29/10/2019 | Yazar: Kaos GL
Kaos GL Derneği’nin 25. yılı vesilesi ile Yıldız Tar Gazete Karınca’dan Neğşirvan Güner’e konuştu.
Kaos GL Derneği’nin 25. yılı dönümü vesilesi ile Yıldız Tar Gazete
Karınca’dan Neğşirvan Güner’e konuştu.
Güner, “Ankara’da 1994’te kurulan Kaos GL dergisi 25 yılı
geride bıraktı. Dile kolay, çeyrek asır. Dergi, Türkiye’nin en karanlık
dönemlerinden biri olan 1990’larda Ankara’nın gri siyasetine karşı lezbiyen,
gey, biseksüel, trans, interseks+’ların sesi olarak çıktı. Türkiye’de LGBTİ+
hareketinin çıkardığı ilk dergi olma özelliği taşıyan Kaos GL, 10 yıldır nefret
söylemi, ayrımcılık ve önyargının da medyadaki çetelesini tutuyor” dedi.
“Hangi alanda çalışacağımızı masa başında belirlemiyoruz”
Güner’in “Kaos GL’nin önünde nasıl bir yol haritası var,
yarım asırlık süreçten sonra?” sorusuna Tar şöyle yanıt verdi:
“Lezbiyen, gey, biseksüel, trans ya da interseks olmak;
bütün toplumsal grupları yatay kesen kimliklerden birine sahip olmak demek.
Haliyle, insana dair her şey ister istemez homofobi ve transfobi karşıtı
hareketin de gündemine bir şekilde geliyor. Kaos GL’nin sır gibi sakladığı bir
ajandası yok. Pratikten, karşılaşmalardan, gündelik hayat deneyimlerinden
öğrenmeye ve ona göre yol almaya çalışıyoruz. Hangi alanda çalışacağımızı masa
başında belirlemiyoruz. Hem cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğine dair kendi
deneyimlerimizden hem de değdiğimiz insanların deneyimlerinden faydalanmaya
çalışıyoruz.”
Röportajın tamamını Gazete
Karınca’dan okuyabilirsiniz.
Etiketler: medya