25/04/2009 | Yazar: Kaos GL

Yargıtay’ın kararı yerel mahkemeye geldi ve yerel mahkeme 30 Nisan tarihinde Lambdaistanbul'un dernekleşme davasını yeniden görecek.

Yargıtay’ın kararı yerel mahkemeye geldi ve yerel mahkeme 30 Nisan tarihinde Lambdaistanbul'un dernekleşme davasını yeniden görecek.

Duruşma 30 Nisan’da saat 09:50’de Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülecek.

Lambdaistanbul ve LGBTT örgütleri
şu ana kadar olduğu gibi davayı takip edecekler, "ahlaksız oldukları veya eşcinselliği teşvik ettiklerine" dair iddialara karşı hukuki mücadeleyi sürdürecekler.

Kapatma Davası Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
 

Lambdaistanbul’a kapatma davası neden açıldı?
 
İstanbul Valiliği lezbiyen, gey, biseksüel, travesti ve transseksüellerin örgütlenmesinin genel ahlaka aykırı olduğu iddiası ile Savcılığa başvurdu. Aylarca süren hukuki süreçlerin ardından kapatma davası açıldı.
 
Türkiye’deki diğer LGBTT dernekleri hakkında neden dava açılmadı?
 
Diğer dernekler hakkında da bulundukları şehirlerin Valilikleri, aynı gerekçe ile Savcılığa başvurmuştu. Fakat hukuki süreç diğer derneklerde farklı işledi ve Valiliklerin başvurusuna rağmen dava açılmadı. Böyle çelişkili hukuki süreçlerle karşılaşıyor olmamız ise derneklerin kapatılması hakkında dava açılıp açılmayacağına karar veren savcıların farklı bakış açılarına sahip olmalarından kaynaklanıyor. Türkiye’de yasalarda ne eşcinsellik ne de transseksüellik suç değil. Ancak LGBTT bireylerin diğer bireylerle eşit haklara sahip olduğunu ve uğradıkları ayrımcılıkların cezalandırılması gerektiğini söyleyen yasa maddeleri de yok. Yasalar böyle olunca, hakkımızda verilen kararlar dava dosyası kimin elindeyse, ona göre farklı sonuçlanabilir. Örgütlenme hakkımız yasalar tarafından güvence altına alınmış olsaydı, Lambdaistanbul’a kapatma davasına bakan hâkim örgütlenmemizin genel ahlaka aykırı olduğu argümanıyla hakkımızda kapatma kararı veremezdi.
 
Sahi nasıl bir karar bu, ne yazıyor karar metninde?
 
Türk toplumu ataerkil olduğu için, konuyla ilgili bir istatistik bulunmasa da, toplumun genelinin eşcinselliği yadırgadığı, zaten eşcinsellerin de metropollerde küçük bir grup olarak bulundukları için, örgütlenme taleplerinin önemli olmadığı ifade ediliyor karar metninde. Yani hem hukuksal hem de bilimsel olarak içeriği yanlış bir karar.
 
Peki şimdi Lambdaistanbul kapalı mı? Kafam karıştı. Hem kapatma kararı verildi deniyor, hem de zaman zaman Lambdaistanbul’un etkinlikleri ile karşılaşıyoruz...
 
Lambdaistanbul hakkında yerel mahkeme tarafından kapatma kararı verildi, ama dernek olarak bu kararı temyiz ederek Yargıtay’a başvurduk. Böylece karar henüz geçerli değil. Dolayısıyla Lambdaistanbul faaliyetlerine yasal bir şekilde devam ediyor.
 
Yargıtay kararı bozmuş diye duyduk. Bu iyi bir haber değil mi?
 
Evet, Yargıtay kararı onaylamadı, kararını değerlendirmesi için yerel mahkemeye geri gönderdi. Ancak Yargıtay’ın kararında derneğimizin ancak eşcinselliği teşvik edersek kapatılabileceği yazıyor ve yerel mahkemede görülen dava dosyasında eşcinselliği teşvik ettiğimize dair bir ibare olmadığından, kapatılmamamız gerektiğini söylüyor. Bu da dava sürecine yeni bir boyut katıyor. Nasıl ki yerel mahkemenin kararındaki ‘genel ahlaka aykırılığın’ ne demek olduğu belli değilken, aynı şekilde ‘eşcinselliği teşvik etmenin’ ne demek olduğu da belli değil. Sonuçta biz kimliğimizle barışık, mutlu yaşamlar sürmek için, sorunlarımızı çözmek ve dayanışmak için örgütleniyoruz. Örgütlenirken bütün LGBTT bireylere ‘ne yanlış, ne de yalnızsınız’ diye sesleniyoruz. Bizim örgütlenmemizin amacı insanların heteroseksüel rolü yaparak yaşamak zorunda kalmamalarını sağlamak. Bizleri genel ahlaka aykırı gören bir bakış açısı, bizatihi varoluşumuzu eşcinselliğe teşvik olarak değerlendirebilir. Kimse kimsenin cinsel yönelimini ya da cinsiyet kimliğini değiştiremeyeceğine göre, ‘eşcinselliği teşvik’ diye bir kavram üretilmiş olması, bizce endişe verici bir durum.
 
Peki şimdi ne olacak?
 
Yargıtay’ın kararı yerel mahkemeye geldi ve yerel mahkeme de bir sonraki duruşma için 30 Nisan tarihini belirledi. Duruşma 30 Nisan’da saat 09:50’de Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülecek. Şu ana kadar olduğu gibi davayı takip edeceğiz, ahlaksız olduğumuz veya eşcinselliği teşvik ettiğimiz iddialarına karşı hukuki mücadeleyi sürdüreceğiz.
 
Bu süreçte Lambdaistanbul’a nasıl destek olabilirim?
 
Hukuki süreç hakkında çevrenizdeki insanları bilgilendirerek ve dava günleri mahkemenin önüne gelip hep beraber derneğimize sahip çıkarak yürüttüğümüz hukuk mücadelesine destek olabilirsiniz. Ayrıca bu metni tanıdığınız herkese ileterek Lambdaistanbul’a kapatma davası hakkında daha fazla kişinin haberdar olmasını sağlayabilirsiniz.

LAMBDAİSTANBUL LGBTT DAYANIŞMA DERNEĞİ’NE KAPATMA DAVASI KRONOLOJİSİ
  1. 18 Mayıs 2006 tarihinde Dernek Tüzüğü İstanbul İl Dernekler Müdürlüğü’ne teslim edildi. Dernek; Alındı Belgesi ile resmiyet kazandı.
  1. İstanbul Valiliği İl Dernekler Müdürlüğü 25 Mayıs 2006 tarihinde Lambdaistanbul LGBTT Dayanışma Derneği’nin tüzüğünün incelenmesi için İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi Başkanlığı’na yazı yazarak görüş istedi.
  1. İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi Başkanlığı ise tüzükte gerekli incelemeleri yapıp 01 Haziran 2006 tarihinde İstanbul Valiliği İl Dernekler Müdürlüğü’ne yazdığı cevabi yazıda Dernek Tüzüğü’nün:
a)   Türk Medeni Kanunu Madde 56/2’de belirtilen hukuka ve ahlaka aykırı dernek kurulamaz hükmüne aykırılık teşkil ettiğini
b)   Anayasanın 41. maddesi olan Aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır hükmüne aykırılık teşkil ettiğini
c)   Anayasanın Madde 33/3’de belirtilen dernek kurma hürriyetinin sınırlanabileceği hükmü kapsamına girdiğini
d)   Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi madde 11/2’ye göre dernek kurma özgürlüğünün sınırlanabileceği hükmü kapsamına girdiğini belirtip ayrıca
e)   Derneğin adında geçen Lambda kelimesinin Türkçe karşılığının dernek isminde öncelikle belirtilmesi gerektiğini söyledi.
  1. İstanbul Valiliği İl Dernekler Müdürlüğü; İçişleri Bakanlığı Dernekler Dairesi Başkanlığı’nın değerlendirmeleri doğrultusunda 09 Haziran 2006 tarihinde Dernek Yönetim Kurulu Başkanlığı’na tüzükte noksanlıkların olduğu ve noksanlıkların 30 gün içinde giderilmesi gerektiğine dair bildirimde bulundu.
  1. 14 Haziran 2006 tarihinde tebliğ edilen bildirim Dernek Yönetim Kurulu tarafından incelendi; Lambda kelimesinin anlamının tüzükte açıklayıcı bir biçimde ve dip not olarak yer alması ancak Dernek Tüzüğü’nde hukuka ve ahlaka aykırılık teşkil edecek bir hususun olmamasından dolayı değişiklik yapılmayacağı sonucuna varıldı ve bu durum 13 Temmuz 2006 tarihinde ilgili Kuruma yazı ile bildirildi.
  1. Dernek Yönetim Kurulu’nun tüzükte olduğu iddia edilen noksanlıkları gidermeyeceğini bildirmesinden dolayı, İstanbul Valiliği İl Dernekler Müdürlüğü derneğin feshi için 18 Temmuz 2006 tarihinde Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak dava açılmasını talep etti.
  1. Beyoğlu Cumhuriyet Savcılarından Muzaffer Yalçın 08 Şubat 2007 tarihinde Dava Açılmasına Yer Olmadığına Dair Karar verdi.
  1. İstanbul Valiliği, Cumhuriyet Savcısı’nın takipsizlik kararına itiraz etti ve takipsizlik kararı İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 30 Mayıs 2007 tarihinde kaldırıldı. Derneğin feshi ile ilgili kararın hakim tarafından verilmesi gerektiğini ifade eden İstanbul 5.Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı; özgürlüklerin esas olduğunu ancak hiçbir özgürlüğün sınırsız olmadığını söyleyip, çağdaş değerler ve değer yargılarının ülkeden ülkeye değişeceğinden başka ülkelerde olan her şeyin ülkemiz açısından da kesinlikle doğru olduğu sonucuna varılamayacağına karar verdi.
  1. İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin; Cumhuriyet Savcısı’nın vermiş olduğu takipsizlik kararının kaldırılması kararı gereğince Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı Lambdaistanbul LGBTT Dayanışma Derneği’nin feshi için 11 Haziran 2007 tarihinde dava açtı.  
  1. Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 2007/190 Esas numaralı dosya ile Derneğin feshi davası 19 Temmuz 2007 tarihinde başladı. Yargılamanın ikinci oturumunda savcılık dosyanın bilirkişiye gitmesini talep etti. Bilirkişi olarak atanan İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Tufan Öğüz 14 Nisan 2008 tarihli bilirkişi raporunda özetle şu hususları belirtti:
a-    Davanamede belirtilen aykırılılardan biri olan Lambda kelimesinin Türkçe karşılığına tüzükte yer verilmemesi Medeni Kanununun 60/2 kapsamında hukuka aykırılık teşkil etmemekte, dernek ismi Dernekler Kanununun 28. maddesine de aykırılık teşkil etmemektedir. Dolayısıyla anılan hususun düzeltilmemesi derneğin Medeni Kanunun 60/2 hükmü uyarınca feshine dayanak teşkil etmez.
b-    Derneğin amacının hukuka ve ahlaka aykırı olup olmadığı hususunda ise Derneğin tüzüğünde belirtilen amaçları ve çalışmalarını düzenleyen hükümler göz önünde tutulduğunda; derneğin amacını esas itibariyle dernek üyelerinin toplumsal, sosyal ve ekonomik alanlarda yardımlaşması ve dayanışma içinde bulunmaları olarak ifade etmek mümkündür. Tüzüğün amacının, kanaatimce hukuka ve ahlaka aykırı olduğunu söylemek mümkün değildir. ... Hukukumuzda bu nitelikte bir örgütlenmeyi engelleyen pozitif bir norm bulunmadığı gibi, bu kişilerin yukarıda belirtilen nitelikte yardımlaşma ve dayanışma içinde olmalarının toplumda yerleşmiş ahlaki esaslara aykırı olduğu söylenemez. ... Derneğin amaç ve faaliyet konularının Anayasa madde 41 hükmünde devlete görev olarak yüklenmiş ailenin korunması ilkesi ile de çelişen yönü, kanaatimce bulunmamaktadır. Sonuç itibari ile de Derneğin feshi talebinin hukuki dayanağının bulunmadığı sonucuna varmış bulunuyorum.
  1.  Yargılama sürecinde Derneğin feshine dair hiçbir kanıt bulunmamasına rağmen 29 Mayıs 2008 tarihinde Derneğin feshine karar verildi.
  1. Derneğin feshine dair gerekçeli kararda; ‘Davalı derneğin kurulmasının toplumumuzun genel ahlakına aykırı olup olmadığı hususunda somut olay bulunmasa da, toplumumuzda Ataerkil aile yapısının güçlü bir şekilde mevcut olması, Aile mufhumuna atfedilen kutsiyet, akraba bağları, din ve görgü kuralları, söz konusu farklı cinsel yönelim sahibi erkek ve kadınların azlığı ve bu tür taleplerin dillendirilmeye başlanması olgusunun çok kısa bir döneme tekabül etmesi ve hatta ülkemizin kırsal kesiminden ziyade sadece metropol şehirlerde ortaya çıkmış bulunması hususları hep bir arada değerlendirildiğinde, toplumumuzun aşağı yukarı tamamına yakın bir kesimi tarafından tasvip edilmeyen, ahlaka ve edebe aykırılık olarak kabul edilen ve nitelendirilen bir yapı arzettiği söylenebilir.’ denilmektedir.
  1. Tarafımıza tebliğ edilen Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/190 Esas ve 2008/236 Karar sayılı gerekçeli kararı 24 Haziran 2008 tarihinde ‘DURUŞMA TALEPLİ’ olarak Yargıtay’a temyiz edildi.
  1. Temyiz talebimiz doğrultusunda Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nde 25 Kasım 2008 tarihinde DURUŞMALI olarak savunmamızı yapmakla ilk mutlu sona ulaşmış olduk. Yargıtay’daki duruşmaya gerek İstanbul’dan gerekse diğer illerden gelen ve örgütlü mücadeleye destek veren insan hakları aktivistleri duruşmayı takip etmiş ve aynı günün akşamında basın açıklaması ile kapatma kararını bir kez daha protesto etmiş oldu.
  1. Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, dosyamız üzerinde yaptığı inceleme neticesinde haklılığımızı tescil etmiş oldu. Yargıtay 7. Hukuk Dairesi, 2008/4109 Esas- 2008/5196 Karar Sayılı ve 25.11.2008 tarihli kararında Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/190 Esas ve 2008/236 Karar sayılı kararını esastan BOZDU.
  1. Lambdaistanbul LGBTT Dayanışma Derneği’nin kapatılması yönündeki yerel mahkeme kararının Yargıtay’ca bozulmasından sonra ilk duruşma günü de 30 Nisan 2009 olarak tarafımıza tebliğ edildi. Haklılığımızı bir kez daha haykırmak için 30 Nisan 2009 sabahı saat 09:50’de Beyoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde buluşmak üzere... 
Lambdaistanbul LGBTT Dayanışma Derneği Vekili
Av. Fırat SÖYLE


Etiketler: yaşam
İstihdam