17/02/2014 | Yazar: Yıldız Tar

Malatya Homofobi ve Transfobi Karşıtı Gençlik İnisiyatifi üyeleri ile konuştuk: ‘8 Mart’ta gökkuşağı bayraklarımızla alanlarda olacağız’, ‘Maddi anlamda kendimizi kurtaramazsak çok acı çekeriz’, ‘Dayanışma evi ve sığınak gibi hayallerimiz var.’

Malatya Homofobi ve Transfobi Karşıtı Gençlik İnisiyatifi üyeleri ile konuştuk: “8 Mart’ta gökkuşağı bayraklarımızla alanlarda olacağız”, “Maddi anlamda kendimizi kurtaramazsak çok acı çekeriz”, “Dayanışma evi ve sığınak gibi hayallerimiz var.”
Malatya Homofobi ve Transfobi Karşıtı Gençlik İnisiyatifi kuruldu. 2 aya yakın bir süredir Malatya’da etkinliklerini sürdüren inisiyatif son olarak Homofobi Karşıtı Buluşma’ya ev sahipliği yaptı.
 
Bir çay sohbeti ile kurulan inisiyatif üyeleri ile yine bir çay-kahve masasında örgütlenme hikayelerini konuştuk. Bir gazinoda çalışan Ayça ve üniversite öğrencileri Emir ile Derya sorularımızı yanıtladı.
 
Malatya’da LGBTİ (lezbiyen, gey, biseksüel, trans ve interseks) olmak nasıl bir şey ola ki? Neden ve nasıl örgütlenmek? Kayısılar gökkuşağına nasıl boyanır? Hepsi ve daha fazlası için işte kendi anlatımlarıyla Malatya Homofobi ve Transfobi Karşıtı Gençlik İnisiyatifi üyeleri...
Soldan sağa: Derya, Kaos GL muhabiri Yıldız Tar ve Emir Eyüp Çoban
 
İnsanlar bazen benle konuşmaktan çekiniyor”
Ayça: Gazinoda çalışıyorum. Birileri ile içki karşılığında masalarına oturup muhabbetimi satıyorum. Seks işçisi değilim. Sadece beni tanımaya çalışan insanlara kendimi tanıtıyorum. Muhabbet ediyorum, biraz gırgır şamata yapıyorum. 5 aydır Malatya’dayım. Burada olmaktan çok mutluyum çünkü halkı sıcakkanlı. İşler kötü ama burada. Çok fazla talep yok. Genelde kendi sıcakkanlılığımdan dolayı masalara oturuyorum, sohbet ediyorum. İnsanlar benimle muhabbet etmekten çekiniyor zaman zaman.
 
Gece ve gündüz görüntülerim arasında çok fark var. Elimden geldiği kadarıyla kendimi dışarıda gizliyorum. Kimliğimi asla sokakta açmıyorum. Sadece çalışırken kendi kimliğimle oluyorum. Halkın tepkisi illaki var. Tacizler oluyor, dışlama, masadan kovulmalar oluyor. Darp olaylarına maruz kalmadım ama insanlar korkuyor bazen.
 
Maddi anlamda kendimizi kurtaramazsak çok acı çekeriz”
Sadece Malatya’da değil ülkenin her yerinde insanlar cesaretlendiler artık. Örgütleniyorlar, sokağa çıkıyorlar. Yavaş yavaş birçok şey değişiyor. Mesela 20 yıl önce ben İstanbul’da gizli gizli toplandığımızı hatırlıyorum. Kaçıyorduk. Ama şimdi gelinen aşama ortada. Malatya da yavaş yavaş değişecek. Ama ilk önce maddi anlamda kendimizi kurtarmamız lazım. Maddi anlamda kendimizi kurtaramazsak çok acı çekeriz.
 
8 Mart’ta gökkuşağı bayraklarımızla alanlarda olacağız”
Emir Eyüp Çoban: Antep Zeugmadi ve Ankara’dan Kaos GL ile temaslarımızla birlikte Malatya’da bir şeyler yapalım dedik. İsmimizi logomuzu belirledik. 3-4 gün sonra etkinlik yaptık. Siyasi partilere gittik, onlarla konuştuk. Bildiri hazırlayıp onları dağıttık. Etkinliğe davet ettik.
 
İlk etkinliğimizde transların yaşadığı sorunlarla ilgili slayt ve videolar hazırlamıştık. Onları izledik ve ardından hep beraber tartıştık. 30-40 kişi neler yapabileceğimizi konuştuk. Kararlar aldık. Devamında film gösterimi yaptık. Bundan sonra ise üniversiteyle konuşup LİSTAG ve Benim Çocuğum ekibini Malatya’ya getirmeye çalışıyoruz. 8 Mart’ta da Malatya’da kadınlarla beraber gökkuşağı bayraklarımızı açıp alanlarda olacağız.
 
LGBTİ’ler hayatın her alanında”
Malatya’da eşcinsel olmak aslında diğer illerde olduğu gibi zor bir şey. Mesela canın istedi küpe taktın. Belki laf atan olmaz ama o bakışlar bile ne demek istediklerini anlatıyor aslında. Diğer illerden çok farkı yok ama biraz daha muhafazakar bir yer Malatya. Mesela ben daha önce kaldığım KYK yurdunda fişlendim. Yaşayamadım. Orayı istemeyerek terk etmek zorunda kaldım. Ondan sonra ben ne kadar görünür olup eşcinselliğin ve translığın hastalık, günah, suç olmadığını elimden geldiği, dilimin döndüğü kadar anlatacağım, dedim. LGBTİ’ler ne kadar görünür olurlarsa, insanların homofobi ve transfobileri o kadar azalıyor. LGBTİ’lerin hayatın her alanında olduğunu göstermeye çalışıyoruz.
 
Dayanışma evleri ve sığınak hayallerim var”
Derya: Ben daha önce birkaç siyasi partide yer aldım ancak bazı konularda eksikliklerini gördüm. Hayata dair ufak adımlar yoktu. Her şey havada kalıyordu. Kadın sorunu ayakları yere basmayan bir şekilde tartışılıyordu. Daha sonrasına yönelik konuşuluyordu hep. Devamında Emir’le tanıştım. Dünyam değişti. Emir üzerinden diğer LGBTİ’leri düşünmeye başladım.

Ben biyoloji okuyorum ve biyolog olarak insanların herhangi bir ayrıma tabi tutulmaması gerektiğini düşünüyorum. İlk etkinliğimizi tanışma toplantısı olarak yaptık. Devamında homofobi karşıtı buluşmayı gerçekleştirdik. Bu adımlar önemli ama ben yetersiz buluyorum. Esas olarak dayanışma evleri ve sığınak gibi hayallerim var açıkçası. 


Etiketler: yaşam
nefret