18/02/2020 | Yazar: Umut Güven
Her bir sayfasında rengarenk bir dünyanın bizi selamladığı fanzin; Ağustos’a dair Lavender LGBTİQ+ ile söyleştik.
Lavender LGBTİQ+’nın “yeni ve kapsayıcı bir ifade alanı” olarak tanımladığı Ağustos’un yayın yolculuğuna ve zengin içeriğine dair sohbetimizi buyurun beraber okuyalım.
Bize biraz Lavender LGBTİQ+‘dan bahseder misiniz? Nasıl bir araya geldiniz, neler yapıyorsunuz?
Ege Üniversitesi’nde örgütlenmeye başlayan ve İzmir’de öğrenci olan veya olmayan herkese açık, LGBTİQ+ hakları çalışmaları yapan bir topluluğuz. Lavender LGBTİQ+, sosyal yaşamı güçlendirmek, güvenli alan yaratmak ve yaşanılan problemlere çözüm üretmek amacıyla kuruldu. Bunlarla birlikte tüm bu süreçte atölyeler, eğitimler ve çeşitli etkinlikler ile teorik olarak bilgi edinmeye özen gösteriyoruz. Yaptığımız çalışmalardan biri de Ağustos fanzinini çıkarmak diyebiliriz.
Peki, Ağustos nedir? Nasıl doğdu?
25 Temmuz 2018’de kurulduk ve 16 Ağustos 2018’de kuruluşumu duyurduk. Bu nedenden dolayı bizim için Lavender LGBTİQ+ Ağustos ayında doğdu ve bu ismi benimsedik. Yaratıcı yazarlık atölyesi yaptıktan sonra topluluk içerisindeki üretme isteği daha da belirginleşti. Bizler de kendi eserlerimizi kendi yayım organımızda paylaşmak istedik. Fanzin yapma önerisiyle Lavender gönüllülerinin yazıdan yemek tarifine, fotoğraftan çizime eserlerini sergileyebilecekleri bir alan yarattık.
Ağustos’u çıkarmaya başlamak için motivasyonunuz neydi? Neden düzenli bir fanzin çıkarma ihtiyacı ve/veya isteği duydunuz?
Bir yandan haklar temelinde çalışmalar yürütürken diğer yandan içimizde çizerlerin, yazarların olduğunu fark ettik. Gönüllülerimizden birinin yaratıcı yazarlık atölyesi yapma talebinden sonra bir adım ileriye götürmek istedik ve yazdıklarımızı, çizdiklerimizi yayımlayacağımız bir alan yarattık. Böylece kendimizi ifade etmek için yeni bir alana sahip olduk. İçerikler yeterli gelince de düzenli olmasının önünde herhangi bir engel görmedik.
Okuyucular Ağustos’u eline aldığında nelerle karşılaşacak? Fanzinin içinde nasıl bir dünya bekliyor bizi?
Dergiden çok fanzin olmasını istememizin temel nedeni özgür olması talebiydi. Bu şekilde herhangi bir bağlama ihtiyaç duymadan her türlü eseri yayımlayabildik. Bir sayfada edebiyatın derinliklerine inerken başka bir sayfada vegan yemek tarifiyle karşılaşabilir, hemen arkasında bir röportaj okuyabilirsiniz. Her sayıda bir poster hediyemiz de mevcut.
Ağustos’a kimler yazıyor? Yazmak isteyen herkes yazabilir mi ve içerikleri nasıl belirliyorsunuz, fanzinin oluşturulduğu bu süreçten bize bahsedebilir misiniz?
Şimdilik sadece topluluğun gönüllüsü olan ve aynı zamanda üretmek isteyen herkese yer veriyoruz. İlerleyen tarihlerde topluluk dışına çıkma gibi hedeflere sahibiz. Belirli bir tarihimiz mevcut. Bu tarih fanzinin tasarımlarının ve baskısının yetişebilmesi adına belirlendi. Bu tarihe kadar isteyenler eserlerini iletiyor. Ayrımcı, dışlayıcı, fobik ve nefret içeren eserler direkt olarak fanzinde yer almıyor. Tür dağılımına dikkat ediyor, buna göre eseri bir sonraki sayıda yayımlamak üzere bekletebiliyoruz. Eserler tamamlandıktan sonra tasarlanıyor ve baskıya gidiyor.
Ağustos’u çıkarırken karşılaştığınız zorluklar oluyor mu? Baskının ve yasakların her geçen gün arttığı Türkiye’de LGBTİQ+ alanında süreli yayın üretmek nasıl bir deneyim Lavender LGBTİQ+ için?
Ağustos için konuşacak olursak fanzinin dağıtımını yapacak mekân bulma konusunda zorluk yaşayabiliyoruz. Ne yazık ki kapsayıcı bir mekân bulmak oldukça zor, değerlerimize aykırı bir mekânda fanzinimizi bulundurmuyoruz. Bütçe de elbette yaşadığımız bir diğer zorluk oldu. Ne yazık ki maliyeti yüksek olduğundan yalnızca 200 basım gerçekleştirebiliyoruz.
Ağustos’un ikinci sayısı da okuyuculara ulaştı. Geri dönüşler alıyor musunuz, nasıl geri dönüşler geliyor?
Her şey oldukça güzel ilerliyor. Beklediğimizden çok daha büyük bir ilgi ile karşılaştık. Bu büyük ilgi nedeniyle her yeni sayı yayınlandığında eski sayısı online platformlar aracılığıyla paylaşma kararı aldık. Aynı zamanda online platformlarda İngilizce çevirisi ile birlikte yer alacak.
Eklemek istediğiniz veya bizimle paylaşmak istediğiniz başka bir şey var mı?
LGBTİQ+ olarak sorun yaşadığımız bir diğer alan sanat ve edebiyat. Üretmek istiyor fakat ürettiklerimizi paylaşabileceğimiz kapsayıcı bir platform bulmakta zorlanıyoruz. Bu nedenle bu gibi yayımların artmasına özen gösteriyoruz ve her alanda varlığımızı sürdürmeye, kendimizi ifade etmeye devam ediyoruz.
*Bu yazı ilk olarak Kaos GL dergisinin “Bellek” dosya konulu 169. sayısında yayınlanmıştır. Dergiye; online aboneler dergi websitesinden ulaşabilir. Dergiyi internetten satın almak için ise Notabene Yayınları ile iletişime geçebilirsiniz.
Etiketler: kültür sanat
