12/12/2017 | Yazar: Aslı Alpar

İstanbul Bilgi Üniversitesi; düşünür, akademisyen, müzisyen ve sanatçı Dr. Zafer Aracagök’ün işine hiçbir gerekçe göstermeden son verdi.

‘İşten çıkarılışım yıllardır devam eden mobbingin sonucu’ Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

İstanbul Bilgi Üniversitesi; düşünür, akademisyen, müzisyen ve sanatçı Dr. Zafer Aracagök’ün işine hiçbir gerekçe göstermeden son verdi.

İstanbul Bilgi Üniversitesi; düşünür, akademisyen, müzisyen, sanatçı ve KaosQ+ derginin danışma kurulu üyesi olan Dr. Zafer Aracagök’ün işine hiçbir gerekçe göstermeden son verdi.

İşten çıkarılan Aracagök, KaosGL.og’a üniversiteye bağlı e-posta adresinin bir günde engellendiğini, odasında üstüne zimmetli eşyalara, özellikle bilgisayarına el konulduğunu bunun da açacağı davada kullanacağı yazışmalara ulaşımını engellemek için yapıldığını söyledi.

“İktidar ve güç mücadelesi”

Böyle bir işten çıkarmanın ne akademik ne de ticari etik ile uyuştuğunu belirten Aracagök, 2011 yılından beri yönetim tarafından mobbinge maruz kaldığını ve yaşananların bu mobbingin sonucu olduğunu ifade etti.

İşten çıkarılmadan önce de Sinema-Televizyon Bölüm Başkanı Feride Çiçekoğlu ve İletişim Fakültesi Dekanı Halil Nalçaoğlu tarafından mobbinge maruz kaldığını belirten Aracagök, “Yönetimde yer alan bu kişiler, yıllardır benim verdiğim dersleri dönem başında sebepsizce benden almak istediler. Gerekçesi olmayan bu eylemi sorguladığımdaysa hiç bir geçerli açıklama vermeden kariyerimle hiçbir alakası olmayan dersleri vermemi istediler. Bunu kabul etmedim ve bu kişileri mütevelli heyetine şikâyet ettim. Sanırım bundan sonra meseleyi iyice kişiselleştirip bugün akademilerde çok yaygın olan iktidar ve güç mücadelesine dönüştürdüler” ifadelerini kullandı.

“Yöneticiler nedeniyle eğitim kalitesi düştü”

Aracagök, idari pozisyonlara bu tür eğitimli eğitimsiz, anti-entelektüel, akademiyi bir iktidar ve idari pozisyon mücadelesi olarak gören kişilerin getirilmesi sonucunda Bilgi Üniversitesi’nde eğitim kalitesinin düştüğünü, idari pozisyondakilerle farklı konularda fikir ayrılıklarına sahip olan akademisyenlerin mobbinge maruz kaldığını vurguladı.

“İşten çıkarılmam için hiçbir gerekçe yok”

“İşten çıkışım için verilen belge aslında geçersiz bir belge çünkü işten çıkarma için gerekli koşul net bir şekilde belirtilmiyor. Ayrıca bu süreçte Bilgi Üniversitesi’nde işe başladığım kontratın içeriğinde tahrifat yapılmış” diyen Aracagök avukatı ile iletişim halinde olduğunu ve mobbingin ardından üniversiteden atılma sürecine müdahil olan kişilere ve üniversiteye dava açma aşamasında olduğunu söyledi.


Etiketler: insan hakları, çalışma hayatı
nefret