09/11/2010 | Yazar: KAOS GL

Türkiye'de yargıçların tutuk kaldıkları nefret suçları ve nefret söylemine dair yazılar yeni medya araçlar üzerinden rahatlıkla yaygınlaşabiliyor.

Türkiye'de yargıçların tutuk kaldıkları nefret suçları ve nefret söylemine dair yazılar yeni medya araçlar üzerinden rahatlıkla yaygınlaşabiliyor. Bunun örneklerinden birini, Akis Haber sitesinde bulmak mümkün.
akishaber.com sitesinde M. Salih Özbey imzasıyla 11 Eylül 2010 tarihinde yayınlanan "Sovyet usulü dinleme" başlıklı yazıda bu yönde ağır hakaret ve suç oluşturabilecek ifadeler yer alıyor.
 
Yazıda, 19 Ocak 2007'de öldürülen Ermeni gazeteci Hrant Dink ile ilgili sövgü de yer alıyor. Özbey, Eşber Yağmurdereli ve Elif Şafak'a ağır sözlerle de saldırıyor.
 
Aydınların Silivri'de görülen Ergenekon davasına ilgisiz kalmakla eleştirildiği yazı, nefret söyleminin bir örneğini sergiliyor. Yazıda. Dış dünyanın Türkiye'deki insan haklarına ilgisi "ülkeyi parçalamak amaçlı" gösteriliyor.
 
Yazıda, Devrimci Karargah örgütüne yardım etmekle suçlanarak tutuklanan eski Eskişehir Emniyet müdürü Hanefi Avcı'nın, İstanbul İstihbarat müdürlüğü ile İstihbarat daire başkanlığının Fetullah Gülen cemaatinin dinleme karargahı olduğunu ve teknik cihazları ile donatıldığını iddia etmesine karşın herhangi bir inceleme yapılmamasını da eleştiriyor.
 
Selendi'de sanıklara "kin" davası
Türkiye'de, azınlıklara veya toplumda egemen olmayan farklı gruplara yönelik nefret söylem ve saldırılar nadir şekilde cezai yaptırım uygulanıyor. Son dönemde yaşanan olumlu bir örnek, Manisa Selendi'de Romanlara yönelik saldırılarla ilgili yaşandı.
 
Yılbaşı gecesi, bir kahvede Romanlara saldırıyla başlayıp kısa sürede Romanların ev ve işyerlerinin taşlandığı, üç kişinin yaralandığı olaylarla ilgili 80 sanık hakkında dava açılmıştı.
 
16 Aralık'ta başlayacak davada sanıklara yöneltilen suçlamalar arasında, "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılamak" da var.


Etiketler: insan hakları
İstihdam