03/03/2009 | Yazar: Bawer Çakır

Bianet'ten Bawer Çakır'ın haberi.

Bianet'ten Bawer Çakır'ın haberi.

Eryılmaz, medyanın erkek egemen ve homofobik olduğunu, Göregenli nefret cinayetlerine karşı örgütlenmenin yükseltilmesi gerektiğini söyledi. bianet'ten Çakır da ""Medya LGBTT'lere yönelik saldırılarda üç maymunu oynuyor" dedi.
 
"Nefret suçları konusu hepimizi ilgilendiriyor. Çünkü hepimiz değişik gruplara dahiliz."
 
İzmir'de düzenlenen "Baki Koşar Nefret Suçlarıyla Mücadele Haftası"ndaki "Nefret Cinayetleri " panelinde konuşan Prof. Dr. Melek Göregenli "Nefret suçlarının ortak teması 'biz üstünüz'. Topluma verilmek istenen mesaj da bu" dedi.
 
bianet'ten Bawer Çakır'ın kolaylaştırıcılığını yaptığı, Fransız Kültür Merkezi'nde düzenlenen oturumun diğer konuşmacıları gazeteci Tuğrul Eryılmaz, Pembe Hayat LGBTT Derneğinden Buse Kılıçkaya ve Feminist Kolektif'ten Hasbiye Günaçtı'ydı.
 
"Ölümle sonuçlanan saldırıların çoğu cinsel yönelimle ilgili"
 
Türkiye'de nefret suçlarına ilişkin verilere ulaşmanın zor olduğunu belirten Göregenli 2006'da FBI verilerine göre ABD'de 7720 saldırı gerçekleştiğini anlattı ve bu saldırıların işlenme nedenlerini sıraladı:
Irk
Din
Cinsel yönelim
Bölgesel/etnik farklılıklar
Engellilere yönelik saldırılar.
 
Göregenli ölümle sonuçlanan saldırıların yarısından çoğunun cinsel yönelim nedeniyle gerçekleştirildiğini aktardı.
"Mağdurların daha sonra, post-travmatik vakalar ve kontrol yitirme yaşadıklarını kendilerini suçlu hissederek saldırıyı hak ettiklerini düşündüklerini" ifade eden Göregenli "Bu saldırılara karşı örgütlenmenin ve psikolojik olumsuz etkilerini atlatmak için beraberliğin önemli olduğunu" belirtti.
"Medya erkek egemen ve homofobik"
 
Gazeteci Eryılmaz nefret suçu kavramının medyaya yabancı bir kavram olduğunu söyleyerek başladığı konuşmasında şöyle sürdürdü:
"Haber karşıtlıklar üzerine kurulu: biz-onlar, güçlü-güçsüz. Ve okunma ve satma kaygısı güderek yazılır. Varolan değer yargıları geliştirilir."
"Yayın yönetmenlerinin yüzde 99'unun erkek, ve bunların da yüzde 95'inin homofobik olduğunu" belirten Eryılmaz, "Medyanın olaylara erkek egemen bakışla yaklaştığını" ifade etti.
 
"Medya LGBTT'lerin saldırıları hak ettiğini düşünüyor"
 
"Medya gazeteci olan Koşar'ı, öldürülüşünün üçüncü yılında unuttu. İnce'yi görmedi, Ahmet Yıldız'ı kimin öldürdüğüyle ilgilenirken, neden öldürüldüğünü tartışmadı. Katillerden daha çok maktullerle ilgilendi. Yaygın medya LGBTT'lerle ilgili cinayet ve saldırı haberlerini 'hak ettiler' şeklinde veriyor ve bu saldırıları teşvik ediyor."
 
Çakır, "Türk, Müslüman, Sünni, Heteroseksüel, Erkek, Milliyetçi" olmayanları görmezden gelen medyanın üç maymunu oynadığını söyledi.
 
Günaçtı'nın CNN Türk TV'de Cosmopolis programının LGBTT'lerle ilgili bölümüne uygulanan sansürü anlattığı panelde konuşmasına 10 Kasım'da kimliği belirsiz kişilerce öldürülen Dilek İnce'yi anarak başlayan Kılıçkaya, "Eryaman saldırılarından bahsetti ve transseksüellerin yaşadıkları şiddetin medyada yer bulmadığının altını çizdi. 
 
Nefret Cinayetleriyle Mücadele Ödülü Melisa ve Pembe Hayat'a
 
Panelin ardından Nefret Suçlarıyla Mücadele Ödülleri sahiplerine verildi. 6 Aralık 2007'de İzmir'de polis tarafından kalbinden vurularak ağır yaralanan Melisa ve Eryaman davasının sonuçlanması için verdikleri mücadele nedeniyle Pembe Hayat'a verildi. 
* Bu habere Başak Kocadost katkıda bulundu.


Etiketler: insan hakları, nefret suçları
İstihdam