14/07/2020 | Yazar: Ali Erol

LGBTİ+’lara karşı devlet destekli kurumsal homofobik nefretin sosyal medya seyri Onur Haftası boyunca salgın halinde seyretti…

Onur Ayı Haziran’da homofobik nefret salgını Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

LGBTİ+’ların hak ve eşitlik mücadelesini hedef gösteren, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığını meşrulaştıran kurumsal homofobik nefret söyleminin seyri Haziran boyunca devam etti. 

Homofobik ve Transfobik Nefret Söyleminin Haziran Ayı İnternet Seyrine sosyal medya ortamlarından nefret söylemleri ile doğrudan üreten, yayan ve teşvik eden medya organlarından LGBTİ+’lara yönelik cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemlerini derledik.

Medya çalışmaları kapsamında sosyal medya mecrası ile internet medyasını izleyen Kaos GL, internet yayıncılığında dikkat çeken, sosyal medya ortamlarında öne çıkan Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) odaklı homofobik ve transfobik nefret söylemi üreten ve yayan haberler ile mesajların takibini yaparak kaydını tutuyor.

Cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi ile LGBTİ (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans, İnterseks) varoluşlara yönelik ayrımcı yaklaşım, nefret söylemi üreten, yayan, teşvik eden, savunan ya da haklı gösteren ifadeler içeren haber ve yorumları aylık dosyalarla ele alıyoruz.

“18 yıl önce "Eşcinsellerin yasal güvence altına alınmaları şart" diyen Erdoğan, bugün "Lanetlenmiş, sapkınlıklar" ifadesini kullandı!”

Onur Ayı Haziran’ın son günü, Uluslararası Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks Derneği Avrupa’nın (ILGA-Europe) yıllık Gökkuşağı Haritası ve İndeksi’nin 2020 sonuçlarına göre Türkiye’nin LGBTİ hakları konusunda sondan ikinci sırada yer alıyor olmasını haber veren Cumhuriyet gazetesinin “LGBTİ+ olmak için Avrupa’nın en kötü ikinci ülkesi Türkiye” başlıklı haberinin twitter paylaşımı cinsiyetçi ve homofobik nefret mesajları ile alkışlandı!

Hak haberciliğinden ötürü doğrudan gazeteye yönelik saldırılarla beraber LGBTİ+’ların ayrımcılığa maruz kalması ve eşit vatandaşlık haklarının tanınmaması “hamdolsun”, “inşallah ilk oluruz” paylaşımları ile karşılandı: “Adına laik bir gazeteci topluluğu olmuşunuz LGBT liler sizi”, “İlk sırada Putin varsa eğer ellerinden öperim . Seneye 1. Olmak için göstereceğimiz çabadan hiç şüpheniz olmasın”, “1. Olmak İçin daha çok çalışacağız. Gençlerimizi sizin pis bataklığınızdan koruyacağız”, “Keşke 1.olsaydık. Hatta hiç olunmayacak tek ülke olsaydık...”, “İbnelere sapkinliga yer yok sonuna kadar savaşacağız”, “1. Olmayız Sapıklığa hayır”, “Bence ayrı bir ülke kursunlar orda mutlu mutlu üreyemeyip kendilerini bitirsinler”, “O tabirin kullanılmadığı ve böyle şeylerin olmadığı birinci ülke olmak temennisi ile...”, “İpneler size iyi olacak ülkeye gidebilirsiniz, yallah hollandaya”, “Rabbim sizi helak etsin inşallah .”

Kaos GL Derneği’nin 2019'da Türkiye’de Gerçekleşen Homofobi ve Transfobi Temelli Nefret Suçları Raporu’na yer veren Indepentend Turkish haberinde “LGBTİ+'lara yönelik nefret suçlarının büyük çoğunluğu kamusal alanda işleniyor” bilgisi geçerken, LGBTİ+’ların hak ve eşitlik mücadelesini hedef gösteren, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığını meşrulaştıran, Devlet kaynaklı kurumsal homofobik nefret söyleminin seyrinin Nisan ve Mayıs aylarının ardından Haziran ayı boyunca devam ettiği görüldü.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kabine Toplantısı Sonrası Millete Sesleniş” konuşmasının 29 Haziran tarihinde resmi sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda şu ifadeler yer aldı: “Birileri yine sinsice milli ve manevi değerlerimize saldırıyor. İnsanlık tarihi boyunca hep lanetlenmiş sapkınlıkları normalleştirerek, genç dimağları zehirlemenin peşindeler. İnancımıza ve kültürümüze aykırı bu tür marjinal akımları destekleyenler bizim gözümüzde aynı sapkınlığın ortaklarıdır. Halkın lanetlediği hiçbir yanlışın bu ülkede kök salma ihtimali yoktur. Buradan tüm milletimi Rabbimizin yasakladığı, milletimizi her türlü sapkınlığa karşı dikkatli olmaya ve tavır almaya davet ediyorum. Rabbimden milletimizi ve ülkemizi bu tür sapkınların yol açacağı beşeri felaketlerden korumasını niyaz ediyorum.”

Cumhurbaşkanı’nın, Onur Ayı Haziran’ın son günü yaptığı konuşma cumhurbaşkanlığının sitesinde ve Anadolu Ajansı’nın geçtiği haberde LGBTİ+ veya Onur Yürüyüşü ifadelerine yer verilmeden aktarılırken, hükümet yanlısı medya organlarının sosyal medya hesapları ile internet sitelerinde LGBTİ+’lara yönelik ayrımcı, hedef gösteren, cinsiyetçi ve homofobik nefret söylemleri ile paylaşıldı.

Sabah gazetesi, twitter hesabından, “Başkan Erdoğan'dan sert tepki! "Bu tür marjinal akımları destekleyenler bizim gözümde aynı sapkınlığın ortaklarıdır."” paylaşımı yaptı. “Başkan Erdoğan'dan CHP'li siyasetçilere ve LGBT hareketine destek verenlere sert tepki!” başlıklı Sabah haberinin sosyal medya paylaşım görseli, “LGBT’ye sözde ‘onur günü’ desteği” şeklinde ayrımcı ve homofobik nefret söylemli ifade ile süslendi.

aHaber, “Başkan Erdoğan'dan LGBT sapkınlığıyla ilgili açıklama” başlıklı haberini, “LGBT sapkınlığıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunan Erdoğan, "İnancımıza ve kültürümüze aykırı bu tür marjinal akımları destekleyenler bizim gözümüzde aynı sapkınlığın ortaklarıdır.”” ifadesiyle verirken, bir diğer haberini “Başkan Recep Tayyip Erdoğan, LGBTİ'lilerin sözde "onur haftası" adı altındaki etkinlikler düzenlemeye çalışması ve bazı dünyaca ünlü markaların buna destek vermesine tepki gösterdi.” ifadeleriyle geçti. aHaber’in söz konusu haberleri twitter hesabından homofobik nefret söylemi çok net bir mesaj ile paylaştı: “Başkan Erdoğan'dan LGBT sapkınlığıyla ilgili çok net mesaj: ''Bu ülkede kök salma ihtimali yoktur''”

Takvim gazetesi de aynı şekilde, Cumhurbaşkanı’nın konuşmasını, “Erdoğan’dan LGBT sapkınlığıyla ilgili açıklama” ifadesiyle geçti.

haber7 sitesi, twitter hesabından “Erdoğan'dan ahlaksızlığa çok sert tepki! Vatandaşa çağrı yaptı” paylaşımı ile duyurduğu haberi, internet sitesinde, “Erdoğan, eşcinsel sapkınlıkla ilgili çok net ve sert açıklamalarda bulunurak, "Buradan milletimin tüm fertlerini rabbimizin yasakladığı her türlü sapkınlığı sergileyenlere karşı dikkatli olmaya, tavır almaya davet ediyorum." dedi.” ifadeleriyle verdi.

Yeni Şafak gazetesi, “Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sapkınlıkları normalleştirerek genç dimağları zehirlemenin peşindeler” başlığı ile geçtiği video-haberini, twitter hesabından, “Cumhurbaşkanı Erdoğan: İnancımıza ve kültürümüze aykırı marjinal akımları destekleyenler bizim gözümüzde aynı sapkınlığın ortaklarıdır” paylaşımı ile verdi.

Haber ajansı İLKHA, twitter hesabından “Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Lanetlenmiş sapkınlıkları normalleştirmenin peşindeler" paylaşımı ile verdiği haberinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “son dönemlerde cinsel sapkınlara verilen desteğe işaret” ettiğini geçti.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kabine Toplantısı Sonrası Millete Sesleniş” konuşmasında sarf ettiği “lanetlenmiş sapkınlıklar”, “marjinal akımlar”, “halkın lanetlediği”, “Rabbimizin yasakladığı” gibi ifadeleri ve “milletimizi her türlü sapkınlığa karşı tavır almaya davet ediyorum” sözlerindeki ayrımcı yaklaşıma dikkat çeken vurgularla veren medya organları da oldu.

DW Türkçe twitter hesabından, ““Erdoğan OnurHaftası'nı kastederek "Tüm milletimi Rabbimizin yasakladığı, milletimizi her türlü sapkınlığa karşı dikkatli olmaya ve tavır almaya davet ediyorum" dedi” paylaşımı geçti ve “Erdoğan 2002'de "Eşcinsellerin yasal güvence altına alınması şart" demişti” hatırlatması yaptı.

Euronews Türkçe, twitter hesabından “Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan kabine toplantısı sonrası onurhaftası tepkisi” başlığıyla geçtiği haberinde, “LGBTİ+ Onur Haftası'yla ilgili mesajlar verdi” vurgusu yaptı.

Duvar, twitter hesabından, “Erdoğan LGBTİ+ bireyleri hedef gösterdi: Lanetlenmiş sapkınlar” paylaşımı yaparken, haberinde, “Erdoğan konuşmasında LGBTİ+ bireyleri hedef aldı” vurgusu ekledi. Tele1 de aynı şekilde, “Erdoğan, LGBTİ bireyleri hedef gösterdi” paylaşımı ile geçti haberi.

YolTV, “2002'de Erdoğan: Eşcinsellerin yasal güvence altına alınmaları şart - 2020'de Erdoğan: Milletimizi Rabbimizin yasakladığı her türlü sapkınlığı sergileyenlere karşı dikkatli tavır almaya davet ediyorum” paylaşımı ile iki açıklamanın video kaydını birlikte verirken, T24 de aynı şekilde, söz konusu haberi, “18 yıl önce "Eşcinsellerin yasal güvence altına alınmaları şart" diyen Erdoğan, bugün "Lanetlenmiş, sapkınlıklar" ifadesini kullandı!” hatırlatmasıyla geçti.

onur-ayi-haziran-da-homofobik-nefret-salgini-1 

Kızılay’dan içerde nefret söylemi, dışarda dezenformasyon: “Yok öyle!”

Son beş yıldır Onur Yürüyüşü’nün yasaklandığı Onur Ayı Haziran’ın son haftasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın halkı “tavır almaya” çağıran konuşmasından hemen önce Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, sosyal medya hesabından LGBTİ+’ları hedef gösteren bir mesaj yayınladı: “İnsanlık onurunu çiğnetmeyeceğiz. Fıtratı ve çocuklarımızın ruh sağlığını koruyacağız. Sağlıklı yaradılışı bozan ve iletişim gücü ile anormali normal gibi gösterip pedofilik hayalleri çağdaşlık diye gencecik zihinlere zerk eden her kim olursa olsun mücadele edeceğiz. Yok öyle!”

Kerem Kınık’ın paylaşımına, Genel Başkan Yardımcısı olduğu Uluslararası Kızılhaç Federasyonu (IFRC) tepki gösterdi: “Bu ifadeler hem yanlıştır hem de hepimizi rencide etmektedir. Homofobiyi ve her türlü nefret söylemini kınıyoruz ve dünya çapındaki LGBT+ topluluklarının yanındayız.” 

Kızılay Genel Başkanı, Kızılhaç Komitesine verdiği cevapta “pedofili” dezenformasyonu yapsa da, Reuters'e verdiği demeçte, “herhangi bir cinsiyeti veya cinsel yönelimi hedeflemediğini” söyledi.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “cinsel yönelimi değil pedofiliyi kastettiğini” söyleyen Kızılay Genel Başkanı’nı savunmaya geçerek, “LGBT propagandasının ifade özgürlüğü için büyük tehdit oluşturduğunu” iddia ettiği bir paylaşımda bulundu.

Kızılay Genel Başkanı yurtdışına yaptığı açıklama ile LGBTİ+’ları hedeflemediğini izah etmek durumunda kalsa da, İletişim Başkanı gibi hükümet yanlısı medya organları da Kerem Kınık’ın “kastını” doğru anladıklarını açıktan ilan ettiler!

Hükümet yanlısı gazetelerden Yeni Şafak, “Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık LGBT sapkınlığına tepki gösterdi” başlıklı twitter paylaşımının haberi: “Türkiye'nin gündemini bir süredir meşgul eden ahlaksız LGBT akımı bir kesim tarafından meşrulaştırılmaya çalışılıyor. Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, “cinsel yönelim” adı altında normalleştirilmeye çalışılan bu akıma sosyal medyadan tepki gösterdi.”

“İletişim Başkanı Fahrettin Altun, eşcinsel sapkınlık olan LGBT'yi eleştirdiği için Kızılay Başkanı Kerem Kınık'ı hedef alan Uluslararası Kızılay ve Kızılhaç Dernekleri Federasyonu'na (IFRC) sert tepki gösterdi” haberi ise aynı bülten ile Sabah, Akşam ve haber7 gibi adreslerden paylaşıldı.

Euronews Türkçe, twitter hesabından, “LGBT bireylere pedofili suçlaması yapan Kızılay Başkanı'na Kızılhaç'tan tepki, Ankara'dan destek” haberi geçti.

CHP Genel Başkanı Gökçe Gökçen ise yetkililerce üretilen nefret söylemine dikkat çekerken, insan hakları örgütleri olarak LGBTİ+ hareketinin “pedofili” ile ilgisi olmadığının altını çizdi ve çocukların cinsel istismarına karşı savunma ortakları olduğunu paylaştı.

Homofobik nefret salgınına İzcilik Federasyonu da dahil oldu

Onur Ayı Haziran’da sosyal medyada gelişen homofobik nefret söylemi salgınına Türkiye İzcilik Federasyonu ile Türkiye İzcilik Federasyonu Başkanı Hasan Dinçer Subaşı da katıldı.

Türkiye İzcilik Federasyonu’nun homofobik nefret söylemine aracılık eden Yeni Şafak, Hasan Dinçer Subaşı’nın da twitter hesabından paylaştığı haberine, “Türkiye İzcilik Federasyonundan LGBT sapkınlığına tepki: Kimliklerini cinsel arzuları üzerinden tanımlayan bu harekete karşıyız” başlığı attı.

Türkiye İzcilik Federasyonu’nun yaptığı nefret açıklamasına aynı şekilde Sabah gazetesi de aracılık etti: “Türkiye İzcilik Federasyonundan LGBT sapkınlığına tepki: Kimliklerini cinsel arzuları üzerinden tanımlayan bu harekete karşıyız” Federasyon Başkanı Subaşı gene aynı şekilde twitter hesabından paylaştı.

Takvim, ayrımcı nefret açıklamasını, “LGBT sapkınlığına bir tepki de Türkiye İzcilik Federasyonu'ndan!” başlığı ile aktardı. Federasyon Başkanı Takvim’in aracılık ettiği homofobik nefret mesajını yeniden kendi kişisel hesabından aktardı.

Onur Haftası’na gongo’lardan nefret taarruzu

LGBTİ+ toplumu, kurumları ile eşitlik ve hak savunucusu destekçilerine yönelik hedef gösteren nefret söylemlerine aracı olmakla yetinmeyip, nefret söylemini doğrudan üreten, yayan, okurlarıyla takipçilerini teşvik eden hükümet yanlısı medya organları ile hükümet yanlısı stk’lar Onur Haftası boyunca coştular!

İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü 2015 yılında yürüyüş için bir araya gelen onbinlerce insana beklenmedik şekilde polis saldırısı ve takip eden yıllarda İstanbul Valiliği tarafından çeşitli bahanelerle hukuksuzca yasaklandığı halde, kamudan yetkili kurum ve kişiler ile hükümet yanlısı stk’lar bu sene de “Onur Yürüyüşü”ne yönelik sosyal medyada seyreden nefret kampanyalarına dahil oldular. 

Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM), bu sene “Ben Neredeyim” teması ile online kutlanan 28. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası ve Onur Yürüyüşü’nü, Kurtuluş Savaşı, işgal altındaki Filistin ve 15 Temmuz darbe girişimi karşıtı görseller ve “Gerçek Onur Yürüyüşü budur!” mesajıyla hedef aldı.

LGBTİ+ toplumunu ve Onur Yürüyüşü’nü hedef gösteren KADEM’in sosyal medya paylaşımı, bir gazeteci tarafından “Böyle bir ayrımcılık yapmanız doğru değil” eleştirisi ile karşılanırken, bir diğer sosyal medya kullanıcısı ise “…escinseller hiç merak etmeyin kendi haklarıyla beraber başörtülülerin haklarını da savunmaya devam edecek, size rağmen!” yorumu yaptı. KADEM’in ayrımcı paylaşımına gelen bir diğer tepki, “Sürekli neden dışlayıcı ve kutuplaştırıcı bir tutum sergiliyorsunuz?” diye sordu ve devam etti: “İnsanları ayrıştırmak yerine anlamaya çalışan ve birbirine yaklaştıran demokratik bir tutum benimserseniz insanlığın iyiliğine ve hatta kendi inançlarınıza dair bir adım daha atmış olursunuz.”

Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV), Onur Haftası’nda twitter hesabından, “Onurumuz için, geleceğimiz için, insanlık için!..” ifadesi altında, LGBTİ+ toplumunun eşit hak mücadelesini hedef alan ayrımcı ve homofobik nefret mesajı paylaşıldı: “Homoseksüellik ve türevlerinin propagandasının yapılması, bunları özendirici üslup kullanılması toplumumuzun ezelden beri güçlü şekilde karşı olduğu bir olgudur. Ailelerin neredeyse tamamı biyolojik cinsiyeti temel almakta, çocuklarını ‘kadın’ ve ‘erkek’ olarak yetiştirmeye özen göstermektedir.” Öte yandan TÜRGEV, “çeşitli nedenlerle biyolojik cinsiyetini yadsıyan bireylerin geçmişten bu yana eşit vatandaşlık temeline dayalı hakları koruma altındadır. Toplumumuz bu bireyleri nefret nesnesi olarak değerlendirmemekte, bu nedenle baskı ve şiddete uğramalarını diğer şiddet suçlarıyla aynı kategoride görüp lanetlemektedir.” iddiasında bulundu. 

TÜRGEV Yönetim Kurulu Başkanı Fatmanur Altun da, “Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı olarak giderek belirginleşen, yaşam tarzımızı ve insanlığın geleceğini tehdit eden çoklu cinsiyet dayatmasına karşı net duruşumuzu ortaya koyuyoruz.” yorumuyla ile TÜRGEV’in ayrımcı açıklamasını paylaştı. 

Ensar Vakfı ve İHH İnsani Yardım Vakfı’nın da dahil olduğu 50 gongo, Onur Haftası’na destek veren ticari firmalara karşı yaptıkları ortak ayrımcı ve homofobik nefret açıklaması ileLGBTİ+ toplumunu hedef gösterdiler. Takvim gazetesinin, “Sapkın LGBT ürünlerini satan markalara 50 STK’dan ortak bildiri: Ailemizden çekin ellerinizi” paylaşımı ile duyurduğu açıklamadan: “Son yıllarda LGBT hareketinin toplumsallaşması ve giderek siyahi bir hüviyete bürünmesi için dünya çapında çalışmalar yapılıyor. LGBT toplumun temel yapı taşı olan aileyi ve aileyi oluşturan bireylerin fiziksel yapısını bozup ruhsal açıdan sağlıklı bireylerin yetişmesini engelleyerek, eşcinsel sapkınlık ile aileyi ortadan kaldırmaya çalışmakta…” Ayrımcı, hedef gösteren homofobik nefret diline Sabah gazetesi de aracı oldu.

Sosyal medyada kampanyaya dönüşen Devlet destekli kurumsal homofobik nefret söyleminin Onur Ayı Haziran seyrine “LGBTFaaliyetleriDurdurulsun” etiketi altında, Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı İhsan Selim Baydaş, ABD Ankara Büyükelçiliğinin paylaştığı gökkuşağı bayrağı üzerinden dahil oldu: “LGBT nin kavram ve sembolleriyle bu kadar gündem olması,sosyal medyayı domine etmesi,çeşitli markaların normalleştirme çabaları,filmler ve dizilerde işlenmesi vs.Her biri zihinlerde LGBT’yi sıradanlaştırmaya dönük bir senaryonun adımlarıdır.”

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Basın Danışmanı Şerif Varol’dan Fatih Erbakan videosu paylaşımı: “İktidar olunca LGBT dernekfyasaklerini kapatacağız.”

onur-ayi-haziran-da-homofobik-nefret-salgini-2 

Onur Haftası’na hükümet yanlısı medya taarruzu

Hükümet yanlısı medya organları, Onur Haftası boyunca homofobik nefret söyleminin aracısı olmakla yetinmeyip, doğrudan üreten, yayan, okurlarıyla takipçilerini teşvik eden yayınlar yaptılar.

Onur Ayı Haziran’da LGBTİ+’lar ve Onur Haftası’nı tanıyan ve dayanışma gösteren özel sektörden firmalar Yeni Şafak gazetesinin hedefindeydi: “Türkiye'de sapkın LGBT'yi destekleyen firmalar eşcinselliği meşrulaştırmaya çalışıyor”

“LGBT'yi açıkça destekleyen büyük firmalar” adı altında “liste” yayınlayan Yeni Şafak, söz konusu desteklerin “gençler ve çocuklar” için bir “tuzak” olduğunu yazdı: “LGBT akımlarını normalleştirme ve yaygınlaştırmak için uluslararası düzeyde gerçekleştirilen lobi faaliyetlerinin yanı sıra birçok ülkedeki büyük firmalar da eşcinselliği “cinsel yönelim” adı altında meşrulaştırmaya çalışıyor. Türkiye'de de teknolojiden giyime sektörüne kadar birçok firma LGBT'yi destekliyor.”

Yeni Şafak, ayrımcı, hedef gösteren, homofobik nefret yayınını ayrıca “Eşcinselliğe ‘Ahlaksız’ Övgü” adı altında “infografik” formatıyla bir kez daha geçti.

“LGBT'nin sponsor yayınevleri: Eşcinsellik propagandası yapıyorlar” başlığı altında, Yeni Şafak, Onur Haftası paylaşımları üzerinden yayınevlerini de hedef aldı: “LGBT’lilerin sapkınlıklarını meşrulaştırma çalışması son sürat devam ediyor.” Gazetenin köşe yazarı İsmail Kılıçarslan, ayrımcı, hedef gösteren ve nefrete teşvik eden haberi, “LGBTnin sponsor yayınevleri: Eşcinsellik propagandası yapıyorlar” başlığı ile twitter hesabından paylaştı. Yayınevlerini hedef gösteren aynı paylaşımı, Takvim gazetesi, “Sapkınlığın Kitabını Yazdılar” ifadesiyle tekrar etti.

Çocuk kanalları ise Takvim’in “LGBTİ sapkınlığı şimdi de çocuk kanalları üzerinden geleceğimizi hedef alıyor!” paylaşımı ile hedefteydi. Gazete, LGBTİ+’yi “bir eşcinsel sapkınlık projesi” diye verdi. Sabah’ın “çizgi filmler” vesileli nefret haberi: “Sapkınlıklarını çocuklara da aşılamaya çalışan LGBTİ lobisine ve eylemlerine destek veren şirketler hazırladıkları çizgi film ve yayınlarla çocuklara sapkınlıklarını aşılamaya çalışıyor. İşte çocuklarımıza sapkın LGBTİ tuzağı kuran o şirketler...”

“Herkes İçin Spor” mottolu özel sektör firmalarından Decathlon Türkiye mağazasının Onur Ayı paylaşımı da homofobik nefret söylemi ve boykot çağrılarının hedefindeydi. Firma, “Onur Ayı kapsamında çalışma ortamımızın çeşitliliği ve kapsayıcılığı ile ilgili yapmış olduğumuz paylaşıma gelen tepki ve yorumlar bizi çok şaşırttı ve üzdü” açıklaması yaptı ve ekledi: “Ayrımcılığın her çeşidine karşıyız. Sporun birleştirici gücüne inanıyoruz!”

LGBTİ+ sporcular için de hak haberciliği yayını yapan Alan Savunması, Decathlon Türkiye firmasına karşı homofobik nefret söylemleriyle boykot çağrılarının “yabancı basın” yansımalarını verirken, Takvim, homofobik nefret söylemine aracı oldu: “LGBTİ sapkınlığına destek veren Decathlon'a sosyal medyada boykot çağrısı”

THM Haber isimli internet sitesi “LGBT destekçisi Decathlon'a boykot” paylaşımı ile ayrımcı ve nefret söylemi mesajlarını aktarırken, Millî Gazete ise “boykot” çağrısına aracılık ederken yetinmedi sürece “LGBTFaaliyetleriYasaklansın” heştegi ile dahil oldu: “LGBT sapkınlarına vatandaştan büyük tepki: Faaliyetleri yasaklansın!”

Türkiye Haber Merkezi Genel Yayın Yönetmeni Abdurrahman Uzun da ayrıca kişisel hesabından “LGBTFaaliyetleriDurdurulsun” etiketine dahil oldu: “Onur gibi asil bir lafzı onursuzlaştırmaya çalışıyorlar. Andolsun Lut kavminin çocuklarıyla ve o iğrenç ideolojileriyle sonsuza kadar kutuplaşacağız!”

Euronews Türkçe ise Onur Ayı Haziran’da LGBTİ+’lerle dayanışan özel sektöre yönelik “boykot” çağrılarını “sosyal medyada LGBTİ haklarını kriminalize eden tepkiler” olarak değerlendirdi: “Onur Haftası'nda LGBTİ amblemli ürünlerin satışı: Boykot mu, birlikte yaşam mı?”

Hükümet yanlısı medyanın nefret siyaseti

Onur Ayı Haziran’da LGBTİ+ toplumu ve Onur Haftası’nı selamlayan ve dayanışma gösteren siyasi kişi ve kurumlar da hükümet yanlısı medyanın nefret siyasetine maruz kaldı.

Sabah gazetesinin twitter hesabından “CHP'den LGBT'ye sözde 'Onur Günü' desteği!” paylaşımın haberi: “CHP’li siyasetçiler ve gençlik kolları; "lezbiyen", "gey", "biseksüel"lerle ilgili çalışmalar yapan LGBT Hareketi’ne destek veren paylaşımda bulundu. CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Ankara İl Gençlik Kolları, Üsküdar İlçe Gençlik Kolları ve Gazete Kadıköy'ün Yazı İşleri Müdürü Semra Çelebi skandal ifadeler paylaştı.”

Takvim’den “CHP'li Sezgin Tanrıkulu’ndan LGBT’ye destek açıklaması!” paylaşımı: “eş cinsel sapkınlık projesi LGBT Hareketi”

Takvim nefret siyasetine devam ediyor: “Gelecek nesilleri bekleyen büyük tehlike LGBTİ: CHP, HDP ve yandaş basın sapkınlığa arka çıkıyor!”

Takvim gazetesi homofobik nefret söyleminin hem üretici hem aracısı oluyor: “Yaradılıştan gelen cinsiyetlerini reddederek, sapkın ilişkilerini toplumun tamamına yaymak isteyen ve onursuz yaşamlarını manidar bir şekilde "Onur Yürüyüşü" adıyla topluma dayatmaya çalışan bu sapkın zihniyet… Eşcinsel sapkınlık projesi olan LGBTİ, gelecek nesiller için büyük tehlike arz ediyor. Bu sapkınlık, Türkiye karşıtlığıyla bilinen uluslararası dernekler ve küresel sermayeler tarafından finanse ediliyor. CHP, HDP ve yandaş basın, aile ve toplum yapısını hedef alan LGBTİ sapkınlığına adeta arka çıktı.”

Takvim, twitter hesabından ayrıca “Sapkınlık projesi olan LGBT, Türkiye karşıtlığıyla bilinen uluslararası dernekler ve küresel sermayeler tarafından finanse ediliyor” paylaşımı yaparak “LGBTFaaliyetleriDurdurulsun” etiketine dahil oldu: “Sosyal medyada vatandaşlar, “LGBTFaaliyetleriDurdurulsun” etiketi altında birleşerek toplumu hedef alan sapkınlık karşısında tepki gösteriyor.”

“Eşcinsel sapkınlık projesi olan LGBTİ” söylemli aynı haber bu kez Akit menşeili karşımıza çıkıyor: “Müslüman Türk toplumunun temeline dinamit döşeyen ve cinsiyetsiz bir toplu oluşturma amacı güden LGBTİ'li sapkınlara CHP resmen kucak açtı. Son olarak CHP'li Sezgin Tanrıkulu Twitter hesabından bir paylaşım yaparak sapkınlığa tam destek verdi.”

“CHP'li belediyeler, LGBTİ'lilerin sözde "onur haftası" adı altındaki etkinliklerini kutlama yarışına girdi” haberi de aHaber’den: “CHP'de "LGBTİ işgali" | Bu destek nereden geliyor? İşte 'operasyon'un perde arkası”

Koronavirüs salgını nedeniyle maske takmanın zorunlu olduğu günlerde, Milli Eğitim Bakanlığı’nın “Olgunlaşma Enstitülerinden Çocuklar İçin Rengarenk Maskeler… Çocuklar için özel olarak tasarlanan maske ve siperlikler beğeniye sunuldu” duyurusunu paylaşan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un twitter hesabından paylaşması da homofobik nefret söyleminden nasibini aldı. 

Milli Eğitim Bakanı’nın, “Salgın sürecinde adeta bir fabrika gibi çalışan Olgunlaşma Enstitüleri, çocukların renkli dünyalarına özel maskeler tasarlayarak seri üretime başladı… Sağlıkla, güle güle kullanın çocuklar” paylaşımını, yazar Sema Maraşlı, “Sayın Ziya Selçuk Müslüman çocukların yüzüne LGBT bayrağı örtmesini istemiyoruz. Ne yapmaya çalışıyorsunuz?” mesajıyla, AKP ve MHP’ye ihbar etti.

Homofobik nefret söylemiyle bendini aşan Haziran “köşe”leri

Haziran’ın ilk yarısından homofobik nefret “köşe”leri Millî Gazete, Milat, Diriliş Postası, Yeni Şafak ve Akit yazarlarından: “Muhafazakâr “köşe”lerin cinsiyetçi ve homofobik nefretlerine çekebildikleri akademik cila “kıç despotizmi” ile “avradizm”den ibaret!”

Haziran’ın ikinci yarısından homofobik nefret “köşe”leri Yeni Şafak, Millî Gazete, Diriliş Postası ve Akit yazarlarından: “Muhafazakâr “köşe”ler, LGBTİ+’lara küfretmeyi analiz sanıyor, hakaret etmeyi hak görüyor!”

Akit’in Haziran ayı nefret seyri 

Kaos GL, medya çalışmaları kapsamında, cinsiyetçi, transfobik, homofobik nefret söylemi üretme, yayma ve teşvik yayın organlarından Akit’in Haziran ayı listesini hazırladı.

Nefret söylemi üretme, yayma ve teşvik etmede iktidarın “yaygın medya organı” halini almış olan Yeni Akit’in Haziran ayı listesi, LGBTİ+’lara yönelik ayrımcı dil, cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemleri içeren, hedef gösteren “haber” ve “köşe” yazıları ile birlikte doğrudan LGBTİ+ toplumu ve kurumlarına yönelik saldırıların takibi ve kaydından oluşuyor.

Nefret söylemini doğrudan üreten, yayan, okurlarıyla takipçilerini teşvik eden medya organlarından Akit, iktidarın yaygın medya organı olmasından kaynaklı rahatlıkla ayrımcı dil ve nefrette sınır tanımıyor.

Akit’in Haziran ayı nefret listesi şu bölümlerden oluşuyor: “Haziran’ın homofobik hedefi: Onur Haftası…”, “Özel sektörün Onur Haftası dayanışması da Akit’in hedefinde…”, “Akit, ayrımcı söylem ile nefret siyasetine aracılık ediyor…”, “Akit’in homofobik nefret siyaseti sınırları aşıyor…”, “Akit için fark etmez: Ha “haber” ha “köşe”…”, “Muhafazakâr iktidarın mainstream’i…”

onur-ayi-haziran-da-homofobik-nefret-salgini-3

 

Kaos GL’den aylık nefret söylemi takibi

Kaos GL, sosyal medya ortamları ile internet yayıncılığında cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi ile LGBTİ+ varoluşlara yönelik ayrımcı yaklaşım, homofobik ve transfobik söylem içeren haber ve gelişmeleri takibe alıyor.

Böylece Kaos GL, internet yayıncılığında dikkat çeken, sosyal medya ortamlarında öne çıkan Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) odaklı homofobik ve transfobik nefret söylemi üreten ve yayan haberler ile mesajların aylık takibini ve irdelemesel kaydını tutuyor.

Ayrımcı, ırkçı, homofobik, transfobik unsurlar taşıyan ifadelere nefret söylemi denilmektedir. Bir gruba ya da o gruba üyeliği nedeniyle bir kişiye yönelik düşmanlıktan kaynaklanan ve o gruba yönelik düşmanlığı gösteren veya cesaretlendiren ifade biçimleridir. Nefret söylemi, nefret suçuna teşvik ya da eşlik edebileceği için, bu iki kavram birbiriyle bağlantılıdır.

Nefret söylemi, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tavsiye kararında, “nefret biçimlerini yayan, teşvik eden, savunan ya da haklı gösteren her tür ifade biçimi” olarak tanımlanıyor.

Sosyal Psikolog, Porf. Dr. Melek Göregenli, nefret söyleminin kurulmasında ve yaygınlaştırılmasında en etkili araçlardan birinin medya olduğuna dikkat çekiyor:

“Medya, dünyada ve ülkemizde nefret suçlarına yol açan ayrımcılığı oluşturan ve besleyen kalıpyargıların, önyargıların kısaca nefret söyleminin kurulmasında ve yaygınlaştırılmasında en etkili aracılardan biridir. Medyanın nefret suçları kapsamında ele alınabilecek eylemleri haberleştirme, kullanılan dil ve mağdurları ya da olayı sunma şekli, eylemi meşrulaştırmaya ve suçun altında yatan ayrımcılığı gizlemeye yol açabilir; sıklıkla böyle olmaktadır. Örneğin, Türkiye’de bütünüyle nefret suçları kapsamında görülmesi gereken eşcinsellere, travesti ve transseksüellere yönelik saldırılar, genellikle mağdurların yarattığı tahrik sonucunda oluşan eylemler gibi sunulmaktadır. Açık bir saldırı ve çoğunlukla cinayete varan ya da bizim ülkemizde ancak ölümle sonuçlandığında ‘haber’ değeri taşıyabilen suçlar, mağdurların çıkardıkları ‘olaylar’ sonucunda gerçekleşmiş, ‘doğal’ sonuçlar olarak ele alınmaktadır. Genellikle mağdurlar, faillerin ‘hassasiyetlerine’ dokunur ve cezalarını bulurlar; oysa failin hassasiyetinin tek kaynağı ayrımcılık ideolojileridir. Bu yaklaşım, sadece şiddeti meşrulaştırmakla kalmaz, aynı zamanda kendini ifade etme ve gerçekleştirme hakkının, bir toplumda kimlere ait bir ayrıcalık olduğunu da tarif eder; bu doğrudan herkesin sadece insan olmak bakımından eşit olduğu ön kabulüne dayanan çoğunu bizim de kabul ettiğimiz evrensel hukuk normlarının çiğnenmesi anlamına gelir.”

Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) terimleri ile tanımlarını, LGBTİ+’lara yönelik ayrımcılık ideolojileri ve anlamlarını, insan hakları ve ayrımcılıkla ilgili terimler ve tanımlarını ve daha fazlasını, Kaos GL Derneğince yayınlanmış “LGBTİ Hakkında Sıkça Sorulan Sorular ve Cevapları” kitapçığında bulabilirsiniz.

Kaos GL Derneği’nin dijital ortamda yayımladığı “Homofobik ve Transfobik Nefret Söyleminin İnternet Seyri” başlıklı “2019 Sosyal Medya Raporu” işte burada

Not: Bu dizide, internet ortamı ile sosyal medyadan yapılan alıntıların yazım hatalarına dokunulmuyor; olduğu gibi alınıyor.




Etiketler: medya
İstihdam