24/11/2006 | Yazar: Kaos GL

‘Eşcinsel/biseksüel kadınların yaşadıkları aşklar, sevgililik ilişkileri ise yok sayılmaya devam ediliyor. Yok sayılamadığında da iki kadının birbirine duyduğu aşk kolayca lanetleniyor. Cinayete kadar varan şiddet eylemlerinde ise, öldürülenin eşcinselliği katilin ceza indirimine gerekçe sayılabiliyor. Anne lezbiyen ise, kız çocuğunun velayeti babaya veriliyor.’ Kaos GL’li Kadınlar’ın 25 Kasım bildirisi.

Yaşasın Kadın Dayanışması! Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

‘Eşcinsel/biseksüel kadınların yaşadıkları aşklar, sevgililik ilişkileri ise yok sayılmaya devam ediliyor. Yok sayılamadığında da iki kadının birbirine duyduğu aşk kolayca lanetleniyor. Cinayete kadar varan şiddet eylemlerinde ise, öldürülenin eşcinselliği katilin ceza indirimine gerekçe sayılabiliyor. Anne lezbiyen ise, kız çocuğunun velayeti babaya veriliyor.’ Kaos GL’li Kadınlar’ın 25 Kasım bildirisi.

KAOS GL

Bugün 25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü.

Mirabel Kardeşlerin katledilmesinin 46. yıl dönümü olan ve kadına yönelik şiddetle mücadele günü kabul edilen bugün hala dünyanın her yerinde kadınlar maruz kaldıkları fiziksel, cinsel, ekonomik, psikolojik şiddetle mücadele etmek zorunda kalıyor. Failler bazen devlet, bazen baba, bazen erkek kardeş, bazen koca, bazen sevgili, bazen yakın akrabalar, bazen yakın çevre, bazen patron, bazen de sırf aynı yerde ve zamanda tesadüfen rast geldiğimiz erkekler. Değişmeyen, faillerin erkek mağdurların kadın olması.

Sorunu erkek egemen-kapitalist sistemin kendisinde değil tek tek bu erkeklerde arayanlar, sorunların çözümü için bugün hala tedbir almayı değil, failleri tek tek cezalandırmayı seçiyor. Bu cezaları da kendi namus penceresinden bakarak tayin ediyor.

Gece vakti sokakta yürüyen, alkol alan, bir erkekle yalnız bir mekanda bulunan, evlilik dışı ilişkiye giren kadınları gazetelerin üçüncü sayfasında teşhir etmekten ve suçu kadında aramaktan geri durmazken namus kavramına nasıl baktığını namus cinayetlerini engellemeyerek, gerektiği gibi cezalandırmayarak bir kez daha gösteriyor.

Kadına yönelik şiddeti durdurmak için görev ve sorumluluklarını üstüne almayan devlet hala sığınakları açmıyor, hala eşcinsel kadınların uğradığı şiddete ve ayrımcılığa karşı düzenlemeler getirmiyor. En temel hak olan yaşam hakkını dahi temin edemiyor.

Eşcinsel kadınlar bugün hala şiddetin tüm biçimlerine maruz kalıyor. Şiddetin en büyüğü bugün hala cinsel yönelimlerimizi ailemizde, iş yerimizde, okulda, evde, sokakta gizlemek zorunda bırakılmamız. Söylemediğimizde bizden beklenen bütün toplumsal kadınlık rollerini üstlenmek zorunda bırakılıyoruz. Söylediğimizde ise aile içi fiziksel-ekonomik şiddet görüyoruz, zorla evlendiriliyoruz, psikolojik tedaviye zorlanıyoruz, işten atılıyoruz.

Halen kadının cinsel obje olarak yansıtıldığı toplumda, kadın-kadına cinsellik medyada aşağılanıyor, alay malzemesi haline getiriliyor veya fantezi unsuru olarak erkek beğenisine sunuluyor. Medya yolu ile homofobi her gün üretilmeye devam ediliyor, sistemin çarklarının dönmesi sağlanıyor. Bununla birlikte eşcinsel/biseksüel kadınların yaşadıkları aşklar, sevgililik ilişkileri ise yok sayılmaya devam ediliyor. Yok sayılamadığında da iki kadının birbirine duyduğu aşk kolayca lanetleniyor. Cinayete kadar varan şiddet eylemlerinde ise, öldürülenin eşcinselliği katilin ceza indirimine gerekçe sayılabiliyor. Anne lezbiyen ise, kız çocuğunun velayeti babaya veriliyor.

Eşcinsel/biseksüel kadınlar ataerkil, kapitalist militarist politikalarla günden güne toplumsal yaşamın her alanına yayılan bu şiddetle mücadelelerini dün olduğu gibi bugün de sürdürüyor. Irkımızdan, dinimizden, cinsel yönelimimizden dolayı öldürülmek, tecavüze uğramak, düşük ücretle sosyal güvencesiz çalıştırılmak, siyasette, istihdam alanında yer bulmak için iki kat mücadele etmek istemiyoruz. Kadınları koruyucu ve eşitlikçi düzenlemelerin derhal yapılmasını talep ediyoruz. Cinsel yönelimlerimiz ne olursa olsun kadınlığa dair sorunlarımızı ortak sorunumuz kabul edip, birbirimizden uzakta olmadığımızın bilinciyle karşı cinsel kadınlarla birlikte kadın özgürleşmesi mücadelesinde yerimizi alıyoruz. Ve hep birlikte her gün kadına yönelik şiddete ‘Hayır’ diyoruz.

Heteroseksizm Tüm Kadınları Eziyor!

Eşcinsellerin Kurtuluşu Heteroseksüelleri de Özgürleştirecektir!

Kaos GL’li Kadınlar!


Etiketler: yaşam
nefret