‘İsrailli gençler savaşın parçası olmamalı’

 

Kadın ve erkekler için askerliğin zorunlu olduğu ve vicdani ret hareketinin de yaygın olduğu İsrail’de gençlere çağrı yapan Vicdani Ret Derneği, “On yıllar boyunca, içinde bulunduğumuz coğrafyada Kürt halkına yönelik devam eden savaşa karşı TSK’nın uzattığı silahı tutmayı ve kardeş kanı dökmeyi reddettiğimiz gibi, bugün de İsrail devletinin Filistin halkına doğrulttuğu silahları reddediyoruz” dedi.

 

İsrail işgal ordusunun Gazze’de hastane, okul, sivil ayrımı yapmaksızın saldırdığını vurgulayan Dernek, “Savaşı ve kanı kutsayan girişimler, statükoyu derinleştirmeye ve çözümden uzaklaştırmaya, mevcut şiddeti ve çatışmaları derinleştirip çözümü imkansız hale getirmeye devam ediyor. Savaşmayı reddeden vicdani retçilerin desteklenmesi, bölgede ’barış’ın tesisi için bir kapı aralayabilir” dedi.

 

“İsrail her geçen gün, şiddetini arttırarak sürdürdüğü saldırılarla Filistin’e yönelik yeni katliamlar gerçekleştirmekteyken, İsrail toplumunda ve dünyanın birçok farklı noktasında gerçekleşen savaş karşıtı protestoları da görmezden geliyor. İsrail topraklarında, Filistin’e yönelik katliama karşı çıkan savaş karşıtları ve vicdani retçiler, İsrail devleti tarafından gözaltına alınarak, tehdit edilerek yıldırılmaya çalışılıyor, İsrail toplumundaki aşırı milliyetçi tarafların saldırılarına maruz kalıyor.

 

“İsrail devleti daha önce 40 bin, son olarak da 8 bin yedek askeri göreve çağırmakta ve bu savaşın bir parçası olmaya zorlamaktayken, bizler, İsrailli gençlerin orduya katılmamasını, bu savaşın bir parçası olmamasını diliyoruz.

 

“İsrail’de, devletin uyguladığı tüm baskı ve şiddete rağmen, savaşmayı ve Filistin halkına yönelik katliamların bir parçası olmayı reddeden vicdani retçilerin sayısının her geçen gün arttığını biliyoruz. Bu yüzden bizler, Filistinli ve İsrailli vicdani retçilerle dayanışma içerisinde, İsrail devletine ve ordusuna karşı girişilecek her savaş karşıtı duruşun yanında olduğumuzu belirterek, İsrail’de askere çağrılan gençlere ’askere gitmeyin’ diyoruz.

 

“On yıllar boyunca, içinde bulunduğumuz coğrafyada Kürt halkına yönelik devam eden savaşa karşı TSK’nın uzattığı silahı tutmayı ve kardeş kanı dökmeyi reddettiğimiz gibi, bugün de İsrail devletinin Filistin halkına doğrulttuğu silahları reddediyoruz.”