17/10/2019 | Yazar: Kaos GL

Türkiye’den IGLYO üyesi kurumlar metin kaleme aldı: “İçinde bulunduğumuz dönem ne yazık ki ortaklıklarımızdan çok farklarımıza dikkat çekiyor. Hal böyle iken aktivistler arası sınıf dengesizliği derinleşiyor.”

Türkiye’den üye kurumların IGLYO’ya açık mektubu Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Türkiye’den IGLYO üyesi kurumlar, ekonomik dengesizliğe ve küresel etkinliklere katılım zorluklarına dikkat çeken bir açık mektup kaleme aldı. Genç LGBTİ+ Derneği’nin kaleme aldığı metin, IGLYO üyesi Özgür Renkler, SPoD, Pembe Hayat ve Kaos GL tarafından imzalandı.

“Biz sadece Türkiye’den aktivistler olmuyoruz, sesimizi duyurmakta zorluk yaşıyoruz”

Metnin tam hâli şöyle:

“Öncelikle belirtmek isteriz ki bu sene gerçekleşen genel kurula, tıpkı geçen sene de olduğu gibi katılamamanın üzüntüsünü yaşamaktayız. Ancak katılamama sebebimizin müsait bir temsilci bulamamaktan kaynaklanmadığını ifade etmemiz gerekmektedir.”

“Avrupa’daki siz arkadaşlarımızın çalışmalarını ve başarılarını büyük bir ilgiyle takip etsek de ne yazık ki Türkiye’den aktivistler olarak Avrupa’da sesimizi duyurmakta zorluk yaşamaktayız. Bunun çeşitli sebepleri olsa da bugün bir tanesinin üzerinde özellikle durmak istiyoruz.”

“Dünya üzerinde yaşanan her gelişme gibi ekonomik bunalımlar da her ülke gibi bizi de vurmakta. Ve hatta genellikle siz Batı ve Kuzey Avrupa’daki dostlarımızın etkilendiğinden ve etkileneceğinden daha çok etkileniyoruz bu durumdan. Bırakın yurtdışında yapılan bir genel kurula temsilci gönderebilmek için bütçe ayarlamayı, yeri geliyor zaten sürdürmekte olduğumuz çalışmalar için fon ve destek bulmakta zorlanıyoruz. Son durumda ofisimizi açık tutmak için gerekli olan fona erişimde bile zorlanıyoruz.”

“Hal böyle iken bölgeler arasında aktivistler arası sınıflar dengesizliği derinleşiyor. Ne yazık ki hepimiz kimliklerimiz ve daha özgür bir dünya için mücadele etsek ve mücadele aşkımızda, hayatta kalma gücümüzde ortaklaşsak bile, her küresel kötüye gidiş gibi -ister küresel ısınma olsun, ister ekonomik bunalımlar- bu yaşadığımız son zamanlar da ne yazık ki ortaklıklarımızdan çok farklarımıza dikkat çekiyor.”

“Takdir edersiniz ki temel kaynakları düzenli sağlamakta sıkıntı yaşayan kurumlar olarak, bırakın katılım ücretini, sonrasında geri alınabilen bir miktar olmasına rağmen ulaşım bütçesini, diğer kurlara dönüştürüldüğünde inanılmaz miktarlara ulaşan vize ücretlerini bile anlık olarak sağlamak hiç mümkün olmuyor. Bu durum zaten zar zor kazanmaya çalıştığımız sesimizin iyice kesilmesine sebep olabiliyor. Ve üzülerek tahmin ediyoruz ki, bu durumda olan sadece biz Türkiye’den aktivistler olmuyoruz. Ayrıca her ne kadar ortak bir dil varmış gibi gelse bile, yeri geliyor dil bariyeri mümkün olan katılımları da baltalıyor, iletişimimize engel oluyor.”

“Bu açıklamayı, hem Avrupa çapında hem de küresel çapta yaşanan olayları herkesin ayrıcalıkları ve dezavantajları göz önüne alınarak ve sorunlara kesişimsel çözümler üretmeye bir çağrıda bulunmak için yazma gereği duyduk. Çünkü üzücü bir gelecekte genel olmayan, sadece bir grubun yaşadığı görünen sorunlara çözümler üretmez isek bu grupların aktivizm alanındaki seslerinin kaybolmasından korkuyoruz. Bize sesimizi duyurabileceğimiz bir başka alan da yaratmaya çabaladığınız için teşekkür ederiz, hiçbirimizin sesinin kaybolmamasını diliyor, mücadeleye devam diyoruz.”


Etiketler: dünyadan
İstihdam