23/03/2020 | Yazar: Kaos GL
“Bu yolu kat edecek olanlar bizler değiliz, onlar. Yani bu yolda susan, arkasını dönen, gözlerini yuman kişiler.”
Oyuncu Cem Yiğit Üzümoğlu, Hürriyet Kelebek’ten Hakan Gence’nin sorularını yanıtladı. 80’li yıllar, HIV ve eşcinsellik üzerine tiyatro oyunu Kalp’te de oynayan Üzümoğlu, sahnede eşcinsel bir karakteri oynama konusunda tereddüdü olup olmadığını, “Hiçbir zaman” diye yanıtladı.
Üzümoğlu Gence’nin “Hikâye 1980’lerde geçiyor. LGBTİ konusunda sizce ne kadar yol alındı? Bu karakter size ötekileştirilenler hakkında ne öğretti?” sorusunu ise şöyle yanıtladı:
“Toplumun bir kesimi bilinçlendi, dernekler kuruldu, sempozyumlar gerçekleştirildi, mücadeleler verildi ve veriliyor. Belli bir kesimin düşüncesi değişmeden, politikalarını gözden geçirmeden, insanları ötekileştirerek, hayatta yer vermeyerek bir yol alınabileceğine inanmıyorum. Çünkü bu yolu kat edecek olanlar bizler değiliz, onlar. Yani bu yolda susan, arkasını dönen, gözlerini yuman kişiler. Gördüğünüz gibi oynadığım karakter bana LGBTİ’liler dedirtmiyor, “Biz” dedirtiyor.
“Demek ki bir şeyler öğrenmişim. Ne mutlu.”
Kalp hakkında
Larry Kramer’in yazdığı ve İbrahim Çiçek’in yönettiği, tiyatro oyunu “Kalp” HIV’in “eşcinsel hastalığı” olduğu iddiasının popüler olduğu, önyargı ve ayrımcılığın salgın haline yayıldığı 80’li yıllarda tecrit edilen bir arkadaş grubunun hikâyesi.
Oyunun tanıtım metni şöyle:
“Kalp sevmek üzerine bir oyun… Bir şehir, salgın, bencillik, ötekiler, yalnızlık, sevmek, mağdur olmak, çaresizlik, çok sevmek, AIDS, çok sevmek ama çok… Çok severken kaybedenlerin oyunu Kalp 80’li yıllarda sadece eşcinsellerde görüldüğü iddia edilen bir salgının yarattığı korkuyu, dayanışmayı ve ötekileştirmeyi anlatıyor. Herkes tarafından heteroseksüellerde de görüldüğü bilinirken korkunun büyümemesi için karantina benzeri hayata sürüklenen, baskı gören ve yalnızlığa itilen Ned, Emma ve Bruce’un hikâyesi Kalp. Ya Felix, büyük aşk. En sevdiğin ölürken güçlü kalabilir misin? Bilmem. Belki.”
Etiketler: kültür sanat, yaşam
