22/05/2015 | Yazar: Ozan Uğur

Festivallerinde ‘Pride’ filmini gösterime sunan Nar Sanat Derneği’nden Hatice Yıldız ile Nar Film Festivali ve Pride’a dair sohbet ettik.

‘Ne sadece bir eşcinsel, ne sadece bir işçi ne de sadece bir kadınız’ Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı
Bir işçi kentinde, işçilerin ve eşcinsellerin dayanışmasını anlatan “Pride” filmini gösterime sunan Nar Sanat Derneği’nden Hatice Yıldız ile Nar Film Festivali’ne ve Pride’a dair biraz sohbet ettik.
 
Nar Sanat Derneği’nden biraz bahsedebilir misin?
 
Nar Sanat Derneği olarak 2010 yılından itibaren Antep’te kültür-sanat faaliyetleri yürütüyoruz. Bizler Nar Sanat’ı kurarken yaşadığımız kente, ülkeye ve insanlığa dair kaygılar ve özlemler taşıyarak yola çıktık. Bu sebeple de sanatın toplumsal gerçekçi tarafını önemsiyoruz. Sanatın birleştirici, ilerletici ve aydınlatıcı rolünü rehber edinmeye çalışıyoruz. Dolayısıyla yaptığımız etkinliklerin bu amaca hizmet etmesine özen gösteriyoruz. Bu beş yıl zarfında çok sayıda sanatsal çalışmayı ve sanatçıyı Antepli sanatseverlerle buluşturduk, paneller, söyleşiler düzenledik. Kültür-sanat alanında kentin en önemli merkezi haline geldik.
 
Film festivaline dair kısa bir görüş alabilir miyim? Bu yıl festival filmlerinden neler vardı?
 
Geçtiğimiz, 7-12 Mayıs tarihlerinde Nar Film Festivali’nin 5.sini gerçekleştirdik. 5 yıl önce ilk festivalimizi yaparken olduğu gibi, 5. Nar Film Festival’imizi de bir festivalden fazlasını düşleyerek gerçekleştirdik. Bir festivalden fazlasını, kentimizden ve sınırlarımızdan ötesini düşünerek… Çünkü bu yıl yine en çok savaş, en çok kan girdi hayatın kadrajına. Savaşlar ve savaşların yıkımından kaçıp kurtulabilen milyonların kentimize, sokağımıza, burnumuzun dibine taşıdığı ‘ölümden beter’ trajediler, savaşın hiç de bizden uzakta olmadığını çarptı yüzümüze. Henüz bu trajedinin ‘vurdulu-kırdılı’ sahnelerine dâhil olmasak bile hikâyenin bizim hikâyemiz olduğunu biliyoruz. İnsanın hikâyesinden film yapmak, sadece film yapmak değildir bunu da biliyoruz. Bir film izlemenin insana dair hikâyenin peşine düşmekten daha fazlası olduğunu da... İşte bu sebeple festivalimizi bu yıl dünyanın yurtsuz halklarına, mültecilere adadık. Mülteci ve Antepli müzisyenlerin bir araya gelerek oluşturduğu grup Hayal Band konseri ile de festivalimizi açtık.
Festivalimizdeki filmleri seçerken, daha önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da öne çıkan filmlerle birlikte belli temalara yer vermeye özen gösterdik. Savaş, göç, çevre, kadın ve LGBT hakları gibi. Whiplash, Leviathan, Timbuktu, İki Gün Bir Gece, Özgürlük Dansı, Geronimo, Pride bu yıl öne çıkan ve festivalimizde de yer alan filmlerinden bazıları… Sivas, Balık, Ben O değilim, Gece gibi yerli yapımların yanı sıra Ezel Akay’ın da katılım gösterdiği “Küçük Kara Balıklar” gibi çok sayıda belgesele ve kısa filme yer verdik. Bunların yanı sıra Cem Başeskioğlu derneğimizde 2 gün ücretsiz film okuma atölyesi yaptı.
 
Pride filmini seçmenize sebep olan neydi, tepkiler nasıldı?
 
Pride’ı seçtik çünkü bu film ezilen iki kanadın; maden işçilerinin ve eşcinsellerin birlikte mücadele etmesini anlatıyor. Burada karşımıza çıkan en önemli şey önyargılar yine. Pride da bize bu önyargılarımızın nasıl yıkılabileceğinin bir adımını gösteriyor aslında. Maden işçilerinin LGBTlere yönelik negatif tutumları, LGBTlerin kararlı yaklaşımlarıyla aşılabiliyor. Burada önemli olan bir konu da şu aslında; bizler modern-kapitalist toplumlarda farklı ezilme biçimlerine maruz kalıyoruz. Bu sebeple ne sadece bir eşcinsel, ne sadece bir işçi ne de sadece bir kadınız… Örneğin bu coğrafyada bir kadın; hem kadın, hem lezbiyen, hem işçi, hem de alevi gibi farklı kimlikleriyle, farklı ezilme biçimlerine maruz kalabilmektedir. Dolayısıyla bu noktada farklı alanlarda farklı mücadele biçimleri geliştirmek ama bunları birleştirmek gerekir. Toplumun ötekileştirdiği LGBTler Pride filminde olduğu gibi ezilen işçi sınıfından yana tavır alırsa, kadınlar mücadelesi LGBT mücadelesi ile birlikte yürütülürse, ezilen işçi sınıfı ezilen Kürt halkı ile birleşirse bu ülke, bu dünya yaşanılır olacaktır diye düşünüyorum. Bu noktada Pride bize önemli mesajlar veren bir filmdi.
Filme yönelik konu itibariyle olumsuz eleştiriler almadık fakat çok beğendiğini söyleyenlerin yanı sıra konunun daha iyi işlenebileceğini söyleyen izleyiciler de oldu.

Etiketler: kültür sanat
İstihdam