29/03/2018 | Yazar: Aslı Alpar

Vegan LGBTİ aktivistleri queer ve vegan bir aradalığı hakkında ne düşünüyor?

Queer aktivizm vegan aktivizmin neresinde? (2) Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Vegan LGBTİ aktivistleri queer ve vegan bir aradalığı hakkında ne düşünüyor?

Görsel: Queer Mango

Cinsiyete ve bir türe dayatılan tahakküm ilişkileri aynı kökten mi besleniyor? Aynı kökten besleniyorsa verilen mücadele de kesişimsel mi olmalı? Yoksa benzerlikler olsa da iki ayrı sömürü biçiminden ve kendine özgü koşullardan mı bahsetmek gerekir? Dolayısıyla mücadelenin kendine has yöntemleri mi olmalı?

KaosGL.org bu konuyu tartışmaya açmak için, vegan LGBTİ aktivistlerine queer aktivizm ve vegan aktivizm arasındaki ilişkiyi sordu. Bugün Ecem T., Beyzanur ve Ali Cengiz’in  görüşlerine yer veriyoruz.

“Herkesin özgürce yaşamasından bahsederken başkasının yaşam hakkını elinden almak mantıksız”

Ecem T. özgürlük mücadelelerinin bütünlüğüne atıfta bulunuyor ve queer aktivizm ve vegan hareket arasında sonuçlardan dolayı bir bağ kuruyor.

“Yönelimimi fark etmemden 2 sene önce vegan olmuştum ben fakat yardımcı olur muydu, muhtemelen olurdu. Herkesin özgürce yaşamasından, eşitlikten, beden dokunulmazlığından bahsederken başka birisinin yaşam hakkını elinden almak, onu sömürmek mantıklı değil sonuçta.

“Bunu daha çok açabiliriz. Dişi hayvanın ömür boyu dişiliği (yumurta, süt) üzerinden sömürülmesi, erkeklerin öldürülüp yenmesi, hayvan yemenin ataerkiyle ilişkisi -erkek adam et yer- gibi. Ama bunlar queer teoriden ziyade feminizmin konusu olur sanırım. Queer teoriyle veganlığı birleştirirsek: Aslında aynı sistem yüzünden şiddet gören iki özne olduğunu görebiliriz. Ben bu iki özneden biriyken neden insan olma ‘ayrıcalığımı’ diğer özne üzerinde kullanayım ki? Cis lezbiyenin, trans lezbiyen karşısında ayrıcalığını kullanması gibi bir şey olmaz mı bu?"

“Ne idüğü belirsizliğimi yavaştan keşfetmemle birlikte ayrımcılığa bakış açım da değişti”

Vegan aktivist Beyzanur, cinsel yönelimi üzerinde düşündükçe ayrımcılık hakkında da bazı kararlar verdiğini ve bu kararlar sonucu vegan olduğuna dikkat çekiyor.

"Bu soruya cevap verebilmek için öncelikle benim nerede olduğumu kabaca belirtmem gerekiyor. Ayrımcılık karşıtı çeyrek zamanlı bir aktivist olduğumu varsayarsak işin ne kadar içinde olduğum tartışılır. Ne olduğumu sorgulamaya başlamam vegan olmamdan öncesine denk geliyor. Bir noktada ne idüğü belirsizliğimi yavaştan keşfetmemle birlikte ayrımcılığa bakış açımın oldukça değiştiğini ve herkesin özgür olması yönündeki inancımın arttığını söyleyebilirim. Fakat bu iki farklı mücadele alanı benim için doğrudan bağlantılı değil. Dünya üzerindeki tüm hayvanların "şey"leştirilmeden özgürce yaşaması gerektiği fikri karşıma çıktığında hızlıca karar verdim vegan olmaya, odak noktam insan olmayan hayvanlardı. Çoğu queer olmayan veganla aynı sebepten vegan olmuş oluyorum böylelikle. Veganlık hayvan özgürlüğü mücadelesinin gerektirdiği bir pratik ama elbette ki diğer özgürlük mücadeleleriyle aynı şeyi, özgürlüğü istediği için onlardan tamamen bağımsız da değil diye düşünüyorum."

“Kuir ve veganlığın tuhaf ve tehdit görülesi halinin ortaklığında…”

"Merhaba. Ben Ali Cengiz. 2,5 yıldır Melahat ile birlikte yaşıyoruz. Bu süre içinde birlikte hayli şey paylaştık, öğrendik, değiştik. 4 aydır kuir vegan bir mekân olmaya çalışan Vegisso Ankara'da devam ediyoruz yolumuza. Meloş epey bir süredir çalışmaktan fikir ve deneyimlerini yazmayı ihmal ettiğinden bu minik yazı için kendisine yardımcı olmak istedim

Ali Cengiz, kedi birey

"Kendisi hayli yıllardır ayrımcılığın türlüsüne karşı mücadelede yer almış bir insan birey. Bir ömürlük yolculuğunda tüm bu meselelerin birbiriyle kesiştiğini ve birbirini ilgilendirdiğini düşünür olmuş. Düşünmekle de kalmayıp ille de daha da pratik etmeli diye bizi buralara kadar getirdi lubunya.

"Kuir ve veganlığın tuhaf ve tehdit görülesi halinin ortaklığında dahi... Hiç birimizin türcülük ideolojisinden azade olmadığını akılda tutuyor. İktidarlık ve sömürü mekanizmalarını sorgularken bunların yaşamlarınıza, inşa ettiğiniz alanlara, mücadelelerinize nasıl sirayet ettiği üzerine düşünüyor ve sürekli gözden geçirmeli diyor. Ama birbirimize yüklenerek değil, hafifleterek, yoldaşlık ederek…

"Belki bilgi ve deneyimlerimizi paylaşabileceğimiz, yeni deneyimlerin açığa çıkmasına olanak sağlayan, mücadele yöntemlerini yeniden yeniden gözden geçirilip geliştirilebileceğimiz, birlikte arayıp bulacağımız, belki de bulamayacağımız ama denizde damla bile olsa yaşama geçirme yollarını aradığımız çünkü gerekli ve kıymetli... İktidarsız bir aradıkların ve kendi başınalıkların kurulacağı alanları kurmaya çalışmakla, bunun yaratabileceği değişim ve birlikte özgürleşme haliyle mümkün olabilir gibi geliyor ona. Vegisso'da yaptığı her işi de buradan yola çıkarak sürdürmeye çalışıyor kuzum.

"Bu arada haklarımız konusunda hiyerarşi de yapılmazsa iyi olur, değersiz değiliz uygun bi ara geliverin de haklarımdan konuşalım bir tanem, hem vegan bişiyler de yeriz."

Tartışmaya katkıda bulunmak isteyen vegan LGBTİ aktivistleri asli.alpar@kaosgl.org adresine yorumlarını gönderebilir.

İlgili haber:

Queer aktivizm vegan aktivizmin neresinde? (1)


Etiketler: yaşam, ekoloji
İstihdam