırlatmak istedik.
Pınar Selek’in on iki yıldır bitmeyen “dava”sına ilişkin dayanışma mesajlarını da bulabilirsiniz… Bu davanın değişen ve değişmeyenlerin neler olduğu konusunu düşünmek için çok berrak bir örnek olduğunu düşünüyoruz.
İşte ellerinizdeyiz. Biraz yenilenmiş, biraz zenginleşmiş, her zamanki gibi heyecanlı ve coşkulu…
Hesap Adı: S.S. Amargi Kadın Kooperatif
Yapı Kredi Bankası Galatasaray Şubesi
Şube Kodu:495
Hesap No: 70453504
IBAN No: TR12000670100000007 0453504
Katip Mustafa Çelebi Mah. Tel Sokak No:16 Beyoğlu İstanbul
(0212) 251 01 54 (0212) 251 01 54
amargidergi@yahoo.com
Etiketler: kadın
