‘Konu interseksler olduğunda da genel ahlak bekçiliği yapılıyor"

İnterkseksler, toplumun kadın ve erkek ideallerine uyum sağlamaları amacıyla tıbbî müdahaleye maruz kalıyorlar. Batı tıbbına dayanan bu müdahaleler “ailelerin endişelerini” ve “damgalama riski”ni azaltma gerekçesiyle uygulanıyor. Müdahalelerde kişinin görüntüsünün toplumsal normlara uyum göstermesi öncelik olarak alınıyor.

 

En son Diyarbakır’da gerçekleşen ve Güneydoğu Güncel Gazetesi’ne “Diyarbakır’da Mutlu son!” başlığı ile yansıyan haberde ameliyatı gerçekleştiren doktor Prof. Dr. Abdurrahman Önen vakayı şöyle gerekçelendirdi:

 

 “Eskiden intersex veya çift cinsiyet hastalığı adı verilen Cinsel Gelişim Bozuklukları zamanında ve doğru şekilde tedavi edilmediği takdirde; cinsel kimlik sorunlarına, cinsel işlev problemlerine, cinsel yönelim farklılığına (eşcinselliğe), kişide sosyal ve psikolojik sıkıntılara, kendine zarar verme ve intihara varabilen sonuçlara neden olabilir. Bu nedenle, hastalığın tanısı konulduğu andan itibaren biran önce cinsiyet tayininin yapılması gerekir.”

 

Açıklamanın fazlasıyla hatalı olduğunu vurgulayan, sosyal medyada örgütlenen İnterseks Türkiye oluşumu, konuya dair değerlendirmelerini KaosGL.org’a şu şekilde aktardı:

 

“Bu konuda doktorların yaklaşımında hiç bir şeyin zerre kadar değişmemiş olması çok üzücü. Öncelikle, interseks bir hastalık değildir. Dişilik, erkeklik gibi bir biyolojik cinsiyet durumudur interseks. Hatta birden fazla cinsel organ, kromozom ve başka varyasyonu çatısı altında toplayan bir tanımdır. Doktorların "interseks tedavi edilebilir bir hastalıktır, zamanında tedavi ettirin, çekinmeyin" gibi bir cümle kurularak hem durum hakkında yanlış bir tanım yapılıyor, interseksler hasta ilan ediliyor, hem de interseks tanımı altındaki çok çeşitli biyolojik, hormonal, kromozomal, görüntüsel farklılıklar yok sayılıp hepsi aynı kefeye konulup bilim dışı bir tespitte bulunuluyor.

 

 

“Yine bilim dışı bir tespit daha var: konuşan doktor diyor ki: ‘Zamanında tedavi edilirlerse bu kişilerin çoğu çocuk bile yapabilir’. Bir doktorun yıllarca eğitim alıp cinsel kimlikler, yönelimler, cinsiyet varyasyonları ve üreme hakkında bu kadar cahil kalabilmesi çok enteresan bizce. İnterseks varyasyonlarının çok büyük bir çoğunluğunda bireyin çocuk yapabilmesi mümkün değildir. Doktor neden durduk yerde böyle bir umut veriyor? Tribünlere oynamak için, ikili cinsiyet sistemini, aile kurumunu, herkes bol çocuk yapmalı yargısını pohpohlamak için.

 

 

“Çocuk tedavi edilmezse eşcinsel olur, intihar eder gibi yargılarda bulunulmuş. Eşcinsel olmasında ne kötülük var bu bir yana, intihar vurgusu da çok ironik. Kendi rızası dışında tıbben gerek olmadığı halde vücudu kesilip biçilen ve utanç içinde yetiştirilen bir çocuğun mu ileride intihar riski daha fazladır yoksa reşit yaşa kadar vücuduna dokunulmamış, kendisinden utanmayacak şekilde yetiştirilmiş bir interseks çocuğun mu? 

“Bu haberde bizi çok az da olsa rahatlatan tek yan çocuğun cinsiyetinin tespiti için bir süreç gerçekleştirilerek erkek yönünde ameliyat edilmiş olması. İnterseks varyasyonlarının yaygın rastlananlarında genelde erkek cinsiyetiyle bağdaştırılan XY kromozomu görülür ancak buna rağmen kadın cinsel organı yapmak teknik açıdan daha kolay olduğu için interseks çocukların büyük kısmına ameliyatla acele bir vajina açılır ve bedenlerinin neye yatkın olduğu ya da kendilerini hangi cinsiyette hissettikleri hiç sorgulanmadan kız olarak yetiştirilirler. Bu durumda ise doktorlar çocuğa penis yapma zahmetine girmiş. Umuyoruz ki çocuk bu cinsel organ ile uyumlu bir cinsel kimliğe sahiptir ve yetişkinliğinde bu ameliyattan dolayı sıkıntı yaşamaz. Ama unutmamak gerekir ki cinsiyet hormonlardan, kromozomlardan ibaret değildir. Rızası alınmadan ameliyat edilen çocuklar ameliyatla tasarlanan cinsiyetten farklı bir cinsel kimlik geliştirebilmektedir bu da hem çocuklukta hem yetişkinlikte interseks bireylerde büyük travmalara yol açmaktadır ve bedenlerinde yapılan bu müdahaleyi geri almaları bazen mümkün olsa bile çok zorlu bir süreci gerektirmektedir.

 

 

“Bugün pek çok ülkede interseks çocuklara cerrahi müdahalede bulunan doktorlara yaptırım uygulayan mahkeme kararları var, Malta gibi bazı ülkelerde ise bu ameliyatlar tamamen yasaklandı. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu interseks çocuklara uygulanan cerrahi müdahalelere karşıdır ve tüm ülkelere tıbben gereksiz ameliyatları durdurmalarını tavsiye eden bir karar yayınlamıştır. Türkiye’deki doktorların da bugün yaptıkları bu insan haklarına aykırı, çocuğun vücuduna rıza dışı müdahale eden uygulamaları nedeniyle yasal işlemlere maruz kalacaklarını bilmesini isteriz. Ama 5 yıl, ama 10 yıl içinde er geç bu ülkenin parlementosunda da LGBTİ bireyleri koruyan bir nefret suçları yasası çıkacak ve bu yasada interseks haklarının çerçevesi de belirlenecek. İşte o zaman biz interseksler kesilip çöpe atılan çocukluklarımızın hesabını soracağız. Konu eşcinsel, transseksüel, interseks bireyler hatta ve hatta kadınların üreme sağlığı olduğunda doktorlar bilim insanı kimliklerini bir kenara bırakıp genel ahlakın bekçiliğini yapmaktadırlar. Kendilerini bilimsel gerçeklerle hareket etmeye davet ediyoruz. “